İsmini, 2018´in sonunda Oumuamua cismini dünya dışı akıllı yaşam ile bağladığı sıra dışı iddiası ile duyuran Harvard Profesörü Avi Loeb, merakla beklenen kitabını çıkardı.
2017 yılında başka bir yıldız sisteminden gelip Dünya’nın yakınından geçen ‘Oumuamua’ adındaki cisim, bilim çevrelerinde değişik özellikleri nedeniyle merak uyandırmıştı.
Bilim insanları arasında bu cismin doğal olmadığını iddia ederek en aykırı fikri ortaya atan astronom, Harvard Üniversitesi Astronomi Bölüm Başkanı İsrailli Avi Loeb’di.
Şalom gazetesine 2 Nisan 2019’da verdiği röportajında Oumuamua’nın uzaylı bir ışık yelkeni olduğu ile ilgili popüler bilim kitabı yazma aşamasında olduğunu söyleyen Loeb, Dünya Dışından: Dünyanın Ötesinden Akıllı Yaşamın İlk İzi / Extraterrestrial: The First Sign of İntelligent Life Beyond Earth’ adını verdiğini kitabını 26 Ocak’ta yayınladı.
Loeb cismin doğal olmadığı iddiasını bilimle açıklanamayan özelliklerine dayandırıyor ve şöyle diyor: “Oumuamua’ın aşırı uca kaçan şekli, garip yörüngesi, yolu boyunca hiç gaz ve kalıntı izine rastlanmaması ve parlaklığındaki tuhaflık onu bilimin bugüne kadar katalogladığı hiçbir cisim sınıfına sokmuyor.”
Diğer bilim insanlarının Loeb’e ‘sorumsuz’ davranışından dolayı cephe aldıkları biliniyor ancak öte yandan astrobiyolijstler evrenin -büyüklüğü göz önüne alındığında- akıllı yaşam ile dolu olması gerektiğini vurguluyor.
Oumuamua ilk olarak 19 Ekim 2017’de Hawai’de bulunan bir gözlemevinden çekilen fotoğraflarda kendini gösterdi. Cismin yörüngesi Güneş Sistemine tam dik açı olduğundan ilgi odağı oldu. Vega yıldızından Güneş Sistemimize ilk giriş hesaplamalara göre 6 Eylül 2017’de gerçekleşmişti. Oumuamua’nın Güneş’e en yakın konuma geldikten sonra sistemimizi terk edebilmesi için sistemimizin kütleçekim kuvvetinden kurtulabilecek kadar hızlanması gerekiyordu. Loeb’e göre cisim gereğinden çok daha fazla hızlanmıştı. Cisim bunun yanı sıra sekiz saat içinde on kat parlaklığa erişmişti. Bu da cismin alışılmadık bir şekli olmasına anlamına geliyordu: Boyu 90 metre, eni 9 metre olmalıydı. Bunun yanında cismin hızlanması çok düzgün bir şekilde gerçekleşmişti hâlbuki kuyruklu yıldızların buzulları gaza dönüşürken düzensiz bir hızlanma gerçekleşir. Loeb doğal bir cismin bu kadar düzenli hızlanmasını, doğal bir jeolojik sürecin sonunda kendiliğinden bir uzay aracı ortaya çıkmasına benzetiyor.
Loeb bilim insanların sicim teorisi ya da çoklu evren teorisi gibi konularda milyarlarca dolar harcayacaklarına kaynaklarını dünya dışı akıllı yaşam aramalarını yoğunlaştırmaları gerektiğini düşünüyor.
