WEB'DEN SEÇMELER

•Başbakan Bennett´in açık desteği olmasa da bilgisi dâhilinde gerçekleşen bu görüşme iki devletli çözümün -oksijen tüpüne bağlı olarak da olsa- tamamen kaybolmadığının önemli bir göstergesi. Beklendiği üzere, bu görüşmenin ardından Meretz muhalefet ve bazı koalisyon ortakları tarafından sertçe eleştirildi. Ancak daha geniş çerçeveden bakıldığında, yeni hükûmetin çatışmayı sınırlandırmayı, işbirliğini arttırmaya çalıştığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Karel Valansi – www.t24.com.tr

İzak BARON Diğer
13 Ekim 2021 Çarşamba

Bu Haftanın “Takılanlar”ı

  • 2012’DEN BU YANA AZERBAYCAN’IN İSRAİL’LE İLİŞKİLERİNDE PEK BİR DEĞİŞİKLİK OLMADIĞI ÇOK AÇIK. HATTA İLİŞKİLERİN GİDEREK DAHA DERİNLEŞTİĞİNİ SÖYLEMEK MÜMKÜN

2012’den bu yana Azerbaycan’ın İsrail’le ilişkilerinde pek bir değişiklik olmadığı çok açık. Hatta ilişkilerin giderek daha derinleştiğini söylemek mümkün. Özellikle son Azerbaycan-Ermenistan savaşında zannedildiğinin tersine Bakü yönetiminin savaşı Türk silahlarıyla değil yüzde 60 oranında İsrail silahlarıyla kazandığını göz önünde bulundurursak, aradaki bu duygusal (!) bağların ne kadar derinlerde olduğunu az çok tahmin edebiliriz.

Öte yandan Azerbaycan’da İsrail’in kullanımına verilen üslere ilişkin haberleri ABD’nin sızdırdığına dair iddialar da var. Geçmişte bunu İran’la yapılan nükleer pazarlıkta Tahran yönetimi üzerinde psikolojik baskı kurmak için yapıldığını söyleyenler vardı, nükleer pazarlıkta başa dönüldüğüne göre yine bu amaca matuf bir sızdırma girişimi söz konusu olabilir. Ayrıca ABD, İsrail’in kafasına göre hareket etmesini ve İran’a tek başına bir saldırı düzenlemesini engellemek için de böyle bir bilgi sızıntısına onay vermiş olabilir.

Sonuç olarak, başta Aliyev olmak üzere Azeri üst düzey yetkililer sürekli olarak asla İran’a yönelik bir saldırı olmayacağını söyleseler de bu açıklamalar, İran’ı tatmin etmekten çok uzak. İsrail medyasının yayınladığı haberlere rağmen Tel Aviv yönetiminin bu konuda ısrarla sessizliğini koruması ve gazetecilerin sorularına yanıt vermeyi reddetmesi de şüpheleri iyice artırıyor.

İslam Özkan

https://www.gazeteduvar.com.tr/iran-azerbaycan-israil-ucgeninde-kompleks-iliskiler-makale-1537640

 

  • JEAN MARİE LE PEN DE GEÇTİĞİMİZ GÜNLERDE “ZEMMOUR ADAY OLURSA BEN DE ONU DESTEKLEYEBİLİRİM. ONUNLA ARAMIZDAKİ TEK FARK ONUN YAHUDİ OLMASI. ONU FAŞİST YA DA NAZİ OLARAK FİŞLEMEK DAHA ZOR OLUR. BU DA ONA ÖZGÜRLÜK VERİYOR” DEDİ

