İsrail’in 2009 yılında Gazze’de gerçekleştirdiği “Dökme Kurşun” harekâtı ile ilgili GOLDSTONE RAPORU’ndaki temel suçlamalara ilişkin ön yanıtları içeren rapor 29 Ocak 2010 tarihinde kamuoyuna açıklandı.
1- Goldstone Raporuna ulaşmak için: http://www2.ohchr.org/english/bodies/hrcouncil/specialsession/9/docs/UNFFMGC_Report.pdf
2- Yanıt rapora ulaşmak için: http://www.mfa.gov.il/NR/rdonlyres/8E841A98-1755-413D-A1D2-8B30F64022BE/0/GazaOperationInvestigationsUpdate.pdf
Bu yazının amacı, 52 sayfa tutan söz konusu ön raporun özetini yapmaktansa, suçlayan ve savunan tarafların delillerinin yazı kalabalığı içinde kaybolmasını önlemek ve görsel delilleri okurla paylaşmaktır.
ASİMETRİK ÇATIŞMA
İsrail’in Gazze operasyonu, devletlerle devlet dışı aktörler arasındaki asimetrik çatışmalara tipik bir örnek oluşturuyor.
...Asimetrikliğin en belirgin olduğu alan, devlet dışı aktörlerin, devletler için bağlayıcı olan kuralları göz ardı edip onları istismar etmeyi bilinçli bir strateji olarak benimsemeleri ve gerek kendi halklarını gerekse savunmada olan devletlerin halkını tehlikeye atmakta hiçbir sakınca görmemeleridir. (s.1)
İSRAİL YÜKSEK MAHKEMESİ’NİN İLKESEL TUTUMU
Demokrasiler, bazen bir elleri arkalarında bağlı olarak savaşmak zorundadırlar.
...Kanun hâkimiyeti ve bireysel özgürlükler, güvenlik kavramının önemli bileşenleridir.
...İsrail öncelikle devlet güçlerini – bu bağlamda İsrail Silahlı Kuvvetler, komutanları ve askerlerini – görevlerine ilişkin kısıtlamalar konusunda eğitmekte kararlıdır.
Bu, emir-komuta zincirine Silahlı Çatışma Kuralları’na ilişkin kanunu yayıp mal etmeyi içerir. Rakip tarafın kanunsuzluğu veya arz ettiği tehlike, kanun dışı veya ahlaka aykırı bir eylemin yapılmasına bahane olamaz. (s.3)
...İsrail Yüksek Mahkemesi, kendisine ulaştırılan iddiaları, uğranılan zarara derman olunması açısından ‘Gerçek zaman’da incelemeye gayret etmiştir. Yüksek Mahkeme Başkanı, mahkemenin çatışmalar sürerken bile yapılan başvuruları işleme koyduğunu ifade etmiştir. (s.10)
SUÇLAMALAR / BULGULAR FOSFORLU MERMİLER
Uluslararası hukuk, fosfor içeren duman yapıcı mermilerin kullanılmasını yasaklamıyor.
Bunlar, Yakıcı Silahların Kullanımının Yasaklanması ve Sınırlanması Protokolü’ne girmeyip yangın çıkarmak veya yakmak için tasarlanmamışlardır. Genel Askeri Avukat, Gazze operasyonu esnasında bunların sadece (uygun) askeri amaçlarla (sis perdesi yaratmak) kullanıldığını tespit etmiştir. (s.32)
İÇME SUYU KUYULARI KASTEN BOMBALANDI İDDİASI
Genel Askeri Avukat, Gazze operasyonu esnasında birliklere su altyapısını tahrip edebilecek eylemleri kesinlikle yasaklayan talimatların verildiğini not etmiştir.
Dahası, sivillerin susuz bırakılmasına yönelik eylemlerin yapılması bir yana, İsrail Silahlı Kuvvetleri, sivillere yeterli ve kesintisiz su verilebilmesi için gereken gayreti göstermiştir. (s.38) Nitekim, Hamas askeri tesisleri dahilindeki Namar Su Kuyuları için verilmiş koordinatlar sayesinde bu kuyuların bombalanmadığı kaydedildi. İsrail’in savaştan önce yerlerini bildiği su tesislerine zarar vermekten kaçındığı savaş sırasında havadan çekilen fotoğraflarla ispatlanıyor. Yerlerini bilmediği tesislerin civarından yapılan saldırılara cevap olarak bu tesislere ateş edilip zarar vermiş olabileceğini savunuyor. Savaştan hemen sonra Gazze su idaresi İsrail mercilerine 143 tane su kuyusunun yerlerini bildirdi. İsrail, bu bilginin savaştan önce ellerinde olması halinde bu zarara uğranmayabileceğini ifade etti
ATIK SU TESİSLERİ KASTEN BOMBALANDI İDDİASI
Alttaki iki resimden birincisi bombalama iddiasından önce, ikincisiyse sonra çekilen resimlerdir.
