“ANNEE! Karnım ağrıyor, okula gitmek istemiyorum!” “Arkadaşlarım benimle dalga geçecek.” “Ders çalışmak istemiyorum.”
Eskiden okullar açılmadan önce çocuklardan sıklıkla duyduğumuz şikâyetler bunlardı. Artık devir değişti. COVID çağına giriş yaptık. Bu sebeple çocukların söylemleri de değişti.
“Bilgisayar başında oturmak istemiyorum, kamerayı açmak istemiyorum, bilgisayarın karşısında ders dinlemek çok sıkıcı, ders arası bahçeye çıkmak istiyorum…”
Bunun gibi örnekler veli ve öğrencilerin birtakım yeni tip sorunlar yaşayacağının habercisi. Ancak unutmayın; her sorunun bir çözümü var. İşte size karşılaşabileceğiniz sorunlar ve çözümleri:
- 1. Yazın çocuğunuzun düzeni tamamen değişti. Düzeni yeniden nasıl kurabilirim?
- Çocuk fiziksel olarak okula gitmeyecek olsa bile uyku saatlerini belirleyin. İlk haftalarda gerekirse siz de çocuğunuzla birlikte erken yatarsanız çocuğunuz bu düzene daha çabuk uyum sağlar.
- Okullar açılmadan birkaç gün öncesinden çocuğunuzun yeme düzenini oluşturun. Yemek saatlerini okuldan size verilen programa göre belirleyin. Çocuğunuzun sevdiği ve aynı zamanda sağlıklı yiyecekleri hazırlamaya gayret edin.
- Online eğitimde çocuğunuz derse oturmakta, ödev yapmakta zorlanacaktır. Bu sebeple onu motive etmek için çocuğunuzun kırtasiye alışverişlerini onunla beraber yapın. Beğendiği malzemeleri alırsanız çocuğunuzun hevesi artacaktır.
- 2. Uzaktan eğitimle birlikte çocuğunuz evdeyken, tek başına bilgisayar başına oturmakta zorluk çekebilir. Sizin her an çocuğunuzla birlikte derslerin başına oturmanız gerçekçi değil. Aynı zamanda çocuğun sorumluluk almasını engelleyici bir faktör. Sorumluluk duygusunu geliştirebilmek için ne yapabilirim?
- Çocuğunuzun yeni düzene adapte olabilmesi için sadece ilk hafta onunla birlikte ekran başına oturabilirsiniz.
- Okulda nasıl siz çocuğunuzun yanında değilseniz; evde de bu şekilde davranabilirsiniz. Detaylandırmak gerekirse; ilk haftadan sonra çocuğunuzun ders başlangıçlarından iki dakika öncesine alarm kurup, alarm çaldığında bilgisayar başına geçip derse oturmanın kendisinin sorumluluğunda olduğunu söyleyin. Bunu başardığında da motive edici sözlerle onu ödüllendirin. Bu şekilde çocuğunuzun hem sorumluluk duygusu gelişecek hem de tek başına başarabildiğini görünce kendine güveni artacak.
- 3. Çocuğunuzun ders sırasında online bağlantının kopmasıyla alakalı bir takım endişeleri olabilir. Bu durumun yarattığı kaygı çocuğun konsantrasyonunu bozar. Bunu önleyebilmek için ne yapabilirim?
- Böyle durumlarda yanına gelip ona yardım edeceğinizi söyleyip çocuğunuzu rahatlatın.
- Siz o an onun yanında olamasanız bile teknolojiye hâkim kişilerin telefon numaralarını çocuğunuza verip böyle bir durumda onlardan destek isteyebileceğini söyleyin.
- 4. Müfredat ilerledikçe çocuğunuz not kaygısı yaşayacak. Bunu önlemek için ne yapabilirim?
- Çocuğunuza notun önemli olmadığını, ders çalışma sorumluluğunun daha önemli olduğunu söyleyin. Zaten düzenli bir şekilde ders çalışırsa notlarında problem yaşamayacağını belirtin.
- Çocuğunuzun hayatını sadece dersten ibaret yapmayın. Hobileri olsun. Hayatının tek odağı okul olmayınca not kaygısı azalacaktır.
VELİLERİN ÖNEMİ ARTTI
Online eğitimle beraber velilerin çocuklar üzerindeki etkisi iyice önem kazandı. Veli aynı zamanda öğretmen, arkadaş ve psikolojik danışman görevini üstlenmeye başladı. Hal böyle olunca veliler de ne yapacağını şaşırdı, kaygıları arttı.
Bu sebeple size ebeveynlerin dikkat etmesi gereken noktalardan ve üç tip veliden bahsetmek istiyorum.
- Aşırı İlgisiz Veli: Bu tip veliler genellikle kendi düzenlerini bozmamak için ve çocuğuyla arasının bozulacağını düşündüğü için çocuğunun dersleriyle hiç ilgilenmez. Bazen de özellikle ekonomik olarak üst seviyede olan kesimlerde çocuklarıyla kendileri ilgilenmek yerine her dersten özel hoca tutar. Bu velilerin çocukları sadece özel ders saatlerinde ödevlerini yapıp kendi sorumluluklarının fakında olmaz.
Eğer siz böyle bir veliyseniz çocuğunuza sorumluluk duygusunu öğretmiyorsunuz demektir. Sizin çocuklarınız muhtemelen ileride kendi ayakları üstünde durmakta zorlanacak.
- Aşırı Baskıcı Veli: Bu tip veliler genellikle kul biter bitmez çocuğu dersin başına oturtmaya çalışır. Dinlenmesine izin vermez. Hatta çocuğun ödevi kusursuz olsun diye ödevleri kendileri yapar. Bu veliler kendi mükemmellik kaygılarını çocuğa yansıtır. Çocuğun hata yapmasına asla izin vermez. Çocuklarıyla okul ve ders dışı diyalogları çok azdır.
Eğer siz böyle bir veliyseniz çocuğunuza çok baskı yapıyorsunuz demektir. Bu durum zaten gergin bir dönemden geçtiğimiz COVID sürecinde çocuğunuzu iyice sıkacaktır ve dersler çocuklar için iyice çekilmez hale gelecektir.
- Aşırı Kaygılı Veli: Bu tip veliler genellikle kendi hayatlarında da kaygılı bireylerdir. Değişime zor ayak uydururlar. Bu sebeple COVID sürecinde kaygıları iyice artmıştır. Uzaktan eğitim çocuktan çok onlar için çekilmez hale gelmiştir. Çocuklarına sürekli “Ya bağlantı koparsa? Ya ödevini görüntüleyemezsek? Ya kameradan görünmüyorsan? Ya ders saatini kaçırırsak?” gibi sorular sorarak kendi kaygılarını çocuklarına yansıtır.
Eğer siz böyle bir veliyseniz çocuğunuzun kaygısı çok artacak ve kendine güveni azalacaktır. Yapamayacağını, başarısız olacağını düşündüğü için hiç yapmamayı tercih edecektir. Başarısızlık düşüncesi onda iyice yer edecek ve gelecekte kaçıngan bir birey olacaktır.
Unutmayın! Çocuklar ebeveynlerinin aynasıdır.
Siz nasılsanız çocuğunuz da öyle bir bireye dönüşür. Biliyorum zor bir süreç. Ancak kaygılanınca ya d baskı yapınca durum değişmiyor. Bu sebeple durumu kabullenip, duruma daha olumlu bir şekilde yaklaşabilirseniz süreci çok daha rahat geçireceksiniz.
Bütün çocuklara başarılı bir ders yılı velilere de sabır diliyorum.