Le Pen, Zemmor’u şimdilik « ciddiye almıyor » gibi görünüyor. Bunun nedeni ise Zemmour’un resmi aday olmaması. Fransa’da aday olabilmek için seçilmiş 500 kişiden imza toplamış olmanız gerekiyor, Zemmour 100 civarında imza topladı. Ancak bu çok uzak bir ihtimal değil. Zemmour’un destekçileri günden güne artıyor ve bu saatten sonra resmi aday olması çok mümkün. Hatta, Le Pen seçmeninden de Zemmour’a oy çıkacağı düşünülüyor. Hatta, Marine Le Pen’in babası, Jean Marie Le Pen de geçtiğimiz günlerde « Zemmour aday olursa ben de onu destekleyebilirim. Onunla aramızdaki tek fark onun Yahudi olması. Onu faşist ya da Nazi olarak fişlemek daha zor olur. Bu da ona özgürlük veriyor » dedi.Zaten geçmişte de baba-kız fikir ayrılıkları yaşamış ve baba partiden ihraç edilmişti.

Gelelim ikisinin ortak noktalarına, iki isim de ırkçı, ayrımcı ve yabancı düşmanı söylemler kullanıyorlar. Ortak hedeflerinde müslümanlar ve göçmenler var. Zemmour, İslam’ın değerlerinin, Cumhuriyet değerleri ile uyuşmadığını söylerken, Fransa’da yaşayan 5 milyon müslümanı hedef alıyor. Le Pen ise iç savaşın mümkün olmadığını, İslam ve cumhuriyetin bağdaşmadığı söyleminin kendisine ait olmadığını, onun mücadelesinin radikal islam ile olduğunu belirtti.

Zemmour öte yandan da kimlik ve aidiyet üstünden bir siyasi söylem inşa ediyor. Örneğin, insanların « Fransız » isimleri seçmeleri gerektiğini ifade ediyor. 2012 senesinde Toulouse’da bir Yahudi okuluna yapılan terör saldırısı hakkında da oldukça polemik yaratan sözleri de oldu. Terörist Mohammed Merah ve yahudi aileler arasında bir paralellik kuran Zemmour, ikisinin de Fransa’ya ait olmadıklarını söylüyor. Merah’ın ailesi, cenazenin Cezayir’e gömülmesini, Yahudi aileler de cenazelerin Israel’e gömülmesini istediler ve öyle oldu. Bu Zemmour’a göre Fransa’ya ait olmamanın, yabancı olmanın bir göstergesi. Hatta, bu tezini antropologların söylemleri ile desteklendiren Zemmour, « gömüldüğümüz yere aidiz » diyor.  Antropoloji maalesef tarih boyunca kimi zaman çarptırılarak ırkçı ideolojilerin meşrulaştırılmasında kullanıldı.

Pınar Kılavuz

https://www.politikyol.com/fransada-yaklasan-cumhurbaskanligi-secimleri-ve-secim-kulturu/

 

  • OTORİTER REJİMLER DÜNYA TARİHİNDE YOK OLMAYA MAHKUM AMA SANAT İNSANLAR YAŞADIKÇA VAR OLMAYA DEVAM EDİYOR. NAZİLER TARİHİN ÇÖPLÜĞÜNE ATILDI AMA BAUHAUS HALA YAŞIYOR

Bauhaus’un kadınlarına değinme sebebim sadece kadın sanatçıların yok sayılması meselesinden bahsetmek istemem değil, aynı zamanda bu sanatçıların bir kısmının Holokost’ta katledilmiş olmaları. Demin bahsettiğim gibi, dikenli telin öteki tarafında bazı Bauhausçular duş tasarlarken, bir kısmı da gaz odalarında can vermiştir. Bunların arasında dokuma alanında çok güzel tasarımları olan Otti Berger var. Auschwitz’de katledilmiştir. Kamptaki çocuklara cam üzerine çizim yapmayı öğreten Friedl Dicker de 1942’de gönderildiği Auschwitz’de iki sene sonra öldürülmüştür. Dicker’in kampta ders verdiği çocukların yaptığı binlerce çizim geride kalmıştır.

