Ayrılıktan sağ çıkabilmek

Bu yazı gerçek bir danışanın hikâyesidir. İsimler değiştirilmiştir.

Yaşam 2 yorum
6 Kasım 2019 Çarşamba

Psk. Serra Gerşon Nahmias

 

“Eşimle birbirimizi ilk defa Sapanca’da verilen bir davette görmüştük. Uzun boylu, esmer, şık giyimli ve oldukça sosyal görünen Ahmet’ten ilk bakışta etkilenmiştim.

Aradan bir hafta geçti. Beni Facebook’tan eklemişti, sevindim. Demek ki o da beni fark etmişti. Sonra tanıştık ve ilk buluşmamızda birbirimize âşık olduğumuzu anladık. İstediğim bütün kriterlere sahipti. Üniversiteyi Amerika’da okumuştu. Beş dil biliyordu. Kendi şirketini kurmak üzereydi ve bu sebeple sürekli yurt dışı seyahatleri oluyordu. Çok havalıydı. Şimdiye kadar çıktığım bütün çocuksu erkeklerden çok farklıydı.

İlişkimiz iyi gidiyordu. Onun seyahatleri esnasında ben kendimi kötü hissetsem de bu duyguyla baş etmeyi öğrenmiştim. Beraberken güzel vakit geçiriyor, tatillere gidiyor, iş gezileri sonucu oluşan boşluğu kapatabiliyorduk.

Ancak bir sorun vardı. Arada sırada ortadan kayboluyordu. Ona bir - iki gün ulaşamıyordum. Sonra çeşitli bahanelerle ortaya çıkıyor ve beni inandırıyordu. Bana iltifatlar ediyor, hediyeler getiriyor ve yaşadıklarımı unutturuyordu. Daha doğrusu ben unutmayı tercih ediyordum çünkü içten içe onsuz yapamayacağımı düşünüyordum.

Daha sonraları onun sosyal medya hareketlerini fark ettim. Arkadaşlarımdan onun başka kızlarla konuştuğuna dair uyarılar aldım. Bunları duyduğum zaman içim cız etse de kabullenemedim. Hiçbir şeye inanmak, hiç kimseyi dinlemek istemedim.

Çok uzun yıllar çıktık. İlişki hep aynı şekilde devam etti ve sonunda evlendik. Evlenirken yanlış yaptığımı biliyordum. İmzayı atarken iç sesim yanlış yaptığımı söylüyordu ama tabi ki onu da yok saydım. Birkaç kadeh içtim ve yaşadığım yoğun suçluluk duygusuyla baş etmeye çalıştım.

Evlendikten bir süre sonra işler değişti. Beni eleştirmeye başladı ve insanların yanında küçük düşürmeye başladı. Cinsel hayatımız oldukça kötüleşti ve onun bir takım sapkınlıklarına şahit olmak zorunda kaldım.

Çok acı çekiyordum ve utanıyordum. Böyle bir ilişki içinde olmamam gerektiğini sonunda anlamıştım ve bunu devam ettirdiğim için kendimden nefret ediyordum.

Önceden bende sevdiği özellikleri artık yerin dibine batırıyordu. Giyimime, işime, görüştüğüm arkadaşlarıma, oturuşuma bile karışmaya başladı.

Ahmet’le konuşmaya çalıştım. Bütün hislerimi, rahatsız olduğum durumları anlattım. Ancak konuşmanın faydası olmadı. Hiçbir şey değişmedi. Beni anlamaya çalışacağına üste çıktı. Her şeyi çok abarttığımı, bir elimin yağda bir elimin balda olduğunu, daha ne istediğimi söyledi. Ondan iyisini mi bulacaktım. Ben de bir şey diyemedim. Artık özgüvenim yerle bir olmuştu.

Uzun süre bu şekilde yaşamaya devam ettim. Kendi kendimi, “Adamın bir şey yaptığı yok dövmüyor, aldatmıyor. Ne kadar abartıyorsun” diye telkin etmeye çalıştım. Kendime verdiğim değer o kadar azalmıştı ki duygusal ihtiyaçlarımı karşılayamıyor olmamı bile normalleştirmiştim.

