Arşiv Reklam Künye İletişim

Estreya Seval VALİ - DAR AÇI

Tüm Yazıları

Kitapların akıbeti 18 Mart 2020
Yine ben 11 Mart 2020
Maşiah’ın ayak sesleri 28 Aralık 2016
Mezara taş bırakmak 14 Aralık 2016
Önce ben 30 Kasım 2016
Ağzımız yok ki 16 Kasım 2016
İyilik yap kötülük bul 2 Kasım 2016
Zarafet ve nezaket 13 Ekim 2016
Eylül’ü yaşamak 28 Eylül 2016
Ey özgürlük 7 Eylül 2016
Saf olmak üzerine 31 Ağustos 2016
İnsan ne ister? 3 Ağustos 2016
İnanmak ve güvenmek 15 Haziran 2016
Temkinli olmak 25 Mayıs 2016
Sevmek ve sevilmek 11 Mayıs 2016
Yaşasın kötülük 27 Nisan 2016
Öleceğiz diye yaşamaktan korkuyoruz 13 Nisan 2016
İnsanoğlu kötüdür 30 Mart 2016
Hangisi daha iyi 16 Mart 2016
Ve imru amen 24 Şubat 2016
Röportaj yapmak 10 Şubat 2016
Dedikodu, yoktur sonu… 3 Şubat 2016
Edepli giyim 13 Ocak 2016
Bir Hanuka anısı 30 Aralık 2015
Fala inanma… 9 Aralık 2015
Allah’ın selamı 25 Kasım 2015
İntikam 11 Kasım 2015
Gerçekten mutlu muyuz? 28 Ekim 2015
Umut hep var 14 Ekim 2015
Bir okuyucu yorumu üzerine 30 Eylül 2015
İlişkimizi tazelemek 9 Eylül 2015
Şimdi düşünme zamanı 26 Ağustos 2015
Anlayana! 12 Ağustos 2015
Sınavdan geçmek 22 Temmuz 2015
Neden ben? 8 Temmuz 2015
Şimdi ben kime? 24 Haziran 2015
Şavuot’un ardından 10 Haziran 2015
Kendim için değil! 27 Mayıs 2015
Gözün gücü 13 Mayıs 2015
Öfke ve putperestlik 29 Nisan 2015
İtirafname 8 Nisan 2015
Dünya yeterince büyük değil mi? 25 Mart 2015
Kendini bilmek 11 Mart 2015
Yaşamak ve öğrenmek 25 Şubat 2015
Yahudiliğin zenginliğe bakışı 11 Şubat 2015
Kap kacak 28 Ocak 2015
Acı kaybım 14 Ocak 2015
Acı reçete 31 Aralık 2014
Terli terli su içme! 10 Aralık 2014
Her şey söylenmez! 26 Kasım 2014
İstediğimizde nasıl da hatırlarız! 12 Kasım 2014
Önyargılardan kurtulmak 29 Ekim 2014
Yorumsuz 15 Ekim 2014
Yahudi yılının en büyük fırsatı 24 Eylül 2014
Mutluluk 13 Ağustos 2014
Hak verilmez, alınır... mı? 23 Temmuz 2014
Her şey bizim güvenliğimiz için 9 Temmuz 2014
Bugün benim doğum günüm... 25 Haziran 2014
Yaralı mısınız? 11 Haziran 2014
Kafa karışıklığı 28 Mayıs 2014
Neden ben? 14 Mayıs 2014
Korkmayalım 30 Nisan 2014
Öküz trene bakar gibi 17 Nisan 2014
Tsedaka hayat kurtarır 26 Mart 2014
Geçmiş bahar mimozaları 12 Mart 2014
İnternet candır 26 Şubat 2014
Bir kitap daha doğdu 12 Şubat 2014
Minimal bir yaşam 15 Ocak 2014
Yıllar beni kolay yakalayamaz 25 Aralık 2013
Doğru mu, yanlış mı? 18 Aralık 2013
Geçim Dünyası 27 Kasım 2013
Her şeyin bir nedeni var 13 Kasım 2013
Benimle yarışır mısın? 31 Ekim 2013
Hayvanseveriz vesselam 23 Ekim 2013
Oruç tuttuk ya, neden görmedin? 11 Eylül 2013
Sevmek üzerine 28 Ağustos 2013
Bir kitabın doğuşu 14 Ağustos 2013
Hep birlikte yardımlaşarak yaşamak 31 Temmuz 2013
Madam Soli ve Moiziko 10 Temmuz 2013
Ben gerekirse beyaz yalan söylerim 26 Haziran 2013
