Ortadoğu'da barış yeşerdi

13 Ağustos 2020´de varılan, 15 Eylül 2020´de de Beyaz Saray bahçesinde imza töreni gerçekleşen İbrahim Anlaşmasının üzerinden 1 yıl geçti. İsrail´in dört Arap ülkesi ile imzaladığı normalleşme anlaşması, bu kısa sürede bile kağıt üzerine kalan bir anlaşma olmadı, hayatın birçok alanında da kendini gösterdi.

Dünya
25 Ağustos 2021 Çarşamba

Anlaşma uyarınca en büyük adımları atanların başında Birleşik Arap Emirlikleri geldi. İsrail ile resmi olarak karşılıklı elçilerini atayan Emirlik, üst düzey İsrailli isimleri de ağırladı. Akdeniz’deki doğal gazın çıkartılmasından, sağlık alanındaki birçok iş birliğine kadar, ticari açıdan da onlarca ortak anlaşmaya imza atan iki ülke arasında doğrudan uçuşlarla turizm de son bir yılı çok hareketli geçirdi. On binlerce İsrailli, Dubai’yi ziyaret ederken, ülkede kaşer gıda sektörü de canlandı. İki ülke arasındaki spor karşılaşmaları da dahil, ilişkilerin gelişmesi, Arap basınında defalarca yer aldı. Uzmanlar, “BAE gazeteleri Suudi Arabistan, Tunus, hatta İran gibi birçok Ortadoğu ülkesinde takip ediliyor. Gazetelerde İsrail’in yer bulması, diğer ülke halklarının da İsraillilere bakışını değiştirecektir” yorumunu yapıyor.

Anlaşmanın tarafı diğer bir ülke olan Bahreyn ise, 2000’li yılların başından beri sessiz bir biçimde İsrail’le ilişkilerini sürdürürken, imzanın ardından ticari anlaşmalara hız kattı. Bahreyn, henüz İsrail’de bir elçilik ofisi açmasa da resmi olarak İsrail elçisini atadı.

Anlaşmayı imzalayan dört ülke arasından, Yahudi kültürel mirasına en fazla sahip olan ülke ise Fas. Fas kökenli İsrailliler, 1990’lı yıllara kadar, atalarının anavatanına gidip ziyaret edebiliyordu. Kral Muhammed’in de son yıllarda çevresinde bazı Yahudi isimleri danışman olarak bulundurduğu dünya kamuoyu tarafından da biliniyor. İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid’in geçtiğimiz günlerde resmi bir ziyarette bulunduğu Fas, İsrail ile doğrudan uçuşları başlatıyor. İsrailli Bakan, ziyareti sırasında iki ülke arasındaki ilişkileri geliştirmek için ellerinden geleni yapacaklarının mesajını verdi.

Sudan ise, anlaşmanın izlerinin şimdiye kadar en az hissedildiği ülke oldu. 1980’li yıllarda, Etiyopyalı Yahudilerin İsrail’e göçünün yoğun olduğu dönemde, İsrail’le yoğun ilişkiler içinde olan Sudan, şimdilerde kendi iç yönetimsel sorunlarına odaklanıyor. İsrailli yetkililer Sudan’ı ziyaret ederken, Sudanlı meslektaşlarının da karşı ziyaretlerini dört gözle bekliyor.

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün