Hazan Maçoro’nun vefatıyla, o dönemi yaşayanlar kendi anılarını anımsamaya, onunla geçirdikleri günleri konuşmaya başladılar.
Rahmetli Maçoro ile doğrudan bir yakınlığım olmadı dersem biraz tuhaf olur. Samimiyetimiz yoktu demek, daha yerinde olur. Zira çok çok yıllar önce Ocak ayının bir Perşembe günü Neve Şalom Sinagogu’nda düğün töreninde bizi evlendiren Hazan Maçoro’ydu. Önceden nişanımızı yapan Rav Benveniste ise Haham Akal’di.
Benim yaşıtlarım çok genç evlendi. Dolayısıyla akıllı olduğumuz oranda saftık. Şöyle ki, babamın kolunda tevaya doğru yürüdüğümde kalbim çarpıyor, gözüm hiçbir şeyi görmüyordu. Oysa şimdi bakıyorum da yeni evlenenler içeri girdikleri andan itibaren, tümüyle ortama hakim konumdalar. Hangisi güzel, bilemiyorum. Ama bugün bile bazı ayrıntıları kaçırmamıza rağmen, düğün töreninde ‘saflık’ unsuru yaşanması gereken bir olgu.
Tören süresince bulutların üstünde olduğumu hatırlıyorum. Kulaklarımda sadece Maçoro’nun ilahi sesi ve Azara’dan yankılanan rahmetli Poldi’nin sihirli parmaklarından çıkan müziğin sesi yer etti.
Yıllar sonra, Hazan Maçoro’ya ait gözümden silinmeyen bir görüntü, Büyükada’da Anadolu Kulübü’nde girişteki bahçede eşiyle hep aynı masada oturuşu idi. Hiç değişmeyen bir çift arkadaşları onlara eşlik ederdi. Dört kişi olmalarına rağmen, masanın etrafı hep bir sevgi çemberi ile dolu olurdu.
İzak Maçoro son yolculuğuna uğurlandığında Hahambaşı Rav Haleva’nın söylediği bir cümle beni çok etkiledi.
“Hazan Maçoro cemaatte bir yıldızdı. Yaşamı boyunca peraşa okudu. Ve biz bütün peraşaları bitirip, Tora’ya yeniden başladığımız hafta ömrünü tamamladı. Tıpkı bir yıldız gibi kayıp gitti.”
* * *
Kimi zaman gazetelerde bazı köşe yazarları makalelerine bir fıkra ilave ederler. Tadında, dozunda bir hoşluktur bu..
Söz edeceğim yazıda fıkra yok, ancak verilen örnekler fıkradan da öte. 25 Ekim Dünya Gazetesi’nde ‘Pazarlama Sohbetleri’ başlıklı köşe yazısında Güventürk Görgülü ‘Rakipleri Çıldırtmanın Yolları’nı hem yazmış hem örneklemiş....
“Perakende Günleri ‘08” Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde pek çok önemli ismi sektörün profesyonelleri ile buluşturdu. İki günlük konferansta Apple markasının yaratıcılarından Guy Kawasaki, Banana Republic’in kurucusu Mel Ziegler gibi önemli konuşmacılar katıldı...
Ve işte rakipleri çıldırtmanın yollarından biri...
ZİHİNLERLE OYNAYIN: Amerika’da bir pizza firması, sarı sayfalardan (telefon rehberi) kendi bulunduğu sayfayı koparıp getirenlere bedava pizza vereceğini duyurdu ve insanlar koşa koşa bedava pizza yemeye gittiler. Peki ne oldu? Bu firma, rakiplerinin telefonlarının bulunduğu rehber sayfalarını piyasadan toplamış oldu.
Bu yazıyı önüme getiren arkadaşıma teşekkür ederim. Dostlar her zaman angarya vermek için değil ya..
* * *
Bir dost önerisi ile sonlandırmak istiyorum yazımı. Yayın Koordinatörümüz Yakup Barokas’ın da bu haftaki yazısında belirttiği üzere, zaman acımasızca akıp gidiyor. Genç yaşta yitirdiğimiz kitap editörümüz Gila Kohen’in anısına düzenlenen öykü yarışmasının beşincisi mayıs ayında gerçekleşecek. Artık kendini ispatlamış olan bu yarışmanın katılımcıları arasında bir eksiklik oluşu hep beni düşündürdü. Birçok alanda ödül alan, kendini kanıtlamış olan Ulus (UÖML) öğrencileri, özellikle de 11 ve 12. sınıflar hani neredeler? Edebiyat gönül işi ve biz Şalom ekibi olarak, Ulus’tan başarılı öykü yazarları çıkacağına inanıyoruz.
