Aziz okurlar,
Ana medyanın hoşgörüsü sayesinde ‘Kurtlar Vadisi-Filistin’ filminin tanıtımını izleme ‘bahtiyarlığına’ eriştik.
Filmin tanıtım karelerinde, Kuran-ı Kerim’de de zikredilen Musevi dininin kutsalı olan Arz-ı Mev’ud konusuyla “Bu toprakların neresi size vaat edildi bilmiyorum ama ben sana altını vaat ediyorum” denerek maalesef alay edildi. Oysa Kuran’ın bu konudaki duruşu (Diyanet İşleri Meali) gayet sarih:
“Hor görülen Yahudileri, bereketlendirdiğimiz yerin doğularına ve batılarına mirasçı kıldık. Rabbinin İsrailoğullarına verdiği güzel söz, sabırlarına karşılık yerine geldi. Firavun ve milletinin yaptığını ve yükselttiklerini yıktık.” (Araf 137)
“Ey İsrailoğulları! Sizleri düşmanınızdan kurtardık, Tur’un sağ yanını size vaat ettik ve üzerinize kudret helvasıyla bıldırcın indirdik.” (Ta-Ha 80)
“Sonra İsrailoğullarına: ‘Bu memlekette siz oturun, kıyamet koptuğunda hepinizi bir araya getiririz,’ dedik.” (İsra 104)
(Hz. Musa) “Ey milletim! Allah’ın size yazdığı kutsal yere girin, ardınıza dönmeyin, yoksa kaybedenler olarak dönersiniz” demişti... (Maide 21)
Söz konusu tanıtım karelerinde, İsrail’in Araplar lehine gelişen demografik sorunu çözmek için ‘Büyük İsrail’i kuracağı iftirası, bu iddiayı doğrulatma imkânından yoksun olan Türkiye kamuoyunun bilincine işlendi. Filmi yapanların, aksini kendi içinde içeren bu kadar çelişkili bir cümle yapmakta bir mahzur görmemesi, filmi tüketecek olan kişilerle ilgili nasıl bir kanaate sahip olduğunu açıkça göstermiyor mu?
Dahası, İsrail askerlerinin önlerine kattıkları elleri arkadan bağlı Filistinlileri sırtlarından nasıl kurşunladıkları sanki gerçekmiş gibi takdim edildi. Benzer bir uygulama daha önce de yapılmıştı. Dizinin o bölümünde senarist bir ebeveynin başının üstünde tuttuğu bebeği İsrail askerlerine kurşunlatmıştı.
İsrail ve Yahudi temalarının birbiriyle harmanlanıp betonarme gibi Yahudi aleyhtarlığı üretildiği ve neticesinde kimi Türkiye Yahudilerinin ülkeyi terk etmeyi düşünebilecek kadar rahatsız edildikleri (sinagog bombalamaları, “Sen Musa’nın evladı olamazsın” türünden pankartlar, son dakikada direkten dönen kompozisyon yarışmaları, v.s.) bir sır değil.
13 Aralık 2010 günü bir televizyon programında izlediğim Kurtlar Vadisi’nin genç senaristi uluslararası ilişkileri iyi bilmediğini ancak ‘iletişimci’ olduğu konusuna vurgu yaptı. Yani, filmin gösteriminin akabinde TC vatandaşı Yahudilerin olası bir saldırıya maruz kalmaları durumunda “Bilmiyordum !” demenin kılıfını kamuoyuyla paylaştı. Oysa bu filmin gösterime girmesinin, durumdan vazife çıkarmaya teşne yüz binlerce gence ne cins bir mesaj verebileceği maalesef gayet açık.
DP milletvekili Mithat Perin’in İstanbul Ekspres gazetesinin (ve dönemin kimi gazetelerinin kamuoyunu 1955 yılındaki 6-7 Eylül’e hazırladığını da not ederek) özellikle Rumlara yönelik Alaturka Kristallnacht’i tetiklemesindeki rolü konusunda çok yazı yazıldı. Kışkırtmaya açık bu cins girişimlerde işlerin çığırından çıkması veya çıkarılması son derece kolaydır.
27 Ocak Uluslararası Yahudi Soykırımı Kurbanlarını Anma Günü!
O gün, belki devlet ricalinin de katılacağı ve Yahudi Aleyhtarlığı’nın tel’in edileceği törenler yapılacak. Nitekim geçen sene bu zamanda, Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı’nın 26 Ocak 2010 tarih ve 22 numaralı “27 Ocak Uluslararası Yahudi Soykırımı Kurbanlarını Anma Günü” konulu bildirisinde, “...Tarih boyunca insanlığa karşı işlenmiş en vahim ve emsalsiz bir suç olan Holokost’un (Yahudi Soykırımı) tel’in edilmesi, gelecekte soykırımların önlenmesi amacıyla gerekli tedbirlerin alınması ve yeni kuşakların eğitilmesine yönelik gayretlerin teşvik edilmesi her Birleşmiş Milletler üyesi ülkenin görevi olduğu kadar, bir insanlık borcudur. Türkiye, karşılıklı anlayış, hoşgörü, özgürlük, güvenlik ve demokrasiye olan inancından hareketle, Yahudi düşmanlığı, ırkçılık, yabancı karşıtlığı ve ayrımcılığın önlenmesine yönelik tavrını kararlılıkla sürdürecektir,”deniyordu.
(http://www.mfa.gov.tr/no-22-26-ocak-2010-27-ocak-uluslararasi-yahudi- soykirimi-kurbanlarini-anma-gunu-hk.tr.mfa)?
28 Ocak ise ‘Kurtlar Vadisi-Filistin’ filminin Türkiye’de gösterime gireceği gün!?Bu ilginç zamanlama, söz konusu filmin Almanya’da da gösterime gireceği cihetiyle o ülke kamuoyu nezdinde sorgulanmakta.
Gönül isterdi ki benzer bir sorgulama Türkiye’de de yaşansın ve aydınlarımız Yahudi aleyhtarlığının ticari bir meta haline getirilebilmiş olmasını özgürce tartışabilsinler.
