Tarihte birçok mutlu olayın gerçekleştiği Tu BeAv, günümüzde İsrail´de bir Aşk Günü, Sevgi Günü olarak kutlanır ve evlilikler, yeni başlangıçlar için çok hayırlı bir gün olarak kabul edilir. Tu BeAv bu yıl 23 Temmuz Cuma akşamı ve 24 Temmuz Cumartesi günü kutlanıyor.
Takvimdeki en kederli gün olan Tişa BeAv’dan sadece altı gün sonra yaşanan mutlu olaylar ve mucizelerle Tişa BeAv’daki acıyı, Tanrı’dan ve birbirimizden uzaklaşmayı tersine çeviren Tu BeAv, çok mutlu bir affediliş, birlik, kabul ve sevgi günü olarak takvimimizdeki yerini alır.
Tu BeAv’da gerçekleşen olayların etkileri
Casusların kurguladığı rapor üzerine verilen cezanın son bulmasıyla bu sebeple meydana gelen ölümler de sona erer ve bu şekilde Av ayının yükselişi başlar. Tanrı’nın sevgisi ve affediciliği ile yeni bir nesil, artık vaat edilen topraklara girmek, yeniden yapılanmanın ve canlanmanın temelini atmak ve yeni bir başlangıç için hazırdır.
Toplumdan aforoz edilen Binyamin Kabilesinin, tekrar toplumun içine kabul edilmesiyle halk tekrar bir bütün haline gelir. Bu şekilde Tişa BeAv’da Bet Amikdaş’ı yıkıma götüren, halkın kendi içinde bölünmüşlüğü onarılmış, birlik sağlanmış olur.
Kabileler arası evliliklerin yapılmaya başlanmasıyla Tişa BeAv’daki düşüşün başka bir yönü daha düzeltmiş olur. Bilgeler, Bet Amikdaş’ın yıkılmasındaki en önemli etkenlerden birinin, İsrael halkının içindeki bölünmüşlük olduğuna dikkat çeker. Buna göre kurtuluşun anahtarı, İsrael halkının kendi içindeki birlik ve ahengin oluşması, korunması ve beslenmesidir.
Halkın Bet Amikdaş’ı ziyaret etmesini engelleyen birliklerin kaldırılmasıyla halk Bet Amikdaş’a serbestçe ulaşma imkânına tekrar kavuşur. Bet Amikdaş, politik anlaşmazlıklar yüzünden ayrı düşen İsrailoğullarını tekrar bir araya getiren birleştirici güç olmaya devam eder. Bu birleşme, Tişa BeAv’da Bet Amikdaş’ın yıkılışına götüren, halk içindeki bölünmüşlüğün giderilmesini sağlar.
Betar’da ölenlerin gömülmesine nihayet izin verilmesiyle Tişa BeAv’da Betar’ın düşüşü, 15 Av’da Tanrı’nın Merhameti ve İyiliği ile bir mucize ile sonuçlanır. Betar’da hayatını kaybedenlerin cesetleri, bir mucize eseri, gömülene kadar, yıllar boyu, çürümeden, aynı şekilde kalır.
SEVGİNİN DİNİ
Yahudi takviminde Sevgi Günü olarak yerini alan Tu BeAv üzerine düşündüğümüzde, sevginin Yahudiliğin temelini oluşturduğunu fark ederiz.
R.Jonathan Sacks (zt”l), Yahudiliği bir sevgi dini olarak tanımlar.
“Yahudilik, üç farklı sevgiyi içinde barındırır: Tanrı’yı tüm kalbimizle, ruhumuzla ve gücümüzle sevmek (Devarim 6: 5), komşumuzu kendimiz gibi sevmek (Vayikra 19:18) ve bizden farklı olan yabancıyı sevmek, çünkü bir yabancı gibi hissetmenin ne demek olduğunu biliyoruz (Devarim 10:19).
Yahudilik bir sevgi dini olmanın yanında, sevgiyi erdemli yaşamın merkezine koyan ilk uygarlıktır. Hillel'in dediği gibi “Size yapılmasından hoşlanmadığınız şeyleri, siz de başkalarına yapmayın” (Talmud Bavli Şabat 31 A).
Yahudiliğin temelinde sevginin hemen yanı başında adalet ve dürüstlük yer alır. Tora'da Avraam Avinu’nun neden yeni bir inancın kurucusu olarak seçildiğini açıklayan tek yer şöyle der: “Avraam’ı çocuklarına ve ardından gelecek nesillere, Tanrı’nın Yolu’nu, yardımseverlik ve adaleti yerine getirerek korumalarını öğretmesi için seçtim” (Bereşit 18:19).
Neden sevgi tek başına yeterli değil? Neden sevgi ve adaletin birleşimine ihtiyacımız var?
