Dönence

2021 yılına yine kapanma, aşı, Trump, senatör seçimleri, uranyum zenginleştirme gibi dünya meseleleri ile başladık. Baydın demeden yılın ilk ekonomi haberinde dünya meselelerinden uzaklaşalım, başka dünyaları dert edinelim bari.

Cüneyt DİRİCAN Ekonomi
6 Ocak 2021 Çarşamba

Barış Ağabey haftası bu hafta. 81300 Moda denince akla gelir dönence. “Gün çoktan döndü buralarda; Ve ben simsiyah bir gecenin koynunda yapayalnız bekliyorum; Duyuyorum, görüyorum, bir gün gelecek dönence biliyorum; Simsiyah gecenin koynundayım yapayalnız; Uzaklarda bir yerlerde güneşler doğuyor”. 80219 posta kodunu PTTBank projesini yaparken çalıştığım Körfezbank’ın Maçka Palas Genel Müdürlük binası için özel izinle almış ve kurumun iletişim dergisinin ismi olarak vermiştim. Şimdi 80219 küresel markamız Nusr-Et’in. Armani Cafe’nin yerine yerli ve milli bir marka geldi, şimdi Dubai’den Mykonos’a Maçka’dan yayılıyor.

Gitmesek De O Köy Bizim Köyümüz

Uzaklarda bu kürenin dışında doğan güneş sistemleri ve oralara yayılmayı planlayan insanlık aslında bugün konumuz. Astroekonomi yani uzay ekonomisi. Atmosferin üstü malum ayrı bir hukuk alanı, uzay hukuku. Yani denizcilik hukuku gibi kendine has olmak zorunda. Mesela bir astronot başka bir astronota bilerek orada zarar verirse buradaki yasalar oradakileri bağlamıyor. Keza vergi usul kanunu. Burada stopaja tabii olan bir şirket bonosu orada değil. SpaceX bonosu alırsanız stopajı size bonus kalıyor yani. Cayman veya Panama gibi uzay tekneniz oraya bandıralı ise burada vergi çıkmaz. Üstelik öyle girdiğiniz karasularının bayrağını da çekmek zorunda değilsiniz. Tam Fransız balıkçılara göre. Uzayın atmosfer üstü tarafı Kraliçe’ye ait olmadığı için avlan avlanabildiğin kadar. Fakat durun bir saniye, orası Avrupa Birliği’nin mi? İşte burada 1967’ye zamanda bir yolculuk yapmanız lazım. Yok, yok 1957 Avrupa Ekonomik Topluluğu Anlaşmasına gitmiyoruz. Konumuz, “27 Ocak 1967 tarihli, Ay ve Diğer Gök Cisimleri Dâhil, Uzayın Keşif ve Kullanılmasında Devletlerin Faaliyetlerini Yöneten İlkeler Hakkında Anlaşması”. Özetle, ay ve diğer gök cisimlerinde hiçbir ülke tek başına hak iddia edemiyor diyen anlaşma. Hayret Kraliçe burayı nasıl atlamış? İngiltere hâlâ uzay yarışında geri planda üstelik. Kaldı ki uzayda kolonileşme deyince akla ilk Avrupa’nın ve İngiltere’nin gelmesi gerekirken.

MFÖ Sûfî ve Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî

Şeb-i Arus 17 Aralık’ta TRT’de canlı yayındaydı. İnsanlığın kâinatın diğer noktalarına vuslatı bakalım ne zaman mümkün olacak. Dünyanın yüzü bu aralar pek gülmüyor, o nedenle Cüneyd-i Bağdadi olarak felsefi konulara dönelim, kâinat veya atom gibi kendi etrafında dönen Sûfîlerden feyz alarak, gezegenlerin kendi etrafındaki dönüş sürelerine bir bakalım. Merkür 87, Venüs 243, Mars 687 günde güneşin etrafındaki turunu tamamlıyor. Peki, SpaceX bonosunu aldığımızda stopaj yok ama basit ve bileşik faiz için hangi süreyi esas alacağız. Oldu mu net bugünkü değer hesabında dakika bir gol bir. Belki de faiz taşımayan blok zincirine dayalı finansal varlıklara geçen hafta bu yüzden Elon Musk Mars’ta geçerli para birimi olacak dedi. Yani LIBOR ortadan kalkmış olabilir ama faiz ortadan kalkmadı, haliyle küresel borç stokunun faiz yükü de. Bunu bir de Mars’a mı taşıyacağız? Gelelim altına dayalı bir futures kontrata. Varsayım o ki uzay madenciliğinde altın da bulunacak. Takas yerine ne yazacağız o kontratta. Mars’tan dünyaya ulaşım bugünkü teknolojilerle 150-300 gün arasında. O zaman kontratın vadesi ne olacak? Bu arada kontratı oraya göre mi buraya göre mi yazacağız. Yani faize esas günü ne alacağız diyor burada şair. Hadi onu çözdük diyelim, bir de özgül ağırlık var. Altının onsu malum gramını da barındırıyor. Kontrata esas miktarın özgül ağırlığı nerede daha çok çekerse takas yeri orası mı olacak? Ressam burada ikinci bir değişkeni formüle katarak sürrealizmin Nirvana’sını betimlemek istiyor.

