Mişne’nin takvimleri

Tilda LEVİ Köşe Yazısı
27 Ocak 2011 Perşembe

Bazı alışkanlıklarımız vardır. İçimizi ısıtır, güvende hissettirir. Küçük küçüktürler ama iyi bir dost gibidirler. Mişne Tora/Öğrencilere Yardım Derneği’nin her yıl dağıttığı cep ajandaları bunlardan biri. Yakın çevremde bu lacivert defterlerin müdavimleri çok. Kimi sayfa düzenine alışmıştır, kimi içindeki özdeyişlerden keyif alır. Ama en güzeli çantaya koyunca gözünüz kapalı buluverirsiniz. Aralık’ın son haftasından başlayarak, ‘Mişne’nin takvimleri gelmedi mi?’ soruları çoğalır. Malum, yıl bitmeden bir sonraki senenin notları tutulmaya başlar. Ocak’ın üçüncü haftasına gelince, ‘Mişne bu sene ajandalardan vazgeçti’ diye düşünmeye başladık. Neyse ki, bu sabah elimize geçtiler. Gecikmesinin mutlaka bir açıklaması vardır ama keşke daha önce elimize geçseler. Gene de bizleri düşünüp gönderdikleri için teşekkürler.

***

Kısa bir tatil için şehir dışındaydım. Tesadüf eseri bu dönem Tu Bişvat’a rastladı. Çocuklar küçükken bu bayramda eve çeşitli kuru ve yaş meyveler alır, açıklamasını yapardım. Ağaç dikme alışkanlığımız yoktu. Onun yerine yoğurt kaplarına mercimek, kuru fasulye koyar, üstlerini ıslak pamukla örter, filiz vermesini beklerdik…

Çeşitli vesilelerle  fidan dikmişliğim vardır. Bu sene de beklenmedik bir rastlantı ile fidan diktim. Hem de sadece kazma/kürek kullanarak değil, kırmızı toprağı ellerimle avuçlayarak doldurdum çukuru. Toprağı hissetmek farklı bir duygu. Bu küçük fidan ilerde bir badem ağacı olacak.

Umarım, bir gün onun çiçek açtığına tanık olurum. Bu bağlamda  çocuklardan başlayarak toplum bireylerimizin fidan/ağaç dikme geleneğine yönlenmeleri, ‘doğanın uyanışı’na katkıda bulunmaları güzel bir etkileşime yol açar.

***

Geçenlerde Sıdıka’daydık. Sıdıka çok özel bir yer, onun için sizlerle paylaşmak istedim. Önünden geçerken fark edilmeyecek türden. Başınızı kaldırıp tabelalara bakarak yürümelisiniz. Sıdıka adını sahibinden almış; Akdeniz yemekleri hazırlayan ‘butik-resto’ diye tanımlayabileceğim bir mekan. Sadece beş masası var. Küçücük tabaklarda gelen tadımlık porsiyonlarla yemeklerin tadı damağınızda kalıyor. Fonda çalan caz müziği ortama mükemmel uyuyor. Servisi Canan ve Sıdıka Hanımlar bizzat yapıyor. Zaman zaman sohbetimize katılıyorlar. Ne desem, dostlarla sohbet harikaydı, yemeklerimiz de öyle… Gitmek istiyorsanız yer ayırtmanız şart. Etik açıdan adres vermeyeceğim, ama ipuçlarını sıralıyorum. Meraklıysanız , o yörede bir yürüyüş yapabilirsiniz. Akaretler’den Beşiktaş’a doğru inin. En uçta “V” şeklinde olan bir otel var. Sola dönün, dümdüz yürüyün ve karşı kaldırıma geçin…

Düzeltme:12 Ocak tarihli gazetede Arp Sanatçısı  Fransız Huhn ile Yinon Muallem’in bir albüm CD yaptıklarını yazmıştım. Oysa ki, Yinon Muallem, albümü Şirin Pancaroğlu ile çıkardı. Adı da: Telveten.