Pazar günü için programım Ulus’ta yapılacak olan Golden Age’in 10.yıl kutlaması ile başkan devir teslim törenini izlemek, ardından pek sık uğramadığım Akmerkez’i turlamak ve tekrar Amram Oditoryumu’na dönerek, “Arkadaşlığın dini yok” adlı filmi izlemekti. Planımın bir kısmını gerçekleştirebildim. Meğer sinema okuması gelecek haftaymış. Biraz ipucu vereyim, böylelikle yer ayırmakta gecikmezsiniz. Brooklyn’de yaşayan, aşırı dindar çevreden Yahudi bir öğretmenle, aynı okulda Müslüman bir öğretmen arasında gelişen dostluk; her iki kadının ortak değerleri ve görücü usulü birer evliliğin eşiğinde oluşları…
***
Golden Age’in kuruluşunun onuncu yılı için düzenlenen törene giderken, şuur altımda kuruculardan rahmetli Eti Telvi vardı. Eti Telvi, otuz beş senelik komşum, ablam ve mentorumdu. İçim buruktu doğrusu. Ancak barkovizyonda resmini gördüğümde rahatladım. Unutulmamıştı. Telvi’nin yanı sıra Bensiyon Pinto’nun da desteği ile bu oluşumun ilk tohumlarını atan diğer kurucu üyelere, Eti Pinto, Kolomba Kasuto, Sara Mori, Tamar Bahar, Şeli Elmas ve Lina Filiba’ya toplumumuzun bir teşekkür borçlu olduğuna inanıyorum. Büyük işler başardılar ve bunu sessizce yaptılar.
***
Ne kadar zaman önceydi hatırlamıyorum. Golden Age’in bir faaliyetine davet edilmiştim. Günün konuşmacısı Psikolog Miryam Anjel’di. Miryam güler yüzlü ve sakin mizacı ile dinleyenleri konu ile bütünleştirmişti. Etrafıma baktım; Zelda Habib’i ve onun yaşıtı birkaç genç arkadaşı fark ettim. Sanırım Golden Age’in çalışmalarından en çok o gün etkilendim. 65 yaş üstü insanlarla ilgilenen genç gönüllüler olduğu sürece o kurum sağlam temeller üzerine oturtulmuş demektir. Muhakkak ki, herkesin bu çalışmalarda payı vardır. Ancak Meri Maya’nın alçakgönüllü mizacı büyük etken olmuştur. Eminim ki, görevi devralan Lida Sarfati de aynı çizgiyi sürdürecektir.
***
Onursal Başkan Bensiyon Pinto’ya plaket vermek yerine Tu Bişvat dolayısı ile adına birkaç ağaç dikilmesi, günün en anlamlı jestlerinden biri oldu. Golden Age dostlarından Ester Moskoviç ve Luna Karidi’nin güzel sözlerinden sonra Yusuf Blum’un yaptığı resmi Meri Maya’ya hediye etmesi sahnedekiler kadar izleyenleri de heyecanlandırdı.
2002-2012 başkan devir teslim töreninde çok ama çok güzel konuşmalar yapıldı. Her yanı dolu olan salonda alkışlar gönülden kopup geldi.
***
Tören sıralamasında başlarda söylemem gerekeni sona sakladım. Lina Filiba kürsüye çıkıp Golden Age’in kuruluş amaçlarını, çalışmalarını v.s. anlatırken, eş zamanlı olarak ekranda da takip etme şansımız oldu. Lina’nın sunumlarını ne kadar da özlemişiz.
Yazımı yine Lina Filiba’nın konuşmasından bir alıntıyla sonlandırıyorum.
“Kalpler vardır / Sevgiyi yaşatmak / İnsanlar vardır / Dostluğu paylaşmak için / Kutsal görevler vardır / Onlar da sizler ve bizler için.”
Nice on yıllara.
