Yalaaaan… Yalaaaaaan… Yalan

Bu ay dikenli bir konu üzerine hoşbeş edeceğiz. Dikenli, çünkü her ebeveynin kendi çocuğunun asla yapmamasını istediği bir şey! Dikenli, çünkü her çocuk yapar, her ebeveyn yapar! Ergenlikte biraz fazlalaşır… Dikenli, çünkü yapanı yakaladığımızda (kendimiz hariç) güvenimiz sarsılır, ilişkimiz zedelenir. Yalan söylemekten bahsediyorum… Ve niyetim gerçekleri konuşmak, yalanı normalleştirmek ya da dürüstlük değerini sorgulamak kesinlikle değil.

Aylin GERON Yaşam
5 Ocak 2022 Çarşamba

Size bir haberim var: Genciniz size yalan söyledi, söylüyor, söyleyecek!

Şoku atlatın.

Eğer hazırsanız detaylara geçelim…

-   Hafta sonu Alaralarda parti var. Hiç içmeyeceğiz; zaten anneannesi evde olacakmış.

-   Semihlerle buluşacağım. Semih bizim okuldan.

-   Okuldan sonra Zorlu’ya gideceğiz. Bir şeyler yer, mağaza gezeriz.

-   Hiç ödevim yok. Hepsini okulda yaptım.

-   Jul? Paf? Ortamda var ama ben yapmıyorum.

-   Param kalmadı; yemeğe harcadım, taksiye verdim. Zaten Maya’ya annesi para bırakmamış. Onun için de ben verdim.

-   Emirle sadece konuşuyoruz. Sevgili değiliz.

İşte gündelik hayattan bir tutam ergen paylaşımları…

Görünüşte ebeveynleri ile iletişim halindeler. Bu istediğimiz bir durum… Ancak her bir paylaşımda bir sorun var desem… Kimisinde beyaz bir yalan, kimisinde eksik bilgi, kimisinde biraz abartı, kimisi tamamen hayal ürünü. Kulağa inandırıcı ve olası gelen bu durumlar gençlerin en sık yalana başvurdukları konuları özetliyor aslında: romantik ilişkiler, kimlerle arkadaşlık ettiği, siz yokken yaptıkları, parasını harcadığı şeyler, okul işleri, madde tüketimi (!) gibi gündelik konular… Peki neden?

  • Yasak olan ya da risk içeren bir şeyler yapmak için,
  • İstediklerine ulaşmanın kestirme yolu olduğu için,
  • Başlarını olası belalardan kurtarmak için,
  • Zorlu bir durumla başa çıkmak için,
  • Daha ilginç olmak için,
  • Dikkat çekmek, komik olmak, daha becerikli görünmek, destek alabilmek için,
  • Hayatlarını kolaylaştırmak için,
  • Arkadaşlarını korumak için,
  • Özel hayatlarını ‘özel’ tutabilmek için,
  • Bağımsızlıklarını ilan etmek için…

Listeyi uzatabilirim… Ama burada dikkatinizi istiyorum:

Gençler en çok ebeveynlerinin onları yargısız dinleyeceklerine inanmadıkları zaman yalana başvuruyor!

Yargısız dinlemek zor iş! Onlar anlatırken arka planda çalışan zihin, anlatılanı senaryolaştırarak iki buçuk saatlik Türk dizilerine taş çıkartacak prodüksiyonlar hazırlar. Bu prodüksiyonların hepsi ebeveyn olarak bizlerin yaşanmışlıkları, inanç kalıpları, öncelikleri ve değerleri üzerinden şekillenir. 

Yargılamaya başlarız. Farkında bile olmadan…

Yargı derken lütfen suç ve ceza düşünmeyin sadece:

“Okul umurunda değil, böyle giderse üniversite sürecinde hiçbir şey yapamaz!” da bir yargı

“Bizimki çok popüler” de! Ve her ikisi de ayrı ortamlar yaratıyor genç ve ebeveyn arasındaki ilişki için. Yargı otomatik çıkıveriyor. Etiketler de öyle.

Gencin dürüstlüğü değer olarak hayatına katabilmesi için bazı ihtiyaçlarının karşılanması gerekiyor.