Ancak artık gerçekten kendime tahammülüm kalmamıştı ve boşanmaya kesin olarak karar verdim. Ama bu süreç beni o kadar çok korkutuyordu ki... Acı çekecektim, yalnız kalacaktım ve bu acıyla baş edemeyecektim.”

 

AYRILIK ACISIYLA DAHA RAHAT BAŞ EDEBİLMENİZ İÇİN BİRKAÇ İPUCU

Unutmayın ayrılık acısı aslında yas süreci gibidir. Uzun zamandır beraber olduğunuz eşiniz, sevgiliniz artık yanınızda olmayacak ve siz bu durumla baş etmekte zorlanacaksınız. Aynı ölüm gibi.

1  Gerçekten doğru kararı verdiğinize emin olun:

Kendinize karşınızdaki kişinin sizi yukarı mı çektiğini yoksa sürekli eleştirerek düşman gibi mi davrandığına karar verin. Eğer düşman gibi davranıyorsa ayrılık kararınız doğru demektir. Bu karardan emin olduğunuz noktada işler sizin için daha kolay hale gelecek.

2 Sizi destekleyebilecek kişiler bulun:

Yakın arkadaşlarınla ve ailenizle yaşadıklarınızı paylaşmaya başlayın. Bu size ne kadar zor gelse de, utansanız da mutlaka anlatın. Böylece ilişki süresince uzaklaştığınız arkadaşlarınızı ve ailenizi yeniden kazanmış olacaksınız.

3 İlk günlerde kalmak için güvenli bir yer seçin:

Ayrıldıktan sonraki ilk birkaç gün zorlu geçecek. Eşinize, evinize geri dönmek isteyeceksiniz. Bu durumla baş edebilmek, duygularınızı kontrol altına alabilmeniz için ilk birkaç geceyi yakın arkadaşlarınızla ya da ailenizle geçirmek size yardımcı olacaktır.

4 Bağlanma ihtiyacınızı giderebilmek için yeni yollar keşfedin:

Ayrıldıktan sonra bağlanma dürtünüzün devreye girmesi kadar doğal bir durum yok. Ancak artık temas, duygusal paylaşım, yakınlık ihtiyacınızı sevgilinizle/ eşinizle karşılayamayacaksınız. Bu sebeple arkadaşlarınızla mümkün olduğunca vakit geçirin, masaj yaptırın ve spor yapın. 

5 Sevgilinizle / eşinizle temasa geçme isteğinizden utanmayın:

Ayrılıktan sonra eski partnerinizle bir daha konuşmamak tabi ki en doğrusu. Ancak dayanamayıp onu ararsanız ya da yanına giderseniz kendinize çok yüklenmeyin. Böyle bir hareketi gerçekleştirseniz bile ayrılık kararınıza yeniden devam edebilirsiniz. Kendinize kızmamaya çalışın. Kendinize ne kadar kızarsanız ilişkiye dönme isteğiniz o kadar artar.

6 Bu süreç zor geliyor olabilir. UTANMAYIN!

Çevrenizden, “Artık hayatına devam et. Bu kadar üzüldüğün yetmedi mi? Gel dışarı çıkalım, eğlenelim” gibi sözler duyacaksınız. Ancak unutmayın. Ayrılıktan sonra acı çekmeniz çok normal. Bu acıyı bastırmak yerine bırakın yaşayın. Eninde sonunda toparlanacaksınız. Hiç kimseye rol yapmak, iyi görünmek zorunda hissetmeyin. Acı çekiyor olmaktan utanmayın ve bunla baş edebilecek güce sahip olduğunuzu unutmayın.

Yukarıda anlattıklarım size bir kılavuz niteliğinde olsa da bazen kimsenin sizi anlamadığını düşünüp kendini çaresiz hissedebilirsiniz. İşte böyle durumlarda bir psikoloğa gidip profesyonel destek almak kendinizi daha iyi hissetmenize yardımcı olacaktır.

 

 

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün