Doğum kontrol hapları

Tilda LEVİ Köşe Yazısı
14 Mart 2012 Çarşamba

Bu sene insanlar ‘Sevgililer  Günü’ ile 8 Mart ‘Kadınlar Günü’nü birbirine karıştırdılar galiba. Kutlamalar, sokakta gül dağıtmalar, basında saçma sapan yazılar madalyonun öbür yüzünü görmemek için uydurulmuş mazeretler miydi acaba? Ülkemizde okuma-yazma bilmeyen kadınların oranı %70’lerde seyrettikçe; her gün ortalama beş kadın bir erkeğin elinde can verdikçe; kadını şiddetten koruma yasa tasarısında yapılan son değişikliklerden vazgeçilmediği sürece ‘Kadınlar Günü’nü kutlamak ‘abesle iştigal’den öteye gitmez.

***

Yine 8 Mart’ta arkadaşımla bir eczaneye girdik. Kasada ödemeyi yaparken yetkili bayan şekerden yapılmış iki gül uzattı. ‘Kadınlar Günü’nüz kutlu olsun’ dedi. Elimdeki çiçeğin yarısı kırmızı, yarısı kahverengiydi. Dayanamadım, ‘doğal boya ile mi yapıldılar?’ dedim. Ne de olsa bir sağlık kuruluşundaydık. ‘Ay, o kadarını bilemiyorum’ yanıtını aldım. Ardından, ‘kısa bir anketimiz var, doldurur musunuz?’ sözleriyle karşılaştım. Sorulara göz attım, doğum kontrol haplarıyla ilgiliydiler. Önce, ‘ne güzel bir ilaç firması Kadınlar Günü’nde böyle bir anket hazırlamış’ diye düşündüm. Ardından eczacı bayana konuyla ilgim olmadığını belirttim. ‘Olsun’ dedi. ‘Genç nesil müşterilere verin’ dedim. Yine ısrar edince ben de çaresiz kalemi elime aldım. Nedenine gelince; yakın zamanda bir aile doktorumuzun söylediği “Tıp Fakültesi’nde bize ilk öğretilen insana zarar vermeyeceksin” sözleri aklıma geldi. Ayrıca, bu formu daha bilinçsiz birinin yerine doldurmak daha hayırlı olacaktı. İlaçlar bu kadar ‘ciddi’ araştırmalar sonucu üretiliyorsa, vah ki ne vah…

***

Geçen hafta  CRR’de Fazıl Say’ın konserini dinlemeye gittik. O akşam en az dinleti kadar ilginç olan fuayede  izlediğim bir ayakkabı tasarım sergisi oldu. İstanbul Aydın Üniversitesi Ayakkabı Tasarım Bölümü 1. Sınıf öğrencileri, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde ‘Kadına Yönelik Şiddete Hayır!’ temalı sergiyle kadına uygulanan şiddeti kınadılar. Hikaye panolarından yola çıkılarak hazırlanan ayakkabı tasarımları kadınların çektiği acıları, sıkıntıları simgeliyor. Sergi çok ilginçti; ne yazık ki sadece on gün sürdü. İstanbul Aydın Üniversitesi bünyesinde üç yıl önce hayata geçirilen bu bölümün yetenekli öğrencileri farklı sosyal içerikli projelere de imza atmışlar.

***

Akşam eve geldiğimde üniversite hakkında bilgi almak için internete girdim. Kadınlar Günü’nde İAÜ’nün rektörü Prof. Dr. Yadigar İzmirli’nin hem kadın hem de hukukçu olduğunu öğrenmek güzel bir sürprizdi.