İşsizliğe çare, internet çalışanı olmaktan geçer, gelecek korkusu ancak böyle biter!
Sadece bizde değil; dünyanın her yerinde insanlar ya işsizliğin verdiği sıkıntılardan bunalmış.
Ya işini kaybetme korkusundan ya da sevmediği şeyleri yapıp, para kazanmak zorunda olmaktan daralmış vaziyette…
En can yakan, en korkulan durum parasızlık. Kaygı katsayısı en yüksek konular, iş ve maddiyatla ilintili olanlar. http://www.m-gen.biz/Anket_Sonuclar.asp adresinden, bu konuda yapılan anket sonuçlarına bir göz atın lütfen. Göreceksiniz ki “giderlerini kontrol edememek” ve işle ilgili olanlar açık ara en ön sıralarda. Sağlık ise sonuncu. İnsanlar neredeyse “param yoksa yaşamayayım daha iyi’’ der gibi…
Efendim; bir fütürist olarak şunu söylemek isterim ki bireysel ve kitlesel gelecek korkularımızın nedeni aslında para-pul-iş-güç değil, baş döndürücü değişim, dönüşüm ve bunun sonuçlarına dair artan farkındalıktır.
Çektiğimiz sıkıntılar sebep değil, sonuçtur.
Biliniz ki yaşadıklarımız, hayatın her kesitinde, teknolojinin tetiklediği hızlı dönüşüme ayak uyduramama endişesidir. Size, ona, şuna, buna özel, ayrıcalıklı bir durum değildir, herkes benzer durumları paylaşmaktadır.
Üstesinden gelmek ve başarılı, mutlu olmak için İnternet İşçisi olacağız. Hiç kaçarı yok! Hatta bu da yetmez, mobilintertelemedya cemaatinin güzide mensubu haline gelmek üzere kendimizi, işimizi organize edecek, adeta kendimizi ‘reset’leyerek, beynimizdeki tüm ezberlere, şablonlara ‘format’ atacağız.
Mobilintertelemedya terimi tarafımdan yaratılmış olup, patenti bendedir. Mobil sistemler, Internet, Telekom ve Medya’nın bütünleştiğini ifade etmektedir.
Sosyal veya profesyonel fark etmez. Ne iş yapıyorsanız yapın, hangi faaliyette olursanız olun; artık mobilintertelemedya’cı olmak, bir seçenek değil, mecburiyettir. Haberiniz ola!
Her şeylerde geri kalan ülkemiz; bu konuda kendini şimdiden açmış görünüyor. İşte size Türkiye’mizden İnternet dünyasındaki hallerimize dair bazı somut rakamlar:
Türkler, Facebook kullanımında dünya sıralamasında dördüncülüğü kapmış durumda.
İngilizce dışı dil kullanan ülkelerde ise birinciyiz!
Dünya çapındaki sitelerde, MSN’de de ikinciliğimiz var…
Anlaşılan, Türk insanı sanal alem faaliyetlerine ve teknolojiye son derece açık.
ComScore’un Türkiye ile ilgili bu yıl ilk kez, Mayıs 2009’da açıkladığı World Matrix ölçümleme birimlerine göre, 15 ve üzeri yaş gruplarında, ev ya da iş yerinde internete bağlanan kişilere bakıldığında, Türkiye 178 milyon İnternet kullanıcısı ile Avrupa’da 7. en büyük on-line nüfusa sahip ülke. Yine ComScore verilerine göre Türkiye’deki İnternet kullanıcıları; ayda ortalama 32 saatlik İnternet kullanımı ve ortalama 3044 sayfa görüntüleme ile İnternet kullanımında öncü!
Görünen o ki Türkler yenidünyanın ekmek kapısı olacak ‘İnternet ekonomisinden’ önemli pay almaya aday…
Türkiye’de 25 milyon tekil İnternet kullanıcısı var. Her bir tekil kullanıcı, ayda 32 saatini İnternette geçiriyor. Şu anda 20,2 milyon kişinin yaklaşık 18 milyonu haftada en az bir defa İnternete giriyor. Türkiye’de internet kullanım oranı %36,9.
16-74 yaş grubundaki bireylerin %34’ü İnternet kullanıyor ve son üç ay içerisinde hemen her gün İnternete girdiği anlaşılıyor. Türkiye’de işverenlerin %66’sı ve çalışanların %56,8’sı İnternet kullanıcısı.
Kullanıcılar internete sadece bilgisayarlardan değil, mobil cihazlarkullanarak da giriyorlar. 2010 yılından itibaren, yeni cihazların pazara girmesi ve veri transfer ücretlerinin azalması ile mobil servislerde çok hızlı büyüme bekleniyor.
Üstelik, İnternette var olan kitle sadece gezinmiyor…
Araştırma yapıyor,
İletişim kuruyor,
Tartışmalara katılıyor,
Gazete okuyor,
Film izliyor,
Müzik dinliyor,
e-postalarını kontrol ediyor ve
İnterneti bilgi edinmek için kullanıyor.
Internet kullanan bireyler her geçen gün globalleşerek dünya insanı haline geliyor.
Kısacası artık fabrika ya da ofis işçisi değil, ‘İnternet çalışanı’ olma zamanı!
Bu yeni sosyal sınıfa dahil olmak için kolları sıvayın, ufkunuzu ve monitörünüzü açın! Onu ret etmeye, onunla boğuşmaya değil, “nasıl daha yararlı kullanırım” a odaklanın.
Ufuk Tarhan kimdir?
Türkiye’nin önde gelen Fütüristlerinden olan Ufuk Tarhan, Ortadoğu Teknik Üniversitesi Ekonomi bölümünden mezun oldu. 1982 yılından bugüne, bilişim, telekomünikasyon, tarım ve hayvancılık, ilaç dağıtım gibi sektörlerde ve çeşitli şirketlerde üst düzey yönetici, genel müdür, başkan yardımcısı ve yönetim kurulu üyesi olarak çalıştı. Türkiye’nin ilk fütürist şirketi M-GEN Gelecek Planlama Merkezi kurucu ortağı olarak çalışma yaşamına devam eden Tarhan, bunun yanı sıra Bahçeşehir Üniversitesi CO-OP Direktörlüğü görevini yürütmektedir. Tarhan aynı zamanda Fütüristler Derneği başkanıdır.
