Ofisteki penceremin tam hizasında bir erik ağacı var… Geçenlerde tüm yapraklarını döken ağacımın dalları, yağmurlarla geçen bir kış döneminden sonra yeniden yeşil yeşil gölgelendi, kısa bir süre sonra da, çiçekler açtı ve ardından minik minik yapraklar verdi… İşte yeni bir hayatın başlangıcı gibi doğuverdi yeniden, insan ömrüne inat… Oysa yaşlı bir insan için ne kadar da kıskanılacak bir durum, bahar bir kez gitmeye görsün geri getirmek ne mümkün…
Madem ömrümüze müdahale edemiyoruz, bir sonraki baharı görebilme garantisiz yaşıyoruz, biz de yaptığımız işler de yeni filizler verir, çiçek açarız… Şalom’da bahara nispet yaparcasına sayfalarımızda yeniliklerimizi sürdürüyoruz… Bu hafta toplum sayfamızda Vladi Benbanaste’nin toplumsal hiciv yazılarının ilkine
yer veriyoruz… Aslında bir ayna sunuyoruz, bakalım siz hangi taraftasınız... Okurken keyifli dakikalar geçireceğinizi umuyorum… Çiçeklerimiz açmaya devam edecek…
Bizim hiçbir suçumuz yok!
Erkekler için en büyük sorunlardan biri eşleriyle veya beraber oldukları hanımlarla birlikte mağazaların bulunduğu sokaklarda dolaşmak… Hele yurtdışı seyahatler var ya, gitmekten bile vazgeçerler… Ezkaza gidildi mi, en mutlu gün Pazar ya da şehir tanıtımı veya sanatsal gezilerin yapıldığı gündür.
Günün moda giysilerin mağazalarının olsun, pırıl pırıl parlayan kuyumcu dükkânlarının olsun, hele ki o hiç dayanamadığımız, hemen hemen her kadının tutkusu ayakkabıcıların vitrin camlarına yapışıveririz. Bu hareketi, hemen arkasında şu cümle takip eder: “Bir dakika sevgilim geliyorum!” .
Ama yapılan araştırmalara göre, burada hanımların hiçbir sorumluluğu yok. Habere göre durum şundan ibaret: Psikologlar, kadınların belli dönemlerde hiç giymeyeceklerini bildikleri kıyafetleri bile satın almaktan kendilerini alıkoyamamalarının ardında bilimsel gerekçe bulunduğunu, bu çılgın alışveriş eğiliminin kadının adet takvimiyle yakından ilişkisi olduğunu açıkladı. Yapılan çalışma, kadınların ‘’luteal dönem’’ adı verilen, adet görmelerine 10 gün kala başlayan dönemde harcama isteklerine gem vuramadıklarını gösterdi.
Hertfordshire Üniversitesi mensubu bilim adamları, kadının aşırı alışveriş yapmasının ardında, vücudundaki hormonal değişimle başa çıkma isteğinin bulunuyor olabileceğini bildirdi.
Gördüğünüz gibi beyler, hiçbir suçumuz yok…