Geçtiğimiz anneler gününde üye olduğum köpek bakımı ile ilgili bir siteden çok tatlı bir kart geldi. Ağzı ile bir sepet dolusu çiçek tutan labrador cinsi bir köpeğin altında, “Dört ayaklı dostlarımızın annelerinin hepsine mutlu bir Anneler Günü dileriz” yazıyordu. Kart çok hoşuma gitti. Köpek sahipleri bilir; köpekleri olan insanlar onlara adeta bir aşk ile bağlıdır. Onlar hastalanınca kahrolur, yemek yemezlerse üzülür, çok tüy dökerlerse endişelenir, seyahate gittiklerinde onları aşırı özlerler. Film seyrettiklerinde filmdeki köpeğin başına kötü bir şey gelirse gözleri dolar. Çoğu köpek sahibinin bilinçaltındaki en büyük korkusu köpeklerinin kaybolmasıdır. Bunu rüyalarında görüp ter içinde uyanırlar. Köpekleri şımardıkları zaman kızarlar ama şımartmak için elinden geleni de yaparlar. Ödül mamaları, köpek yatakları, rengârenk köpek oyuncakları onları şımartmak için yaratılmıştır. Hepsinden önemlisi, bir köpek sahibi veya köpek annesi arasında kırılamaz bir sevgi bağı vardır.
***
‘Köpek Annesi’ kavramı bazı çocuk annelerini fazlaca rahatsız etmiş olacak ki, özellikle yabancı anne bloglarında, hatta birkaç gazete makalesinde buna karşı yazılar bu sene oldukça artmış. “Köpek anneleri anne değildir, nasıl kendilerine ‘anne’ derler, onlar sadece köpek sahibidir” ana fikirli sayfalarca yazı okudum. Hiçbir köpek annesinin kendini çocuk annesiyle bir tuttuğunu, yaptıkları işin, verdikleri emeğin aynı olduğunu savunduğunu zannetmiyorum. Ancak özellikle de hayatında hiçbir evcil hayvan sahibi olmamış, köpekleri sadece günde 1-2 kere önlerine kuru mama ve su konulan, pazar günleri iki top atarak yakalamaca oynanan ‘oyuncaklar’ zanneden annelere de benim birkaç lafım olacak. Köpekler büyümeyen birer çocuk gibidir. Evinize serdiğiniz hasta pedleri ve dışarı çiş yaptıklarında verdiğiniz rüşvetler ile tuvalet eğitimini vermeniz aylarca sürer. Bu esnada çok ama çok kaza olur. Defalarca köpeğin tuvaletini temizler, evinizin kokmaması için en soğuk havada bile evi havalandırırsınız. Günde en az iki, ideal olarak üç defa yarım saat, mümkünse daha uzun dolaştırılmaları gerekir. Cinsi, yaşı ve kilosuna göre en doğru köpek mamasını seçmeniz gerekir. Ucuza kaçıp marketten satın alacağınız mamalar, köpeğinizin gelişimi için yeterli olmayabilir. Gerekli protein, vitamin ve mineralleri almaz ise hastalanabilir. Alerjenlerle dolu bir mama da yan etki yapabilir, aylarca cildi yara olabilir. Alerji olan bir köpeği kimseye emanet edemezsiniz, haftalarca yaralarının kapanması için kendi ellerinizle merhem sürmeniz gerekebilir. Köpek anneleri, sahipleri, babaları hiçbir gün iş yerinden sonra evine uğramadan gezmeye devam edemez. Eve gelip köpeğini dolaştırması, tuvaletini yaptırması, suyunu kontrol etmesi, mamasını vermesi gerekir. Aynı şekilde sabahtan akşama seyahate de gidemez. Güvenilir bir köpek oteli veya köpek bakıcı bulmalı, haftalar öncesinden yer ayırmalı, köpeğin de kalacağı yeri veya kişiyi sevmesi gerekir. Köpek anneleri, sahipleri, babaları, çok temizlik yapar; evlerinin tüy olmaması için her gün veya gün aşırı elektrikli süpürgeyle tüm evi temizler, her sokağa çıkıştan sonra köpeğinin ayaklarının altını siler. Köpek anneleri, sahipleri, babaları köpeklerinin aşılarını, parazit haplarını, damlalarını, kene kovucu tasmalarının zamanlarını takip eder, çünkü başlarını en ufak bir şeyin gelmesini istemez. Gece yarısı açık olan veterinerleri ezbere bilir. Yani anlayacağınız, köpekler önüne bir tas su, bir tas mama atılan ‘eşya’ veya ‘oyuncak’ değil. Sahiplerinin de kendilerini ‘köpek annesi’ veya ‘köpek babası’ diye adlandırması sizinle alakalı değil, çünkü bir köpek sahibi için o köpek, her zaman onun çocuğu olacaktır.