Henüz birçok Bauhausçu kadın sanatçının biyografisi detaylı olarak bilinmediğinden şimdilik çok iyi bilinenleri paylaşabiliyorum. Neyse ki Erfurt Üniversitesi’nin demin bahsettiğim yeni projesi bu konuya odaklanıyor ve kadın sanatçıların hayat öykülerine ulaşma fırsatımız olacak.

Buraya kadar çok acı şeylerden bahsettim. Ama bitirirken her şeye rağmen sanatın yaşadığını ve evrildiğini gösteren bir örnek vermek istiyorum. Bauhaus’ta yetişmiş Yahudi asıllı birçok sanatçı ABD’ye göç etmeyi başarırken, bazıları da İsrail’e göç ettiler.

Bugün Tel Aviv’de “Beyaz Şehir” olarak bilinen semt tamamen Bauhaus’un modernist etkisiyle tasarlanmış binalarıyla öne çıkmaktadır. Arieh Sharon, Shmuel Mistechkin, Shlomo Bernstein ve birçok Bauhaus mezunu mimarın imzasını taşıyan 4 bin binadan oluşan bu semt 1932-48 yılları arasında inşa edildi. Adeta bir açık hava müzesini andıran Beyaz Şehir, 2003 yılında UNESCO tarafından Dünya kültürel mirası listesine seçilmiştir. Alman hükümeti 2015’te buranın restorasyonu için 2.8 milyon euro destek verdi. Soykırımdan sonra vicdan rahatlatma çabası diyebilirsiniz ama değil, daha çok Alman sanatına katkı gibi düşünebiliriz.

Sanata ve mimariye ilginiz varsa, salgın bittiğinde mutlaka görmeniz gereken bir yer olarak önerebilirim. Son söz, otoriter rejimler dünya tarihinde yok olmaya mahkum ama sanat insanlar yaşadıkça var olmaya devam ediyor. Naziler tarihin çöplüğüne atıldı ama Bauhaus hala yaşıyor.

Dr. L. Deniz Ertuğ

https://www.politikyol.com/bauhausun-mirasi/

 

  • BU OLUMLU HAVA DEVAM EDERSE, ARALARINDAKİ İŞBİRLİĞİNİN ARTMASINA HATTA BELKİ DE BARIŞ GÖRÜŞMELERİN YENİDEN BAŞLAMASINA DAHİ TANIK OLABİLİRİZ

New York, İsrail-Filistin sorunu konusunda bir toplantıya tanıklık edemedi ama, tarihi bir buluşma bu hafta Ramallah’ta gerçekleşti. İsrail’deki sol partilerden Meretz bir heyet ile Abbas’ı ziyaret etti. Heyette partinin lideri ve Sağlık Bakanı Nitzan Horowitz, Bölgesel işbirliği Bakanı Esawi Frej ve Milletvekili Michal Rozin yer aldı. Horowitz görüşmenin ana gayesinin iki devletli çözüm seçeneğini canlı tutmak olduğunu söyledi. Bu seçeneğin zayıflamasına izin vermeyeceklerini, bu nedenle yeni bir iletişim ve işbirliği kanalı açmak istediklerini ekledi. Görüşmeden memnun ayrılan Abbas, “Filistin halkının umudunu korumalıyız. Umut yoksa geleceğimizi de kaybederiz” diyerek İsrailli diğer bakanları da görüşmeye davet etti.

Başbakan Bennett’in açık desteği olmasa da bilgisi dâhilinde gerçekleşen bu görüşme iki devletli çözümün -oksijen tüpüne bağlı olarak da olsa- tamamen kaybolmadığının önemli bir göstergesi. Beklendiği üzere, bu görüşmenin ardından Meretz muhalefet ve bazı koalisyon ortakları tarafından sertçe eleştirildi. Ancak daha geniş çerçeveden bakıldığında, yeni hükûmetin çatışmayı sınırlandırmayı, işbirliğini arttırmaya çalıştığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Hükûmetin Filistin Yönetimi ile diyaloğa ve işbirliğini arttırmaya öncelik  verdiğini, Temmuz sonunda İsrail ve Filistin sağlık bakanlarının bir araya gelmesinden, Ağustos ayında gerçekleşen ve yine çok tepki çeken Savunma Bakanı Benny Gantz’ın Abbas ile toplantısından da görebiliyoruz.