Dünya Dönüyor Sen Ne Dersen De

Nilüfer diyor ki “Yıllar geçiyor fark etmesen de”. Yani bükülen uzay zamanda boyutlar arası seyahati kasteden bir şarkı olduğunu kim bilebilirdi ki? Işık hızına yaklaştıkça zaman yavaşlıyor. Hatta durabiliyor da. İkizler Paradoksuna göre Nilüfer dünyadayken Cüneyt Mars’a ışık hızında gidip dönerse en büyük teori çöpe gidiyor. Hani kadınlar yaşlanmazdı. İkizim benden önce yaşlandı ve hem SGK’dan hem de BES’ten emekli oldu. Acaba uluslararası uzay istasyonunda geçen süremi askerlik gibi borçlanıp primi cepten ödesem olur mu? Diyelim ki 46 yaşında Mars’a gidip dünyaya göre arada geçirdiğim süre 10 yıl. Sistemde (sistem derken hâlâ güneş sisteminde ve bireysel emeklilik sisteminde) en az 10 yıl kalmış ama 56 yaşına ulaşamamış biri olarak ikizimin emekliliğini görüp kendim için gençken sisteme girmek avantajlı diyerek bir daha BES sözleşmesi mi düzenleyeceğim. Durun siz aslında kardeşsiniz diyecek biri yok mu? Bu arada gittiğim koloniye giderken gümrükten geçmem lazım mı veya seyahat sigortası yaptırmalı mıyım hâlâ bilmiyorum çünkü Proxima Centauri’den bize radyo sinyali gönderen Uzaylı Zekiye bizi hâlâ primatlarla yaşayan Homo Sapiens olarak da görüyor olabilir. Yani cilalı taş devrinde para henüz bulunmadı ki. Veya Lidyalılar parayı bulduğunda Uzaylı Zekiye bizden önce miras hukukuna göre uzaydaki madenlerini bizim ikize bırakmış da olabilir. İnşallah lehtar olarak yasal varisini yazmıştır. Malum ben hâlâ ona göre gencim ya. Yahu durun daha uzaya roket gönderecektik, hemen öyle SpaceX gibi dikine kalkıp gitmeyin.

Kahvenin 40 Yıl Hatırı Var

Lloyds’un kahvesinde çıktı deniz sigortacılığı. Kolonilerle yap işlet devret tren yollarının finansman bonoları ile de sermaye piyasaları ve borsacılık. Reuters telgrafla KAP açıklamalarını iletirdi o zamanlar. Poor’s, Dow Jones gibi isimler aşağı yukarı aynı zaman dilimlerinde gelişiyor farklı ihtiyaçlar için. Acaba uzaya yönelik finansal piyasalar kimleri ve neleri önümüzdeki yüzyıllarda doğuracak? Örneğin, uzay turizmine giren bir şirketin hisse değerini hesaplarken net bugünkü değeri için zamanı ne alacağız? Şirket piyasa değeri için gelecekteki nakit akımlarını indirgeyecek bir faiz oranı olacak mı? Faiz paranın zaman karşısındaki maliyeti veya getirisi ise zaman eğilip büküldüğünde şirketin değeri de eğilip bükülecek mi? Çok değil, zaman göreceli, en fazla bir kahvenin hatırı kadar süremiz var bunları görmek için. Sahi Dünya Ticaret Örgütü veya Dünya Bankası ne düşünüyor bu konularda. Kâhin Roubini’nin bir fikri var mı? Ya da World Economic Forum adından dolayı mı bu konulara henüz giremedi.

 

 

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün