İsrail ve Birleşik Arap Emirlikleri aşı üreticisi şirketlerin kapısını kasım ayında çaldı ve şunu vaat ettiler: Size bedelinin üstünde para verelim, bize tüm nüfusumuza yetecek kadar aşıyı garanti edin, bu aşıları hızla uygulayalım ve uygulama sonuçlarını da sizinle paylaşalım. Böylece hem para kazanın hem de bundan sonraki uygulamalar için bulunmaz bir veri tabanınız olsun. Burada her iki ülkede de göçmenlerden kaynaklanan bir genetik çeşitlilik olduğu unutulmamalı. USSAL ŞAHBAZ - DÜNYA
Bu Haftanın “Takılanlar”ı – Alıntılar
İsrail ve Birleşik Arap Emirlikleri aşı üreticisi şirketlerin kapısını kasım ayında çaldı ve şunu vaat ettiler: Size bedelinin üstünde para verelim, bize tüm nüfusumuza yetecek kadar aşıyı garanti edin, bu aşıları hızla uygulayalım ve uygulama sonuçlarını da sizinle paylaşalım. Böylece hem para kazanın hem de bundan sonraki uygulamalar için bulunmaz bir veri tabanınız olsun. Burada her iki ülkede de göçmenlerden kaynaklanan bir genetik çeşitlilik olduğu unutulmamalı. Her iki ülke de birden çok aşı tedarikçisiyle anlaştı. İsrail’de mRNA tabanlı aşılar kullanılıyor. Birleşik Arap Emirlikleri’nde Çin aşısı da var. Aşılar gelir gelmez her iki ülke de dijital hasta kayıt sistemleri ve lojistik altyapıları sayesinde hızla uygulamaya geçti. Bugün ilk dozların uygulaması bitmek üzere. Hatta İsrail fazladan aldığı dozları kime vereceğini düşünüyor.
Hem İsrail hem de Birleşik Arap Emirlikleri nüfusu 10 milyonun altında olan, yüz ölçümü olarak da küçük ülkeler. Bu da hem gerekli aşı miktarının az olmasını mümkün kılıyor hem de lojistiği kolay hale getiriyor.
İsrail ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin benzer bir yanı daha var: Kişi başına yapılan teknoloji girişim sermayesi yatırımları karşılaştırıldığında İsrail dünyada en başarılı, Birleşik Arap Emirlikleri ise Ortadoğu’da en başarılı ülke. Geçen sene İsrail’de kişi başına 414,2 dolar girişim sermayesi yatırımı yapılmış. Aynı sayı Fransa’da 63 dolar. İsrail kamunun girişim sermayesi fonlarına yatırım yapmasını sağlayan YOZMA’yı 1993’te kurmuştu. Benzer yapılar Fransa’da 2010’larda faaliyete geçti. Bu arada Birleşik Arap Emirlikleri dünyanın ilk yapay zekâ bakanlığını kurup fintek, otonom araçlar ve drone gibi alanlarda yeni çıkan ürünlerin denenmesi için özel regülasyonlar çıkarıyordu.
USSAL ŞAHBAZ
İrit Lilian: İnanıyorum ki Türkiye ile ilişkilerimiz sadece politik menfaatlere bağlı olmayıp aynı zamanda iki halkın birbirlerini daha iyi tanımak ve bu şekilde daha doğru ilişkiler tesis etmektir. Bu şekilde de sorunlu sularda daha rahat bir köprü oluşturabiliriz.
Türkiye’deki görevlerimiz Ankara’daki Büyükelçiliğimiz ve İstanbul’daki Genel Konsolosluğumuz iki halk arasındaki bağlantıları özellikle sivil toplumlarda geliştirmek esasına dayanmaktadır. Günümüzde 5 milyar doları geçmekte olan Dış ticaret hacmini ve ticaretimizi geliştirmeye de yönelik olacaktır. Bunun için de B2B toplantıları ve bağlantıları geliştirecek toplantılar gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Yenilik, gelişim ve girişimciliği gerçekleştirebilecek ilişkiler tesis etme çabasında olacağız.
COVID 19 krizi de bir fırsat penceresi olarak görülebilir. Sadece yaşamsal önceliklerin tespiti ile değilse bile aynı zamanda medikal alanlarda daha iyi bir gelecek için birlikte çalışmak gerektiğinin de bilincinde olmalıyız.
İklim değişikliği konusu da muhtemel olasılıklardan biridir ki İsrail teknolojisi bu konuda Türkiye’nin sorunlarına cevap verebilecek ve bu konudaki mücadelesine katkıda bulunacak ve belki de yağmur konusunda da yardımcı olabilecek bir konu başlığıdır.
Kültür, bilim, akademik işbirliği bunların hepsi bizim görev çantamızın içindedir. Ve biz bütün bu araçları iki ülke arasındaki ilişkileri geliştirmek Türk ve İsrailli halkların genelde paylaşmasını hedeflemekteyiz.
RAFAEL SADİ
https://odatv4.com/bu-sorulara-cevap-verebilecek-birileri-yok-04022143.html
Son bilge, şuurla dinlediğim ve dinlediklerimi değerlendirdiğim Mülkiyeli büyüğümüz Cahit Kayra’ydı. Yazdığı “Varlık Vergisi” benim duyduğum bazı şeyleri doğruluyordu. Sadece gayrimüslimlere konmuş bir vergi değildi ama açıktır ki il düzeyindeki defterdarlıklarda birtakım saptırmalar olmuş. Cahit Bey kurulun üyesi değil, ama en genç maliye müfettişi olarak çok aktif bir danışmanıydı. Etkin bir yön verici olduğu söylenemez fakat konuyu iyi biliyordu. Sakın ola ki bazı hazırcı amatör tarihçiler varlık vergisinin nazariyat ve tatbikatını hazırlayanlardan birinin Cahit Bey olduğunu söylemesinler. Ancak çok iyi bir gözlemci olduğu, notlarını tuttuğu açıktı. Bu kitabını okumak lazım.
Kayra, Varlık Vergisi uygulaması sırasında kurtlarla kuzuları yiyen, sonra da çobanlarla ağlayan tiplerden değildi. Faziletli bir insandı, cumhuriyetçiydi. Cumhuriyet’ten önceki tarihin hakkını verdiğini söylemeyeceğim. Araştırma yapıyordu. Bu Osmanlı araştırmalarının, o tarihin dibine inecek şeyler olduğunu söylemem ama faydalıydı. Cumhuriyet dönemini ise çok iyi biliyordu. Ne yazık ki bütün notlarını yayımlayamadı ama yayımladıklarının bile okunması çok şeyi değiştirir.
İLBER ORTAYLI
ABD'nin İsrail'i odağına alan Ortadoğu politikaları açısından Trump yönetimi büyük başarıydı. Filistinli Araplarla iki devletli çözüm en son Obama döneminde rafa kaldırılmışken, Trump açıkça Filistin tarafına insani yardımları da kesip safını seçmişti. Bu süreçte ABD Kudüs'ü başkent olarak tanıdı, büyükelçiliği taşındı, Golan'daki İsrail egemenliği tanındı. Üzerine İbrahim/Abraham anlaşmaları İsrail'i Körfez'den Fas'a Araplarla barıştıran süreci başlattı. Blinken, Trump'ın kararlarını benimsediklerini açıkça dile getirdi, 'İsrail'in Yahudi demokratik devleti olarak geleceği için en iyi çözümün Filistinli Arapların da devletleri olacağı iki devletli çözümden' söz etti. Ancak bunun yakın vadede çok zor olduğunu da belirtti.
CEYDA KARAN
https://www.birgun.net/haber/biden-in-dis-politikasi-332546
Biden ne yapabilir? Batı Şeria'daki yerleşimlerin uluslararası hukuka aykırı olduklarını yeniden ifade edebilir. Ancak Kudüs'teki elçiliği Tel Aviv'e geri taşımayacaktır. İbrahim anlaşması adını kullanmasa da İsrail ile Arap ülkeleri arasında diplomatik ilişkilerin kurulmasını destekleyecek ancak bunun karşılığında ABD'den teşvik edici ödüller vermeye pek taraftar olmayacaktır. İsrail'i yerleşimler konusunda daha sert eleştirebilir. Filistinlileri ise teröristlere yapılan tazminatlar konusunda sıkıştırabilir.
Bu sırada Hady Amr benzer bir görevle konunun odağına geri döndü. ABD Dışişleri Bakanlığı İsrail-Filistin müzakereleri sorumlu bakan yardımcılığı görevine, Obama döneminde Dışişleri Bakanı John Kerry'nin yanında İsrail-Filistin müzakerelerinde görevli olan Hady Amr'ın getirilmesi akla iki sebebi getiriyor. Obama'nın başarısız olan barış süreci yenilenecek ve yine hiçbir sonuca ulaşılmayacak ya da yepyeni bir barış planı hazırlanmayacağı için göstermelik adımlar, söylemlerde bulunulacak. Daha önce başarısız olan adımların tekrarlanması ise hem İsrail'e hem de Filistinlilere zarar verecek.
