YİTRO - BOŞU BOŞUNA

Rav İzak ALALUF Köşe Yazısı
30 Ocak 2013 Çarşamba

On Emir’de yer alan üçüncü emir Tanrı adının boş yere kullanılmaması yönünde bir mitsva olarak karımıza çıkar. “Lo tisa et şem Ad… E.loeha laşav ki lo yenake Ad… et aşer yisa et şemo laşav – Tanrı’nın adını boş yere ağza almayacaksız. Çünkü Tanrı Adını boş yere ağza alanları suçsuz tutmayacaktır.” (Şemot 20/7)

Bu konuda birçok bilgin farklı görüşler bildirmektedirler. Ancak hepsinin ortak görüşü Tanrı adına boş yere yemin edilmemesi yönündedir. Bunu da Vayikra kitabında bir mitsva olarak bir kez daha okumak mümkündür. Konuyu Sifra adlı kaynağın görüşü ile değerlendirelim: “Velo tişaveu bişmi laşeker – İsmimle yalan yere yemin etmeyin.” (Vayikra 19/12) Bilgeler bunu şöyle açıklar: Şemot kitabında söylendiği gibi “Adımı boş yere ağza almayacaksın” bu sadece Tanrı’nın dört harfli ismi ile ilgili olabilir mi? Nereden bu yasağın bütün isimleri için geçerli olduğunu anlarız? Metin “bişmi – Adımla” demektedir. Buradan hareketle Tanrı’nın sahip olduğu her isim için bu geçerlidir.

Prof. Dr. Nehama Leibowitz burada ‘şav’ kelimesinin karakteri üzerinde durur. Şav yukarıda verilen iki ayrı yerde yani on emir ile Vayikra kitabındaki cümlede Targum Onkelos tarafından farklı şekillerde açıklanmaktadır. Birinci ‘şav’ sözcüğü için Targum “boşu boşuna” anlamını verir. İkinci ‘şav’ sözcüğü için ise ‘asılsız, gereksiz’ ifadesini kullanır.

‘Şav’ sözcüğünün iki farklı anlam taşıdığına bir başka destek ise Havanat Hamikra adlı kaynaktan gelir. Bu kaynak farklı iki yerde okunan on emir metinlerine dikkat çeker. Yalancı şahit ile ilgili emirde Şemot kitabında yani peraşamızda ‘ed şeker’ ifadesine yer verilirken Vaethanan peraşasında okunan on emir’de yalancı şahit “ed şav” olarak nitelendirilir. Şlomo Ameleh mişle adlı eserinde (24/28) “komşuna yalancı şahit olma” derken ‘hinam’ ifadesini kullanmaktadır. Hinam herhangi bir kazanç beklemeden boş şeyler için gereksiz ifade olarak tanımlanırken, şeker boş ve var olmayan şeyi varmış gibi göstermek anlamına gelmektedir.

Ramban burada boş yere yemin kavramına başka bir açıklama getirir. Kişi bilinen bir şeyin o şekilde olduğu veya olmadığı hakkında Tanrı ismi ile yemin etmemelidir. Çünkü bu herkes tarafından bir gerçektir ve yeminle ifade edilmesi gereksizdir.

Emir bu kadarla da kalmaz. Aynı zamanda bu emir ihlal edildiği zaman hangi yaptırımla karşı karşıya olduğumuzu da bildirir. On emir içinde ödülü belirtilen tek emir “anne ve babaya karşı saygılı olma” emri iken yaptırımı açıkça olan tek emir de “Tanrı’nın ismini boş yere kullanma” karşısında belirtilen yaptırımdır. Birçok kişi Tanrı’nın isminin boş yere kullanılmasının o kadar da önemli bir yanlış olmadığını zannederler. Hâlbuki bu yanlış Tanrı’yı izlememekten bile daha ağır bir yanlıştır. Bir katil veya zina yapan bir kişiye sıklıkla rastlanmaz. Çünkü bunu yapmamak konusunda korku faktörü vardır. Ancak ağzını yalan yere yemin etmeye alıştırmış bir kişi bir gün içinde defalarca lanete neden olacak ifadelere yer verebilir. O kadar ki artık neye yemin ettiğinin farkında bile değildir. Eğer onu uyaracak olursak ve “neden yemin ettiğini” sorarsak bu kez de yemin etmediği yönünde yemin etmeye başlayacaktır.

Bene Yisrael yalan yere yemin etmekten dolayı da galutta bulunmaktadır. Bu gerçekten çok ciddi bir suçtur. Çünkü kişi her an ve her yerde Tanrı’nın ismini açıkça ihlal etmekte, (hilul Aşem yapmakta) ve bu konuda hiçbir yarar da sağlayamamaktadır.   

İbn Ezra’nın açıklamasının temelini “nasıl ki Tanrı’nın ismi gerçekse ağızdan çıkan sözlerin de gerçek olması” ilkesi oluşturmaktadır. Yeşayau peygamber 43/10’da bizlerin Tanrı’nın şahidi olduğumuzu söylemektedir. Yalan yere yemin etmek bu şahitliği bozacak karakterdedir. Lord Samuel David Luzzato boş yere yemin eden kişinin insanın kanunlarından korkmadığını çünkü yemin ettiği sürece insanların ona inandığını söyler. Onun yalanları nadiren ortaya çıkar. Onun için Tanrı’nın mahkemesinde temize çıkması mümkün değildir. Onun için de bu emirde bu yanlışın yaptırımı net bir şekilde ifade edilmektedir.

Bu emir sadece Tanrı ismiyle boş yere veya yalan yere edilen yeminleri kapsamamaktadır. Gereksiz bir şekilde kullanılan Tanrı’nın ismi aynı yanlış kategorisine girmektedir. Beraha levatala yani boş yere beraha söylemek bunlardan bir tanesidir. Gemara Masehet Berahot 33/B’de boş yere beraha söyleyen bir kişinin “Tanrı’nın ismini boş yere kullanma” emrini ihlal ettiği belirtilir. Rabbi Menachem. Kasher Tora Şlema adlı eserinde şöyle der: “Gereksiz yere beraha söyleyen veya kavana olmadan veya zamanı gelmeden Tefila söyleyen kişi, Tanrı’nın ismini boş yere kullanmış olur. Onun için de “suçsuz tutmayacaktır” ifadesi kullanılmıştır.”