Sheikh Ejlin Atık Su Tesisi’nin 9 Ocak 2009 tarihindeki havadan görüntüsü:
http://www.mfa.gov.il/NR/rdonlyres/8E841A98-1755-413D-A1D2-8B30F64022BE/0/GazaOperationInvestigationsUpdate.pdf (s. 39)
Tesisin, iddia edilen saldırı sonrası görüntüsü / 10 Ocak 2009: http://www.mfa.gov.il/NR/rdonlyres/8E841A98-1755-413D-A1D2-8B30F64022BE/0/GazaOperationInvestigationsUpdate.pdf (s. 40)
İsrail atık su tesisine verilen zarara dair suçlamaları tartışmalı buluyor ve bu tesis yakınlarında hiçbir yeri bombalamadığını savunuyor. Havuz duvarının hava fotoğrafından da anlaşılabileceği gibi, yıkımın yatay bir yörünge izleyen bir mermi tarafından yapılmadığı açıkça görülüyor. İsrail, tesisten boşalan atık suların İsrail kuvvetlerinin ilerlemesini zorlaştırdığını göstererek, tesise Hamas’ın savaş taktiği olarak zarar vermiş olabileceğini savunuyor. (s.38-41)
UN FABRİKASI KASTEN BOMBALANDI İDDİASI
Alttaki iki resimden irincisi iddia edilen bombalama eyleminden önceki halini, ikincisiyse sonraki halini göstermektedir.
El-Bader Un Fabrikası’nın 9 Ocak 2009 tarihindeki havadan görüntüsü:
http://www.mfa.gov.il/NR/rdonlyres/8E841A98-1755-413D-A1D2-8B30F64022BE/0/GazaOperationInvestigationsUpdate.pdf (s.42)
Fabrikanın iddia edilen saldırı sonrası görüntüsü /11 Ocak 2009:
http://www.mfa.gov.il/NR/rdonlyres/8E841A98-1755-413D-A1D2-8B30F64022BE/0/GazaOperationInvestigationsUpdate.pdf (s.43)
Hava fotoğraflarından gayet açık görülebileceği gibi havadan yapılan bir bombalama kesinlikle söz konusu değildir. Çatı katının çatışma sırasında bir tank mermisiyle vurulduğu tespit ediliyor. Savaş sırasında fabrikadan ateş edildiği ve tankın buna karşılık verdiği belirtiliyor. İsrail askerlerinin daha sonra fabrikanın çatısında boş mermi kovanları bulmaları bu iddiayı ispatlıyor. Yapılan müdahaleden hemen önce fabrikaya telefon edilip boşaltılması söylendiği ve fabrika sahibinin kaçarak hayatını kurtardığı; un fabrikasına verilen zararın Gazze halkını cezalandırmak amacıyla yapılmadığı ve bombalamadan hemen sonra itfaiyenin geçişine izin verildiği belirtiliyor.
ABU ASKAR AİLESİNİN EVİNİN BOMBALANMASI İDDİASI
Söz konusu evde silah, cephane ve GRAD füzesi dahil birçok roket bulunduğu tespit edilmiş ve ev bunları imha amacıyla bombalanmıştır. Bombalamadan hemen önce aileye telefon edilip kaçmaları sağlanmıştır. Ailenin Hamas savaşçısı iki ferdi evin bombalamasıyla değil, fakat hemen sonrasında İsrail askerleriyle girdikleri silahlı çatışmada öldürülmüşlerdir.
ARAŞTIRMALAR CİDDİ, BAĞIMSIZ VE ADİL
İsrail’in kapsamlı cevabı, yapılan araştırmaların ciddi, bağımsız ve adil olduğunu göstermek niyetiyle verilmiştir. Bugüne kadar 36 adli soruşturma başlatılmış olması da buna işaret etmektedir.
HAMAS’IN CEVABI
Hamas sözcüsü Muhammed El Gul BM tarafından bağımsız bir komisyon talebini tamamen reddederek, savaş sırasında Hamas’ın yaptıklarını savundu. Hamas roketlerinin aslında askeri hedeflere atıldığını fakat yanlışlıkla ve güdüm sistemlerinin zayıf olduğundan sivil hedefleri vurduğunu söyledi.
İNSAN HAKLARI ÖRGÜTÜ HAMAS’I YALANLADI
Bu ifadeye ilk tepkiyi gösteren Human Rights Watch – İnsan Hakları Gözcülüğü grubu Hamas’ın savunmasını kesinlikle reddederek Hamas’ın sivilleri özellikle hedef aldığını söyledi.
BBC TELEVİZYONUNDA 19 OCAK 2010 GÜNÜ YAYINLANAN RÖPORTAJ
Hamas’ın savunmasının ne derece tutarlı olduğunu irdelemek için Körfez Savaşı gazilerinden Albay Tim Collins’in 19 Ocak 2010 günü BBC’de yayınlanan 10 dakika 41 saniye süren klipin 9. dakika 52. saniyesindeki kareye dikkatle bakılması gerekiyor.
http://news.bbc.co.uk/2/hi/programmes/newsnight/8470100.stm