  1. BAĞLANTI: Bağlantıda olmak ve bağlantıyı korumak ne demek? Onun nerede ve kimlerle olduğunu bilmek demek değil. Neler yaşadığının, nasıl hissettiğinin farkında olmaktır. Ebeveyn olarak sen müsait olduğunda değil onun ihtiyacı olduğunda orada olabilmektir. O anlatırken sessiz dinleyebilmektir. Anlatabileceği güven ortamını garanti edebilmektir.   
  2. SAYGI: Genciniz dürüst bir şekilde olanı anlattığında sakin kalmanız, yargıdan uzak ve saygılı bir şekilde dinlemeniz gerekir. Duyduklarınız sizi ne kadar zorlarsa zorlarsın, üzsün, öfkelendirsin, hayal kırıklığı hissettirsin, dürüst bir ilişki yalanların su gibi aktığı bir ilişkiden daha kıymetlidir ve elde etmesi daha zorludur. Bu özeni göstermeyi hatırlayın!
  3. GÜVEN: Dürüstlüğü cezalandırmadığınızdan emin olun. Sizinle dürüst paylaşımlarını doğru orantıda mahremiyet ve özgürlük alanları açarak ödüllendirin. Karar verme, problem çözme gerektiren durumlarda iş birliği içinde beraber yol alın. Onu çocuklaştırıp resmin dışına itmeyin. Böylece hem kendine hem de size güvenmeyi öğrenir.
  4. GERÇEKLİK: Sizin beyaz yalanlarınız var mı? Eksik bilgi verdiğiniz oluyor mu? Bunlara genciniz şahitlik ediyor mu? Eğer en az bir evet cevabı verdiyseniz sizi de dürüstlüğe davet ediyorum J Daha evden çıkmadan arabadayım diyorsanız, karnınız açken sevmediğiniz bir yemek sunulduğunda çok tokum diyorsanız, başka bir arkadaşınız üzülmesin diye kimlerle buluştuğunuzda bazılarının isimlerini söylemiyorsanız, karar verseniz de bilmiyorum diyorsanız genciniz bunları görüyor, duyuyor ve hissediyor. Alt mesaj annem/babam yapıyorsa çok da kötü bir şey olmasa gerek! Dürüst olmasını bekliyorsan dürüst ol! Gerçek olmak böyle bir şey…
  5. İŞ BİRLİĞİ: Sizi ‘karşı taraf’ olarak gördüğünde sizi kandırmaya ve dolayısıyla hayatını kolaylaştırmaya çalışır. Taraf olmak doğrunun, hakkın, adaletin, olması gerekenin temsilcisi olmak sizi gencinizle ayrı köşelere savurabilir. Bu ilişkide siz yargıç, polis, öğretmen değilsiniz, anne/babasınız ve onun destekçisi, sığınağısınız. Aranızdaki bağ ve iş birliği zaten ona doğruyu, hakkı ve adaleti öğretecektir.
  6. TUTARLILIK: Kurallarınız, değerleriniz ve öncelikleriniz konusunda tutarlılık sergilemeniz yani dengede olmanız dürüst paylaşım yapılacak ortamı ve alanı destekler. Beklenmedik tepki verebilme potansiyeliniz ise kaçamak, eksik ve kolay çıkış yollarına geçit verir.
  7. ÖZERKLİK: Her genç özgür olmak ister, hayatını kendi yönetmek ister. Bu yaptıklarından tutun da arkadaş seçimine kadar her alanda böyledir. Yetişkin dünyası otonomdur. Genç otonomiyi hissetmek ister. Ve bunu en kolay size göstereceği alan sosyal tercihleri olacaktır. Arkadaş ilişkilerinin bir ergenin hayatındaki yeri ve önemini hatırladıysak onlar için neler yapabileceğini de öngörebiliriz. Dolayısıyla   bazen arkadaşlarını korumak için, onları kabul edilebilir göstermek için yalana başvurabilirler. Yasaklamak, arkadaşlıklara engel olmak, bazı arkadaşlarını olumsuz etiketlemek arkanızdan iş çevrileceğini garanti eder. Akıllı olun. J

2012 yılında ABD’de Josephson Enstitüsünün düzenlediği, 23 bin lise öğrencisinin katıldığı bir araştırma sonuçlarına göre gençlerin yüzde 95’i yalan söylemenin yanlış olduğunu biliyor ve yüzde 76’sı ise ebeveynlerine yalan söylediklerini kabul ediyor. Dolayısıyla yalan konuşan bir evlat sizi ‘başarısız bir ebeveyn’ yapmaz. Sadece bazı konularda biraz daha özen göstermenizi, yaklaşımlarınızı güncellemeniz gerektiğini hatırlatır. Bunu yaparken gencinizin yalanına ya da hatalarına tutunmayın. Ebeveyn olarak davranışın ötesinden bir bağla bağlıyız evlatlarımıza ve yaptıklarını tekrar tekrar gündeme getirmek gencimizle aramızın ‘eskisi gibi’ yani hatadan öncesi gibi olamayacağı mesajı verir.

İletişim halinde kalmanız, küsmemeniz ve yalanı tespit ettiğinizde utandırmadan net bir şekilde bunun doğru olmadığını söylemeniz gerekir. Sert ve aşırı kuralcı olmanız başka potansiyel yalan doğurabilir. Aşırılıklardan uzak durun.

 Unutmayın gerçekten başları ‘belaya’ girse -bela her neyse- ona gerçek desteği verebilecek tek kişi sizsiniz ve siz olmak istersiniz; bir arkadaşı değil…

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün