Bazı haber başlıkları diğerlerinden daha önce gözünüze çarpar; yaşadığınız ülke ile ilgili olanlar, tuttuğunuz takım ile ilgili olanlar, ekonomi ile, teknoloji ile, kültür-sanat ile ilgili olanlar… Bazıları ise algıda seçicilik yöntemi ile siz onu aramadan, o sizi bulur; zaaflarınızla ilgili olanlar.
***
Newsweek’in teknoloji yazarı Joel Schectman’ın derginin web sitesindeki haberi de beni öyle buldu; bugün özellikle teknoloji haberlerini taramak niyetim yoktu. Fakat içinde Blackberry ve Ortadoğu kelimeleri geçen bir haber ve iki yanında Blackberry cihazları olan kara çarşaflı bir kadın görselinin ilgimi çekmemesi çok zordu; çünkü Blackberry benim bir zaafımdı, afiş de belli ki komşu bir memlekete aitti.
Schectman’ın haberine göre Bahreyn’le ilgili olan bu afiş ilk bakışta sanılanın aksine bir Blackberry reklamı değil. Son günlerde bazı Körfez ülkeleri ve Blackberry’nin sahibi olan şirket RIM’in arasında güvenlik protokollerinde doğan anlaşmazlıklar yüzünden Blackberry marka telefonların bu ülkelerde yasaklanması gündeme gelince, Bahreyn bu ilanı The Economist dergisine vererek, Blackberry kullanımının serbest olduğunu ve Körfez ülkeleri arasındaki en liberal telekomünikasyon pazarına sahip olduğunu dünyaya açıklamak istiyor.
***
Konuyu tatil yaptığım Alaçatı’da kendi Blackberry’imden okudum. Yerli basında da bu konuyla ilgili bir habere göz gezdirdiğimde ise Türkiye’nin de RIM’le güvenlik protokolü imzalamak isteyebileceğini okudum. Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin terörü engellemek için güvenlik amacıyla öngördüğü bu kısıtlı uygulama, eğer RIM şifreleme bilgilerini vermezse ülkemizde de bu akıllı telefonun yasaklanmasıyla son bulabilir mi? Yani, kısaca Blackberry’siz ve Blackberry Messenger’sız bir dünya bizi bekleyebilir mi?
Bunun olacağını sanmıyorum, daha doğrusu olmayacağına inanmak isterim. Nitekim Schectman’ın haberine göre Suudi Arabistan RIM’le anlaşmak üzere, Birleşik Arap Emirlikleri ise şu anda Blackberry’i kapatma projesini askıya aldı.
***
Kabul etmek gerekir ki; artık Blackberrylerimizi icat edildiği anlamda ‘business’ için kullanmıyoruz sadece; fakat iş görmemize çok yardımcı oluyorlar. Akıllı telefonlar sayesinde e-postalarımızı anında okuyoruz, chat aplikasyonlarıyla yurt içi ve dışındaki tanıdıklarımızla ciddi veya gayri ciddi konularda her an iletişim içinde bulunabiliyoruz, internetten istediğimizi eve varmadan okuyabiliyor, dünyadan haberdar oluyor, istediğimiz konuyu, etkinliği veya işi takip edebiliyoruz. Böyle bir özgürlüğün kısıtlanma ihtimali dahi kanımca olmamalı.
Nitekim akıllı telefonlara parmakları yapışık büyüyen bir neslin yetiştiği –başta ülkemiz olmak üzere- ülkelerde iletişim her marka akıllı telefonla, her çeşit chat aplikasyonuyla, msn’le, sms’le, mms’le ve çeşitli sosyal iletişim ağları ile devam edecektir…