Yahudiler tarih boyunca Tanrı’nın izinden gitmenin yaşamlarının esası olduğunu anlamaya çalışmışlardır. Devarim peraşalarında yer alan uyarıların birçoğu Bene Yisrael’in bunu yerine getirmemeleri halinde başlarına gelebilecek olayların haberini vermektedir. Bir başka deyişle Bene Yisrael eğer Tanrı’nın yolundan yürümek istiyorsa O’nu taklit etmelidir.
“Tanrı’nın tüm yollarından yürümek” terimi Devarim kitabında peraşamızın (11/22) cümlesinde verilmektedir. Çağımızın ‘klonlama’ yani genetik kopyalama terimini Yahudilik esaslarına uygulayacak olursak “Tanrı’yı örnek alma” terimine ulaşmış oluruz. Rambam Mişne Tora adlı eserinin İlhot Deot bölümünde Tanrı gibi olmanın anahtarının Tanrı’nın davranışlarını uygulamak olduğunu öğretir. Bu konudaki örneklememize ilk atamız olan Avraam ile başlayalım.
Bereşit kitabında Tanrı Avraam’ı ziyarete gelmiştir. Çünkü Avraam Brit Mila operasyonunu geçireli üç gün olmuştur ve acı içinde bulunmaktadır. Tanrı “hastaları ziyaret etmek” mitsvasını burada bizlere öğretmektedir. Ancak bu sırada üç ziyaretçinin Avraam’ın çadırına gelmekte olduklarını ve Avraam ile Tanrı arasındaki sohbetin noktalandığını görürüz. Şimdi misafir ağırlamak mitsvası Tanrı ile konuşmaktan daha da önemli bir konumda mıdır? Bunun cevabını bulmak için şöyle bir prensibe bakacağız. Tanrı gibi olmak Tanrı ile konuşmaktan daha önemlidir.
Tanrı ‘veren’dir. Yani biz Tanrı’dan isteriz O da bizlere verir. Şimdi yukarıdaki örnekte ‘veren’ olma şansını Avraam yakalamıştır. O halde Tanrı ile olan sohbetini yarıda kesecek ve Tanrı gibi olma yolunda önemli bir adım atacak ve misafirlerini en iyi şekilde ağırlayacaktır. Avraam Tanrı’yı başkalarına iyilik etmek sureti ile kendine örnek almıştır. Avraam ‘iş ahesed’ yani iyilik adamı olarak bilinir ve bu da bizlere gemilut hasadim denilen mitsvanın büyüklüğünü öğretir.
Bizler fani birer yaşayan olarak hiçbir zaman Tanrı’nın mükemmeliyetine ulaşamayız. O halde bu amaç uğruna yaşamımızı yönlendirmenin ne amacı olabilir? Biz faniler elbette ki bu yolun sonunu göremeyiz. Bu imkânsızdır ancak Rabi Moşe ben Nahman’ın öğretisine göre bu yolda atacağımız her adım bizlerin karakterinin yerleşmesine, dengeye oturmasına ve bizleri daha yukarı seviyelere taşımasına yardımcı olacaktır. Yahudilik bu amaç ile yaşayarak bütün imkânsızlıklara rağmen varlığını sürdürebilme şansını yakalamıştır.
Her noktada olduğu gibi bu olayda da aşırılık zararlıdır. İlhot Deot bu konuda izlenmesi gereken altın yol’un orta yol olduğunu bizlere öğretir. Talmud, Tanrı nasıl merhametli ise bizlerin de merhametli olması gerektiğini öğretir.
Bereşit 18/1’de Tanrı, Avraam’ı Brit Mila olayından sonra ziyaret etmiştir. Bu ziyaret bizlere hasta ziyaretinin önemini ve gereğini anlatır. Çöldeki yolculukları boyunca atalarımıza gökten “man” yağdırarak ve devamlı bir su kuyusunun onları izlemesini sağlayarak Tanrı ‘açları doyurmak’ mitsvasının nasıl yapılacağını bizlere göstermektedir. Bereşit kitabı 25/11’de Avraam’ın ölümünden sonra Tanrı Yitshak’a görünür ve ‘yasta olanları teselli etme’ mitsvasını bizlere öğretir. Bu örnekleri çoğaltmak elbette mümkündür. Midraş bizlere Tora’nın başının ve sonunun “gemilut hasadim” olduğunu söylemektedir. Bereşit 3/21’de Eden bahçesinden kovulan Adam ve Hava Tanrı’nın hazırladığı deri elbiselerle giydirilmiştir. Bu bizlere ‘malbiş arumim – çıplakları giydirmek’ mitsvasının gereğini anlatır. Devarim 34/6’da yer alan mitsva Tanrı’nın Moşe Rabenu’yu bizzat defnettiğini anlatır. Bu da vefat edenleri defnetme mitsvasının büyüklüğünü gösterir.
Sözlerimizi Rabi Shraga Simmons’un “haftanın peraşası” broşürünün eski sayılarından birinde yer alan bir önerisi, uyarısı veya sözü ile noktalayalım:
“Toplumların kahramanları ile tanımlandıkları söylenir. Günümüzün örnek alınan kişileri sporcular ve rock yıldızlarıdır. Yahudilik ise bakışını daha yükseklere yöneltmiştir. Ya siz? Çocuklarınızın kendilerine kimi örnek almalarını istersiniz?”