“Yahudiliğin bir sevgi dini olması, derin teolojik nedenlerle bağlantılıdır. Mit dünyasındaki tanrılar insana düşman ya da en iyi ihtimalde de insanlığa karşı kayıtsızdı. Çağdaş ateizmde de evren ve yaşam hiçbir sebebe bağlı olmaksızın var olur. Yahudiliğin yaklaşımı ise bildiğim en güzel yaklaşımdır. Buradayız çünkü Tanrı bizi sevgi ve bağışlama duyguları ile yarattı, bizim de başkalarını sevmemizi ve bağışlamamızı isteyerek… Sevgi, Tanrı'nın Sevgisi, varlığımızın özünü oluşturur.
Bu sevgi kutsal metinlerimizde sıkça yer alır: ‘Büyük’ ve ‘ebed’i sevgiden bahseden Şema'dan önceki paragraf, Şema’nın kendisi, sevmeyi buyurur. Koenlerin halkı kutsamasının, sevgiyle yapılması buyurulur. Şir Aşirim-Ezgiler Ezgisi yüce bir aşkı, sevgiyi anlatır. Şlomo Albaketz'in Leha Dodi'si, ‘Gel, Sevgilim’, Eliezer Azikri'nin Yedid nefesh, ‘Ruhun Sevgilisi’, hep sevgi ve aşk üzerine yazılmıştır. İyi yaşamak istiyorsanız, sevin. Tanrı'ya yakın olmak istiyorsanız, sevin. Evinizin İlahi Varlığın Nuruyla dolmasını istiyorsanız, sevin. Tanrı, sevginin olduğu yerdedir.
Ancak sevgi tek başına yeterli değildir. Bırakın toplumu, aileyi bile sadece sevgi üzerine inşa edemezsiniz. Bunun için de adalete ihtiyacınız var. Sevgi taraflıdır, adalet tarafsızdır. Sevgi özeldir, adalet ise genel ve evrenseldir. Sevgi bu kişi için değil, şu kişi içindir, ancak adalet herkes içindir. Ahlaki yaşam kurallarının çoğu, sevgi ve adalet arasındaki bu gerilimi düzenlemeyi hedefler. Bereşit kitabında anlatılarının çoğunun temasının da bu olması tesadüf değildir. Bereşit, insanlarla ve onların birbirleriyle ilişkileriyle ilgiliyken, Tora'nın geri kalanı ağırlıklı olarak toplumla ilgilidir.
Sevgisiz adalet sert ve acımasızdır Adaletsiz sevgi ise taraflı ve haksızdır ya da daha az sevilene öyle görünür. Ancak sevgiyi ve adaleti aynı anda deneyimlemek neredeyse imkânsız gibidir. Nobel ödüllü fizikçi Niels Bohr'un, oğlunun yerel bir dükkândan bir şey çaldığını öğrendiğinde söylediği gibi, oğluna bir yargıç (adalet) veya babası (sevgi) gözüyle bakabilirdi, ama her iki şekil gözle aynı anda bakabilmesi mümkün değildi.
Ahlaki yaşamın kalbinde yer alan bu çatışmanın kolay bir çözümü yoktur. Ne zaman sevgiyle ne zaman adaletle davranmanın doğru tepki olduğunu bize söyleyecek genel bir kural yoktur. Keşke 1960'larda Beatles’ın söylediği gibi ‘Tek ihtiyacın olan şey sevgi’ yeterli olsaydı, ama değil. Sevelim ama sevilmediğini hissedenleri asla unutmayalım. Onların da insan olduğunu, onların da duyguları olduğunu, onların da Tanrı'nın suretinde yaratıldıklarını ve onların da tarafsız adalet ve iyilik ile davranılmaya hakları olduğunu hatırlayalım.”
Kısa kısa Tu BeAv
İsmi: Tu BeAv, Av ayının 15’i anlamına gelir.
Neden kutluyoruz? Çünkü tarihte bu dönemde birçok mutlu olay gerçekleşir. Tişa BeAv’daki inişten sonra yükselişin başladığını, Tanrı, halkımız ve birbirimiz ile ilişkilerimizde yepyeni bir döneme girdiğimizi tarihte yaşanmış olaylar çerçevesinde deneyimleriz. Casusların kurguladığı rapor sonucu meydana gelen ve Tişa BeAv’dan beri devam eden ölümler sona erer. Toplumdan dışlanan Binyamin Kabilesi, tekrar topluma kabul edilir, bu şekilde yok olmaları engellenmiş olur. Kabileler arası evlilikler yapılmaya başlanır. Halkın Bet Amikdaş’ı ziyaret etmesini engelleyen birlikler kaldırılır. Betar’da ölenlerin gömülmesine nihayet izin verilir. Ve günlerin kısaldığı, güneşin etkisinin azaldığı, döngünün son bulduğu döneme girilir.
Nerede belirtilir? Tu BeAv’da gerçekleşen mutlu olaylar, Talmud Bava Batra 121a ve 121b’de belirtilir.
Ne yapılır? Rabiler tarafından takvime eklenen bu mutlu güne özgü bir kural veya kısıtlama yoktur. Tu BeAv bayram olduğu için bugün Tanrı’ya yakarış duaları-Tahanunim yapılmaz.