Yalana itirazım yok ama doğru olmayandan nefret ederim 12 Haziran 2013
Seni tanımıyorum, o halde yoksun! 29 Mayıs 2013
Affetmek 15 Mayıs 2013
Hayatı kolay yaşamak 24 Nisan 2013
O olmasaydı 10 Nisan 2013
İyi insan olmak 13 Mart 2013
Feryada gücüm yok... 23 Ocak 2013
Lüzumsuz İşler 9 Ocak 2013
Korku dağları bekler 26 Aralık 2012
Laf ola beri gele 12 Aralık 2012
Yazarın soyunanını sevenler 28 Kasım 2012
Bizi hep o masallar mahvetti 14 Kasım 2012
Zenginim, zenginsin, zengin 1 Kasım 2012
Beceremiyoruz yaşamayı 10 Ekim 2012
Yola çıkar çıkmaz geri dönenler 28 Eylül 2012
Keskin sirke küpüne zarar 12 Eylül 2012
Sekreter olmak zor zanaattır vesselam 8 Ağustos 2012
İkidir söylüyorum: Sünnetimize dokunmayın! 11 Temmuz 2012
Hırhızın hiç mi suçu yok 13 Haziran 2012
Okul denen hayvanat bahçesi 30 Mayıs 2012
Öğretmenim, canım yandı, canım yandı 9 Mayıs 2012
Aklıma takılanlar 25 Nisan 2012
Pesah, özgürlüğe kavuşma zamanı 4 Nisan 2012
Bana bir harf öğretenin... 28 Mart 2012
Doktorun duası 14 Mart 2012
Yalnızlık ömür boyu... 29 Şubat 2012
Pembe, beyaz, rengârenk yalanlar 15 Şubat 2012
Durup düşünmek lâzım be abi! 1 Şubat 2012
Boğaz dokuz boğum... 18 Ocak 2012
Değişen takvim üzerine saçmalamalar 4 Ocak 2012
Temiz bir ağız için... 28 Aralık 2011
Ait olma ihtiyacı ya da çağdaş kölelik 7 Aralık 2011
Hayırlara vesile olsun 30 Kasım 2011
Ve Tanrı parayı yarattı... 2 Kasım 2011
İstanbul, İstanbul olalı... 19 Ekim 2011
Hayatın geri iadesi yok 12 Ekim 2011
Bu bir Yom Kipur yazısıdır 28 Eylül 2011
Zaman dediğin nedir ki? 14 Eylül 2011
Kim kimi taşır? 17 Ağustos 2011
Bırak dağınık kalsın... 27 Temmuz 2011
Çevirmen Olmak, Üstüne Üstlük Yahudi Çevirmen Olmak 20 Temmuz 2011
Dinime küfreden kim olsa... bari? 29 Haziran 2011
Sünnetimize dokunmayın! 15 Haziran 2011
İlk polisiye roman, Tevrat mıdır? 1 Haziran 2011
Ayrı, Gayrı, Yabancı! 25 Mayıs 2011
Yaşasın sadelik! 11 Mayıs 2011
Hayde Fırına! 20 Nisan 2011
Gözü görmeyenin yoluna engel koymak... 30 Mart 2011
Doğmak... Yeniden 16 Mart 2011
Yılan, Şeytan ve diğerleri 2 Mart 2011
Bir annenin okuyup üflemesi 16 Şubat 2011
Alameti kıyamet 2 Şubat 2011
İnanç meselesi 12 Ocak 2011
Entrevistin ForteYM 29 Aralık 2010
Çağdaş kölelik ve putperestlik 15 Aralık 2010
Şofar’ın sesi içimi yakar 1 Aralık 2010
Kabala maceram 10 Kasım 2010
Yahudi tesettürü mü dediniz? 27 Ekim 2010
İkinci nesil ‘aptal aptal sorular’ 13 Ekim 2010
Lâfı ortaya koyuyorum 29 Eylül 2010
Hangi devirdeyiz 15 Eylül 2010
Laik Yahudi olmak? 25 Ağustos 2010
Gemi öyküleri 21 Temmuz 2010
Aptal aptal sorular 19 Mayıs 2010
Dönülmez savaşın sabahı, vakit çok erken... 21 Nisan 2010
Ortaya karışık 24 Mart 2010
Ah, yıkılıyor çınarlar birer ikişer... 24 Şubat 2010
Hoşgör sen, affet gitsin... 27 Ocak 2010
Rüyada Yahudi görmek 16 Aralık 2009
İyiyiz biz, iyiyiz 18 Kasım 2009