Orta Doğu önceki yönetimler gibi Biden yönetimindeki ABD'nin de önceliğini oluşturmuyor. Ancak sorunlar Biden'ı da Orta Doğu'nun içlerine kadar çekebilir. Bölgedeki ana önceliğini İran oluşturdukça, İsrail-Filistin çatışmasına Obama ile Kerry ikilisi kadar çok ilgi ve zaman ayıramayacaktır. Her ne olursa olsun, Biden'in tepsisinde İran tehdidi dururken, İsrail ile ABD arasındaki ilişkileri kötüleştirmekten kaçınacak, Körfez ülkeleriyle de gerilimi arttırmamaya çalışacaktır.
KAREL VALANSİ
https://t24.com.tr/yazarlar/dogan-akin/t-24-yillik-hayal-kirikligi-mutlak-bir-kesinlik-midir,29785
Uzun bir aradan sonra İsrail'e ait bir uçağın İstanbul'a inmesi gözleri tekrar Ankara-Tel Aviv ilişkilerine çevirdi.
Peki, ikili ilişkilerde yeni bir döneme girilir mi? Yakın zamanda bir normalleşme olur mu?
Konuyla ilgili Independent Türkçe'ye konuşan Türkiye'nin eski İsrail Büyükelçisi ve İstanbul Kültür Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Oğuz Çelikkol'a göre Ankara'nın Tel Aviv ilişkileri gelişme gösterecek.
Çelikkol, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerde çok büyük bir değişikliğin yaşanmadığını söyledi.
Hem İsrail hem de Türkiye'nin ilişkileri sürdürmeden yana olduklarını kaydeden Çelikkol, "Pandemi olmasaydı büyük ihtimalle ekonomik ilişkiler daha da gelişmiş olacaktı. İki ülkede ilişkilerin devamını istiyor. Çünkü ilişkileri iki tarafın da lehine" dedi.
"İki ülke arasında siyasi sorunlar devam ediyor. İlişkilerin düzelmesi için her şeyden önce İsrail'deki seçim sürecinin bitmesi gerekiyor" diyen Çelikkol, devamında şunları kaydetti:
"Ertelenmezse mart ayında İsrail'de seçim var. Seçimden sonra belirli ölçüler içerisinde iki taraf da durumunu gözden geçirecektir. İki tarafın istihbarat örgütleri vasıtasıyla temaslar devam ediyor. Büyükelçilik seviyesinde değil ama diplomatik ilişkiler de var. Dolayısıyla seçim süreci bittikten sonra Türkiye Batı ile genel olan ilişkileri içerisinde İsrail ilişkileri de gelişme gösterecektir diye tahmin ediyorum."
İki ülke arasındaki ilişkilerin tekrar düzelmesi konusunda birtakım duyumlar olduğunu kaydeden Şalom Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İvo Molinas, 10 yıl aradan sonra İsrail'e ait bir uçağın Türkiye'ye gelmesini önemli bir adım olduğunu söyledi.
Bölge barışı için çok önemli olan ilişkilerin bir an önce hayata geçmesi temennisinde bulunan Molinas, devamında şu ifadelere yer verdi:
"İsrail'in düzelme için olmazsa olmazı Hamas'ın Türkiye faaliyetlerinin durdurulması veya tamamen ülkeyi terk etmesidir. İkincisi zor görülüyor ama birincisinin de gerçekleşmesi için İsrail'in mutlaka koşulları olacaktır. Bunlar karşılanırsa ve her iki lider de pragmatizmlerine geri dönerlerse bu iş olur."
ABDULHAKİM GÜNAYDIN
Takılan tweetler
Ülkenin sözde en aydın kesimi her fırsatta güncel gelişmeleri Nazi Almanya'sıyla karşılaştırıyorlar. Halbuki cehaletleri bir tarafa bu kıyas en başta o dönem soykırım dahil acılar yaşayan Musevilere hakaret. Türk Musevi cemaatinden de özür dilemeli bu sözde aydın arkadaşlar.
https://twitter.com/alionen16/status/1356980123958996993
Ladino basılmış Osmanlı Anayasası (1876).
https://twitter.com/chrisilver1/status/1357348762113351680
Edirne'nin ebedî sakinleri...
