Sessiz kahraman KAWHI LEONARD
Belki de son 20 yılın en iyi üçlüsü Tim Duncan - Tony Parker - Manu Ginobili’nin yaşlarının kemale erdiği düşünülürse San Antonio Spurs’ün başarı geleneğini sürdürebilmesi için yeni bir temel bulması gerekiyordu. 2011 yılında Indiana Pacers tarafından 15. sırada draft edilen Leonard, ışıltısız yapısıyla, “işimi yaparım, kendime bakarım” tavrıyla koç Gregg Popovich’in radarına girdi. George Hill karşılığında yapılan takasla San Antonio’ya katılan Leonard, Duncan gibi bir liderin kanatları altında ve Popovich’in önderliğinde uçmaya hazırdı.
Peki, yılın ‘En İyi Savunmacısı’ ve ‘Finallerin En Değerli Oyuncusu’ ödüllerine sadece 24 yaşında olmasına rağmen şimdiden ulaşmış Leonard’ı bu kadar özel kılan neydi?
Öncelikle fiziksel olarak bir basketbolcuya bahşedilebilecek en iyi özelliklerden birkaçına sahip olması… Büyük elleri, uzun kolları ve gücüyle oyun kurucudan uzun forvetlere kadar her pozisyonu savunabilen Kawhi Leonard için San Antonio savunmasının korkutucu bir parçası olması çok uzun sürmedi. Bunun yanında San Antonio Spurs’ün takım oyununa önem veren, paylaşımcılığı ön plana çıkaran ve ‘ben’ yerine ‘biz’ diyen yapısına cuk diye oturması Leonard’ın takımdaki yerini sağlamlaştırdı. 2012 yılında Gregg Popovich’in Leonard için “Gelecekte Spurs’ün yüzü o olacak” demesi artık onun süperstarlığa giden yolda olduğunu bütün dünyaya kanıtladı. Zamanla ofansif yönünü de geliştiren Leonard, sadece Spurs’ün vazgeçilmez bir oyuncusu olmakla kalmadı, bunun yanında hem savunma hem de hücumun başlangıç noktası hale geldi. Ancak benim için süperstarlığını inkâr edilemez bir şekilde ilan ettiği an, 2013-2014 finallerinde, yani er meydanında ortaya çıkmasıyla oldu. San Antonio Spurs’ün 2012-2013 finallerinde yaşadığı inanılmaz hayal kırıklığından, aldığı eleştirilerden daha güçlü ve kendine daha güvenli olarak çıkan Kawhi Leonard, sadece LeBron James’e yaptığı savunma ile değil, Spurs’ün Cleveland’ı sürklase etmesine neden olan hücum çılgınlığının önderliğini yapmasıyla sadece 22 yaşında ‘En Değerli Oyuncusu’ ödülünü kazandı.
Ödül töreninde ödülünü aldığı sahneyi internetten açıp seyretmenizi tavsiye ederim. Sanki yaptığı hiçbir şeyin farkında değilmiş gibi şaşıran Kawhi Leonard’ın surat ifadesini görmek paha biçilemez.
2014-2015 sezonu play-off ilk turunda elenen San Antonio için her ne kadar başarısız geçmiş olsa da, Kawhi Leonard normal sezonda ‘Yılın En İyi Savunmacısı’ ödülünü alarak koleksiyonuna bir şey daha katmış oldu. 2015-2016 sezonunda ise Golden State Warriors’ın parıltılı performansının altında sessiz ve derinden ilerleyen San Antonio açık ara liderliğini üstlenmiş bir konumda.
San Antonio Spurs’e objektiften öte bir sevgi duyan benim için takımın geleceğinin Kawhi Leonard’ın kocaman güvenli ellerinde olması çok sevindirici. Duncan – Ginobili - Parker üçlüsünün basketbolu bırakacağı günün yakın olduğu düşüncesi her ne kadar canımı sıksa da, Leonard’ın geleneği sürdüreceğini bilmek benim gibi Spurs sevdalılarının derin bir nefes almasını sağlıyor.