ÜRDÜN KRALI ABDULLAH İsrail’le barış anlaşmasının bir kısmını yenilemeyi reddetti

Ürdün, pazar günü bir açıklama yaparak, Eilat’ın yaklaşık 120 kilometre kuzeyinde bulunan Zofar’ın (al Ghamar) bir kısmı ve Kinneret yakınındaki Naharayim (Boqura) bölgelerini İsrail’e kiralama anlaşmasını yenilemeyeceğini belirtti.

Dünya
24 Ekim 2018 Çarşamba

1994 yılında yapılan Ürdün-İsrail anlaşmasında bahsi geçen iki bölgenin, Ürdün egemenliğinde olacakları fakat İsrail’in bu alanları özel toprak kullanım hakları adı altında kullanabileceği belirtiliyordu.

Özel toprak kullanım hakları kapsamında bu alanlara sınırsız ve kontrolsüz şekilde giriş, çıkış ve hareket özgürlüğüne sahip olan İsrail her iki bölgeyi de halen tarım amaçlı kullanıyor.

Anlaşmanın bu iki bölgeyi ilgilendiren ek kısmı bir süredir kendiliğinden yenileniyordu. Bu yıl için 25 Ekim’de süresi dolacak anlaşmada ‘ek maddeler aynı sürelerde kendini tekrar ederek yenilense de, bir yıl önceden haber verme şartıyla, her iki taraftan biri bu ek maddeyle ilgili yeniden görüşmelere başlamayı talep ettiği takdirde görüşme süreci başlatılır’ ibaresi de yer alıyordu.

Ürdün kraliyet ailesi tarafından ülkenin ileri gelen politik insanları ile Amman’daki el Hüseyni Sarayında yapılan toplantı sırasında açıklanan yeni kararda Kral, önceliğinin, bölgenin günümüz zorlu koşullarında Ürdün’ün çıkarlarını korumak ve Ürdün ile Ürdünlüler için gerekli her şeyi yapmak olduğunu söyledi.

Diğer yandan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu da, konuyla ilgili Ürdün’le tekrar pazarlığa oturulacağını açıkladı. Netanyahu’nun hiç bahsetmemesine rağmen aslen, anlaşmada Ürdün’ün fayda gördüğü pek çok alan bulunuyor. Amman’ı fikrini değiştirmeye ikna edebilecek koşullar arasında, anlaşmada bulunan ve sayesinde Ürdün’e batıdan gelen ve giden uçakların İsrail hava sahasını kullanabilmesine izin veren madde de gösteriliyor.

Ürdün’le bahsi geçen anlaşmayı gerçekleştirmiş olan Yitzhak Rabin’in suikastının 23. yılı nedeniyle düzenlenen anma töreninde konuşan Netanyahu, “Geniş kapsamlı baktığımızda, anlaşmanın her yönüyle her iki taraf için de son derece değerli ve önemli olduğuna şüphe yoktur,” dedi.

 

 

 

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün