Bu aralar biraz uykusuzluk çekiyorum, algıda seçicilik olsa gerek içinde “uyku”, “rüya”, “Rem uykusu” tarzı kelimeler geçen makaleler istem dışı dikkatimi çekiyor. Uyku problemi yaşamaya meyilli olan kişilerin yapabilecekleri en kötü şey geceleri bilgisayara takılmak aslında; ancak etrafımız bu kadar teknolojiyle çevriliyken ne mümkün. Bilgisayar kapalı olsa iPad, iPad kapalı olsa cep telefonuna dalıp gidebiliyor insan…
Akıllı telefonlar şüphesiz hayatımızın en önemli yardımcılarından biri haline geldi. Burada özelliklerini teker teker saymaya kalksam onda birini hatırlarım ancak; insanlarla iletişim halinde olmak, e-postalarımızı kontrol etmek, telefonun markasına göre bedava mesajlaşma programı yüklemek, navigasyon yüklemek, neredeyse bir dijital fotoğraf makinesi kalitesinde fotoğraf çekmek, resim çizmek, kart oynamak, dergi okumak, diye uzayıp gidebilir liste… Ancak geçtiğimiz günlerde mashable.com adlı web-sitesinde iPhone’lar hakkında okuduğum bir haber bu sefer beni şaşırttı. Habere göre Yumemiru adlı bir iPhone aplikasyonu, şimdi de rüyaları kontrol etmeye yardımcı oluyor.
Evet, bir cep telefonu artık rüyamıza bile girebilecek. Sanırım bu kadarı biraz fazla, biraz da korkutucu… Web sitesinin haberine göre Japon yapımı Yumemiru adlı aplikasyon, telefonun mikrofonu sayesinde REM uykusuna girdiğiniz anı saptayabiliyor. Uykuya dalmadan önce rüyanızı etkileyecek, harekete geçirecek bir senaryo seçebiliyorsunuz, ormanda yürümek, zengin olmak gibi... REM uykusuna girdiğiniz anda da seçtiğiniz sesler rüyanızı etkilemeye başlıyor. Bana biraz 1990’lu yıllarda kişisel gelişim için kullanılan, uymadan önce takılan kasetleri hatırlattı. Bilinçaltına işleyen sigarayı bırakma, özgüveni arttırma, mutluluğu yakalama kasetleri gibi…
***
Akıllı telefonların rüyaların içine girmesinden daha da kötü olan kısmı ise, bu rüyaların sosyal medyada paylaşılabilecek olması. “Bu kadar paylaşmak da gerekli mi?” diye düşünüyor insan. Gördüğümüz rüyalara kadar bildirmek? Okuduğumdan anladığım rüyaları sosyal medyada paylaşmanın amacı, bu rüyaların gün boyu bizimle kalmasını sağlamak, olumlu bir ruh halinde kalmak. Ancak pozitif kalmak facebook’daki 570 ‘arkadaş’la paylaşmadan mümkün olamaz mı?
***
Belki niyet iyi, maksat uykuya ayrılan vakti renklendirmek, yoğun hayatımızı yine teknoloji aracıyla rüyada da güzelleştirmek. Ancak benim gibi en ufak bir seste uyananlar için zaten bu tip aplikasyonları kullanmak mümkün değil. Şelalelerle uyuya kalmak bir yana, yağmur yağsa ben anında uyanıyorum… Ben de çoğunuz gibi günümü mecburen cep telefonumla geçirsem de, sıra uyku vaktine gelince “Sükût altındır” diyorum…
