İlahi adaletin çok iyi çalıştığı bir döneme giriyoruz. Bunu sağlayabilecek tek gücün Allah olduğunu unutmayalım. Biz kendi adımıza iyi, şefkatli, vicdanlı bireyler olmayı başaralım sadece.
Çok yorulduk.
Adeta maraton koşusunun sonlarına varıyoruz.
Nefes nefese “hadi” diyoruz kendimize, ha gayret bitecek, az dayan.
Umut yiğidin kamçısı derler ya, o misal. Umut bizi ayakta tutuyor.
Dile kolay, bir buçuk senede nelere şahit olduk.
Tam da tükenmek üzereyken, Jüpiter yetişti imdadımıza, sahneye çıktı. Dünyaya şifa dağıtmak üzere kolları sıvadı bile.
Balık burcuna geçişi ile şans, bolluk, fırsat, eğlence, sağlık dağıtacak ve kısa da olsa bu mola o kadar iyi gelecek ki hepimize...
Yalnız denge çok önemli bu dönem.
İnsan çektiklerini çabuk unutmaya kodlanmış ve Jüpiter’in verdiği fazla olumlu bakış açısı ile çabuk rehavete kapılıp, yine aynı hataları tekrarlayabiliriz:
Ama nafile... İnsanoğlu kolay ders almıyor. İşte bu nedenle, ders veren Satürn, tam iki buçuk sene aynı dersi anlatıp duruyor. Herkes anlayana kadar uğraşıyor.
Ödül veren Jüpiter ise aynı yerde bir sene durur. Ödülü almak kolay, önemli olan alana kadar edindiğimiz deneyimler, aldığımız derslerdir aslında.
Birçok olay yaşanmış olsa da, başrol hep virüs oldu bu süreçte.
Görünmez bir virüse karşı tüm dünya aynı anda savaş veriyor.
Aslında gözden kaçırdığımız, COVID bize bir olduğumuzu, eşit olduğumuzu, birbirimize destek olmamız gerektiğini, hepimizin aynı cephede ona karşı mücadele ettiğimizi hatırlattı.
Savaş mı, barış mı derseniz…
Bu zamanda bunu konuşmamız bile çok acıklı geliyor bana.
Her can kıymetlidir.
Kimse ölmesin, hele çocuklar, masumlar hiç ölmesin.
Kimse bunu hak etmiyor.
Savaşın kazananı yoktur zaten, tarih bize bunu çok iyi anlatır.
Jüpiter bulunduğu alanda her şeyi büyütür.
Bolluk getirir. Ama dikkat!
Jüpiter dini, felsefi konulara çok meraklıdır.
Dinin fanatizm kısmına da parmak basacaktır.
Balık’taki Neptün gezegeni ise, pek çok yanlış fikrin ortada dolaştığını, kandırmacaların olabileceğini gösterir.
Bilmeliyiz ki; her anlatılan doğru değildir.
Her gördüğümüz fotoğraf gerçeği yansıtmıyordur.
Kötülükleri kınayalım. Asla kabul etmeyelim tabi ki.
Bu dönem çokça protestolar olacak, ana konu din, insanlar yollara dökülecek, halkların sesini bolca duyacağız.
Ama iyi araştıralım. İki tarafı öğrenelim derim.
Neptün’ün kafa karıştırıcı çabuk kanmaya müsait halleri geçtiğinde, sis perdesi ortadan kalktığında çok büyük hayal kırıklığı yaşamak kaçınılmazdır.
1969 - 1974 yılları arası İsrail’e başbakanlık yapmış olan Golda Meir’in söyledikleri, üzerinde düşünmeye değer sözler bence.
“Arapları çocuklarımızı öldürdükleri için affedebiliriz. Bizi onların çocuklarını öldürmeye zorladıkları için affedemeyiz.
Araplarla ancak, çocuklarını, bizden nefret ettiklerinden daha çok sevdiklerinde barışacağız.”
Sene 2021, bunca zor deneyimler sonrası bile, aynı kavga devam ediyorsa, Satürn’ün dersleri için bu süre de yeterli değilmiş meğer...
İlahi adaletin çok iyi çalıştığı bir döneme giriyoruz. Bunu sağlayabilecek tek gücün Allah olduğunu unutmayalım. Biz kendi adımıza iyi, şefkatli, vicdanlı bireyler olmayı başaralım sadece.
Ben inanıyorum, kesinlikle daha güzel bir dünya mümkün. Yeter ki ders alalım her birimiz...
Daha mutlu, huzurlu, barış dolu, bir olduğumuz günlere ve bayramlara...