Pesah sonrası Şabat birçok cemaat Pirke Avot dediğimiz ‘ataların etik öğretilerinin derlendiği’ kitabı okumaya başlarız. Şavuot Bayramından önce gelen Şabat da bu kitabın en son bölümü olan altıncı bölümü okuruz. Bu bölüm ‘kinyan ha Tora’ diye bilinmektedir. Burada Tora öğrenenlerin kazanımları Tanaim dediğimiz bilgeler tarafından derlenmektedir.
Pesah ile Şavuot arasında bu kitabın okunması tesadüfi değildir. Öncelikle etik değerlerin işlendiği bu kitap bizleri Şavuot Bayramında Tora’nın alınışına daha iyi davranışlarla hazırlamayı hedefler. Çünkü erdemli davranışlar birçok zaman Tora’dan bile önce gelir. Pirke Avot içinde görmeye duymaya alıştığımız Rabilerin birbirleri ile çekişmeleri, tartışmaları yoktur. Çünkü bu kitapta her bilge kendi düşüncesini söylemekte ve geri çekilmektedir. Çekişme ve tartışmaların olmadığı ortam kişiyi etik değerler üzerinde düşünmeye sevk eder. Bu şekilde de onu Tora’nın alınışına hazırlar.
Altıncı bölüm Rabi Meir’in bir Mişna’sı ile başlar. Rabi Meir ‘kendi için Tora öğrenen kişi’nin birçok zehuta sahip olduğunu öğretir. Bu kişi ‘arkadaş’ ve ‘sevgili’ olarak adlandırılır. Tanrı’yı ve O’nun yarattıklarını sever.
Rabi Meir’in bu Mişna’sını anlamak kolay gibi görünse de aslında biraz karmaşıktır. Çünkü kendini tamamıyla Tora öğrenimine veren kişi bir ‘Gaon’ veya bir ‘tsadik’ olabilir. Ancak bu kişinin ‘sevgili’ veya ‘arkadaş’ olarak anılması biraz gariptir.
Rabi Meir’in açıklaması aslında Pirke Avot kitabının da asıl tezini ortaya koymaktadır. Tora öğreniminin özü bilgiden çok daha ötededir. Eğer Tora öğrenimi kişinin davranışlarına hiçbir şey katmadıysa bu öğrenim ‘verimsiz’ olarak nitelendirilir. Tora öğreniminin gerçek niteliği öğrenen kişinin özelliklerin rafine edilmesi ve geliştirilmesidir. Bu da onu çevresi tarafından çok sevilen biri yapar. Kişi herkesçe bir arkadaş kadar yakın görülmeye başlar.
Baal Şem Tov insanın aklının erişemediği bir konu olarak gördüğü Tanrısal aşkın bir insan için nasıl mümkün olabileceğini sorar. Baal Şem Tov yanıtını kendisi verir. Başkalarını sevmek kişiye Tanrı’yı sevmek yolunda bir rehber olacaktır. Bu Rabi Meir tarafından bu kitapta dile getirilen bir ilkedir: “Tanrı’yı ve O’nun yarattıklarını sever.”
Dr. Twerski’ye göre Şavuot öncesi Şabat Kala’da kendimizi yeniden Tora’yı almak için hazırlamaya çalışırken Tanrı sevgisinin ve kendini Tora’ya adamanın ne olduğu konusunda bir kez daha düşünmek zorundayız. Tora öğrenimi karakterimizi geliştirmek, davranışlarımızı iyileştirmek, insanlara yakın ve sevgi dolu olmak için bizi yönlendirmelidir.