“Ki yedaber alehem Paro lemor tenu lanu mofet veamarta el Aaron kah et mateha veaşleh lifne Paro yei letanin – Paro size konuşup kendinizi kanıtlamak için bir işaret yapın dediğinde Aaron’a asanı al ve Paro’nun önünde yere at de yılan olacaktır.” (Şemot 7/9)
Tanrı Nil nehrinin kana dönmesini istediğinde Moşe’den bunu yapması için Aaron’u yönlendirmesini ister. Çünkü Raşi’nin görüşüne göre Moşe kendisini sepetin içinde iken koruyan Nil nehrine vurmak istemez. Ancak burada asanın yılana dönüşmesi konusunda neden yine Aaron bu işi yapmıştır?
Tanrı yanan çalıda Moşe ile konuşurken Moşe görevi kabul etmemek için uzun bir süre direnir. Şemot kitabının 4/3 pasuğunda Moşe Tanrı’ya şunu söylemektedir: “Eğer bana inanmazlarsa ve Tanrı sana görünmedi derlerse.” Bunun üzerine Tanrı Moşe’ye elindeki asasını yere atmasını söyler. Asa yere atılınca yılana dönüşür. Bu işaret Moşe’nin Bene Yisrael hakkında olumsuz şeyler söylemesinin ardından gerçekleşmiş ve Tanrı yaptığı yanlışı Moşe’ye farklı yollarla göstermeyi seçmiştir. Gemara Arahin 16/B’de şöyle bir öğreti vardır: Günlerin sonunda bütün hayvanlar bir araya gelip yılana bir soru soracaklardır: “Aslan ve kurt yemek için öldürürler. Ancak sen zehrinle birini öldürdüğün zaman ne fayda sağlarsın?” Yılan hemen cevap verecektir: “Bir kişi başkasını karaladığı zaman nasıl bir kazanç elde eder?” Böylelikle yılan laşon ara’nın bir simgesi haline gelmiştir.
Elbette ki Moşe Tanrı’nın uyarısını aldıktan sonra teşuva yapmıştır. Gemara Bava Metsia 58/A’da öğrettiğine göre bir insan hata yapıp teşuva yaparsa ona hatasını hatırlatmak doğru değildir. Moşe için asanın yılana dönüşmesi onun hatasını bir kez daha anımsaması anlamına gelecektir. Bu yüzden bu işaretin gerçekleşmesi için Tanrı Aaron’un devreye girmesini istemiştir.
Sinagogda oturuyorsunuz. Birden içeri sinagogda görmeye alışık olmadığınız bir kişi girer. İçeride bulunanlar bir yandan o kişiye selam verirken birisi “hayrola” diye sorar. “Sinagoga uğramaya mı karar verdin?” Kişi o anda kendini gerçekten çok zor durumda hissedecektir. İnsanlar zaman zaman hata yapabilirler. Bu hatalarından pişmanlık duydukları zaman da teşuva yaparak bunu düzeltmeye çalışabilirler. Kişiye geçmiş hatalarını veya eksiklerini anımsatmak yılanın zehrini akıtarak öldürdüğü zaman hiçbir şey kazanmadığı gibi bize hiçbir yarar sağlamayacak ancak o kişiyi de zor durumda bırakacak, belki de fikirlerinin değişmesine neden olacaktır.
Tora bizlere başkalarının duygularına karşı hassas olmamızın gerektiğini öğretmektedir. Bir söz, bir hareket karşımızdakinin duygularını incitecekse bunlardan önemle kaçınmak gereklidir. Hani İllel’in sözlerinde yer alan “kendine yapılmasını istemediğin şeyi başkasına yapmamak” kavramı Tora’nın satırlarında “veaavta lereaha kamoha” sözü ile daha bir anlam kazanmaktadır. Başkalarının duygularına önem vermek, başkalarının da bizlerin duygularına önem vermesini sağlayacaktır.