Yıl, 1922...
https://twitter.com/birvakitler1/status/1356723310546067459
Tekirdağ Yahudi maşatlığında lale desenli bir mezartaşı
#tekirdag #yahudi #jews #hibrew
https://twitter.com/onderkayaistan1/status/1357251893270114305
İsrail’in eski savunma bakanı Moşe Dayan’ın eski eşi, ülkenin ilk konfeksiyon markasının (Maskit) kurucusu Ruth Dayan vefat etti. Süha Arafat ve kızı cenazesine çelenk yolladı: “seni çok özleyeceğiz”
Orta Doğu’da her şey siyah-beyaz değil
https://twitter.com/karelvalansi/status/1358486245907775490
İlginç tarihi anekdot:
1500'lü yıllarda İstanbul'da aktif hem Yahudi hem de Ermeni matbaaları mevcuttu. Resimde Yahudi âlim Yerucham ben Meshullam'ın 1516'da (yani Yavuz Sultan Selim zamanında) İstanbul'da basılmış Toldos Adam V'Chava adlı dinî eseri var.
Türkiye'de matbaanın tarihi 1500'lerin de öncesine gider. Güneydoğu Avrupa ve Ortadoğu'daki ilk matbaayı İstanbul'da Yahudi cemaatinden David ve Samuel ibn Nachmias kurmuş.Basılan ilk eser Jacob ben Asher'in (1269-1343) Arba'a Turim adlı dinî kitabı imiş (1493)
https://twitter.com/izakyol/status/1357494141509382146
Edirne. Yahudi mahallesinde İbrani takvimine göre 5672de inşa edilmiş bir ev. Şimdi 5781 yılındayız. Yani bir asırdan daha yaşlı bir ahşap mimari örneği var karşımızda
https://twitter.com/onderkayaistan1/status/1358511472842801153
Ağa Takılanlar Öneriyor
https://www.milliyet.com.tr/dunya/o-bir-baris-guverciniydi-6424912
https://www.evrensel.net/haber/425145/bellanin-oykusu-bir-devrin-de-oykusu
https://www.youtube.com/watch?v=1QWy5wriL3I
https://www.youtube.com/watch?v=MORm3AkM5lg
https://www.youtube.com/watch?v=Bf3m3CCEZNI
https://www.youtube.com/watch?v=jPulRinN_0g
https://www.youtube.com/watch?v=TKG4t2EbL9k
https://www.eurotopics.net/tr/255848/romanya-ilk-kez-bir-soykirim-inkarcisi-yargilandi
Instagram’dan
https://www.instagram.com/explore/tags/sefaradmutfa%C4%9F%C4%B1/
1948 yılında İsrail kurulmuş ve ilk tanıyan ülkelerden biri Türkiye
olmuştur. Soğuk Savaş döneminde Sovyet tehlikesine karşı Batı Blokunda yer
alan Türkiye, Batı eksenli bir dış politika izlemiştir. Türkiye ve ABD ilişkileri
gelişme gösterdiğinde Türkiye-İsrail ilişkileri de ivme kazanmış, ancak ABD ile
ilişkiler gerildiğinde buna paralel olarak Türkiye-İsrail ilişkilerinde de
bozulmalar yaşanmıştır. İnişli çıkışlı bir hal alan Türkiye-İsrail ilişkileri
Amerikan dış politikasından bağımsız düşünülemez. Zira İsrail’in çıkarları ve
güvenliği ABD’nin Ortadoğu politikalarının merkezine oturtulmuştur.
Türkiye’nin Ortadoğu politikalarına baktığımızda ise Araplar arasında çıkan
çatışmalarda; tarafsızlık, Arap-İsrail arasındaki çatışmalarda; denge politikası
izlendiği görülmektedir. Bu politikalar dönemsel olarak değişiklik göstermekle
beraber, Türk dış politikasındaki asıl değişim AK Parti’nin 2002’de iktidara
gelmesi ile gerçekleşmiştir. Bu minvalde Türkiye-İsrail ilişkileri gelişme
göstermiştir. Ancak İsrail’in Filistin’e uyguladığı baskı politikaları ve işgal
girişimleri Türkiye ile olan ilişkileri germiş, hatta kopma noktasına getirmiştir.
Geçmişte olduğu gibi bu durum Türkiye-ABD ilişkilerinin de seyrini
değiştirmiştir. Bu makalenin amacı, Türkiye ve ABD’nin Ortadoğu politikalarını
analiz ederek İsrail ile olan ilişkilerini ortaya koymak ve Türkiye-İsrail
ilişkilerini Amerikan dış politikası ekseninde değerlendirmektir.
https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/1209531
Nostalji Köşesi
https://edirne.web.tr/edirne-buyuk-sinagogu/
1920 yıllarında Edirne Yahudi Cemaati ileri gelenleri.
Kırmızı Köşe
Yurtdışına helal veya kosher ürün gönderen bütün firmalar bu tarz gözetimler olur.. bunu yeni duyan sabah gazetesi de antisemitizmin dibinde bir başlık atmış...
https://twitter.com/TurkiyeYahudisi/status/1357374375591305218
n’oluyomuş yahudiler fazla olunca?