Mişna, Tu BeAv gününü, bekar genç kızların ödünç aldıkları beyaz kıyafetleri giyip, uygun bir koca bulmayı ümit ederek bağlarında dans ettikleri bir gün olarak tanımlar: “Bugünde, Yeruşalayim’in kızları çıkıp bağlarda dans ederdi… Bekar erkekler de kendilerine uygun gelini bu bağlarda arardı.” (Talmud, Taanit 26b). Dolunay zamanına gelen 15 Av, romantikliği, bereketi, sevgiyi çağrıştırır. Günümüzde Tu BeAv İsrail’de bir Aşk Günü, Sevgi Günü olarak kutlanır ve evlilikler ve yeni başlangıçlar için çok hayırlı bir gün olarak kabul edilir.
Tu BeAv-Bugün için mesajı: Tarih boyunca Tu BeAv dönemi, birçok mutlu olay ve mucizeye şahit olur. Özellikle de Yahudi takvimindeki en kederli gün olarak kabul edilen Tişa BeAv’dan sadece altı gün kadar kısa bir süre sonra olayların bu boyutta bir iyiliğe dönüşmesi, bize en kötü durumlarda bile umutsuzluğa kapılınmaması ve her zaman Yüce Tanrı’ya güvenilmesi gerektiği, hiçbir zaman her şeyin sona ermediğini, doğru zaman geldiğinde en beklenmedik bir anda bile, göz açıp kapayana kadar kısa bir sürede, birden yeni bir kapı açılıp işlerin düzelmeye başlayacağı mesajını iletir.
***
ŞABAT NAHAMU-24 Temmuz Cumartesi
Tişa BeAv ile Roş Aşana arasındaki yedi aftara*, Şiva DeNehemta-Teselli Yedilisi olarak adlandırılır. Bu aftaralar, Yeşayau Peygamber’in kitabından, Bet Amikdaş’ın yıkılışından duyulan acıyı bir nebze olsun teselli edebilecek ve gelecek için ümit veren bölümlerdir. Bu aftaralarda Yeşayau Peygamber, çok üzgün olan Yahudilere, günah işledikleri, suçlu oldukları halde Tanrı’nın onları hiçbir zaman unutmayacağı, ışıklı günlerin yakın olduğu mesajını verir.
Şiva DeNehemta aftaralarının ilki: Tişa BeAv’dan hemen sonra gelen Şabat’ta okunan Nahamu-teselli, avunma aftarasıdır. Bu isimle anılmasının sebebi, aftaranın giriş cümlesidir: “Avutun, avutun halkımı diyor Tanrı’mız.” (Yeşayau 40:1). Tişa BeAv’dan sonraki ilk Şabat da, Şabat Nahamu-Teselli Şabat’ı olarak adlandırılır.
Şiva Asar BeTamuz, üç hafta ve Tişa BeAv’daki yoğun içe dönüş ve iç sorgulamamızdan ve yaşadığımız hüzünlü dönemden sonra, Yeşayau’nun Yahudi halkının Tanrı’nın Eliyle teselli bulacağını haber vermesi, en üzüntülü anlardan sonra bile ışığın geleceğine olan inancı kuvvetlendirir.
Buna ek olarak Zeharya Peygamber, oruç günlerinin ileride mutluluk günlerine dönüşeceğini de müjdeler: “Dördüncü, beşinci, yedinci ve onuncu ayların oruçları, Yahudi halkı için sevinç, coşku dolu bayramlar olacak. Bu nedenle gerçeği ve barışı sevin.” (Zeharya 8:19).
*Aftara: Neviim-Peygamberler kitabından her hafta peraşadan sonra okunan bölümler.
Tu BeAv’ın Tarihsel Geçmişi, Tu BeAv ve Yom Kipur, Tu BeAv ile Tişa BeAv arasındaki bağlantı:
http://www.sevivon.com/index.php?option=com_content&view=category&layout=blog&id=66&Itemid=117
Önemli Not: Yazıda kısa bir özet olarak verilmiş olan bilgiler Bamidbar (Gözlem) ve Devarim (Gözlem) kitaplarından ve www.chicagojewishnews.com, www.chabad.org, www.hebcal.com, www.meaningfullife.com, www.torah.org, sefaria.org, myjewishlearning.com, www.torahweb.org, www.aish.com, www.kiruv.com, www.thejewishstar.com, www.hidabroot.com sitelerinden okuyucuya bu konular hakkında fikir vermek amacıyla derlenmiştir. Cemaatlerin farklı gelenekleri ve uygulamaları olabildiği için, önemli günler hakkında en doğru ve detaylı bilgiler için, cemaatin kendi Rabilerine başvurması gerekir. Yazı, konu hakkında sayısız yorumlardan sadece bazılarını kapsamaktadır.
*Katkıları için Rav İzak Peres’e teşekkür ederiz.