Bu olumlu hava devam ederse, aralarındaki işbirliğinin artmasına hatta belki de barış görüşmelerin yeniden başlamasına dahi tanık olabiliriz. İsrail Hayom gazetesinin haberine göre de Filistin Yönetimi Yair Lapid’in başbakan olacağı Ağustos 2023 için, olası barış görüşmelerinin ön hazırlıklarına başlamış gözüküyor. Hayırlısı diyelim…

Karel Valansi

https://t24.com.tr/yazarlar/karel-valansi/new-york-tan-ramallah-a,32727

 

  • İSRAİL'İN KARŞI KARŞIYA OLDUĞU 6 ÖNEMLİ KONUNUN ALTINI ÇİZİYOR: DUVAR MUHAFIZI OPERASYONU SONRASI YENİ DURUM, ABD VE ÇİN İLİŞKİLERİ, BİDEN YÖNETİMİ, LÜBNAN'IN OLASI ÇÖKÜŞÜ, İSRAİL'İN 36.HÜKÜMETİ, İRAN'LA YAPILACAK OLAN NÜKLEER ANLAŞMA

İsrail'in prestijli düşünce kuruluşlarından INSS internet sitesinde Cumhurbaşkanı Yitzhak Herzog'a sundukları bir raporu paylaştı. 

"İsrail'in Karşılaştığı Stratejik Zorluklar ve Politika Önerileri" başlıklı bu analiz Cumhurbaşkanı'nın masasındaki raporla ne derece uyumlu olduğunu bilmek güç görünüyor.

Fakat öne çıkan başlıklara bakınca İsrail'de üst düzey elitlerin zihinlerini meşgul eden sorunları anlamak mümkün oluyor.

(Raporun internet sitesindeki görünümü, www.inss.org.il) Etgarim Estrategeyim LeYisrael Ve Hemlatzot Limdiniyut: İdkon Meyuhad LeNesia HaMedina; İsrail için Stratejik Zorluklar ve Politika Önerileri: Devlet Başkanı için Özel Güncelleme

Bu rapor 2021'de İsrail'in karşı karşıya olduğu 6 önemli konunun altını çiziyor:

  1. Duvar Muhafızı Operasyonu sonrası yeni durum,
  2. ABD ve Çin İlişkileri
  3. Biden Yönetimi
  4. Lübnan'ın olası çöküşü
  5. İsrail'in 36.Hükümeti
  6. İran'la yapılacak olan nükleer anlaşma.

(...)

Raporun İsrail'in karşılaşacağı sorunları listelemesi ve bunlara dönük çözüm önerileri de sunması esasında İsrailli yönetici elitlerin zihinsel çabalarının ve eylemsel kapasitelerinin düzeyi hakkında fikir veriyor.

Öte yandan İsrail'in ölçek olarak küçük bir ülke olsa da devasa ve karmaşık problemlerle karşı karşıya olduğunu da görünür kılıyor.

Gökhan Çınkara

https://www.indyturk.com/node/422151/t%C3%BCrki%CC%87yeden-sesler/i%CC%87sraili-bekleyen-6-b%C3%BCy%C3%BCk-mesele

 

Takılan tweetler

  • Yasir Yılmaz@Kindsperg

Viyana merkez mezarlığında, Viyana'daki Yahudi nüfusunun 2 katı Yahudi mezarı olduğu söylenir. Ailelerin Holocaust'ta yok olması & göç neticesinde sayısız mezar uğrayanı kalmamış, unutulmuş halde merkezi mezarlıkta zamanın nöbetini tutuyorlar.

https://twitter.com/Kindsperg/status/1444730477672292355

  • Özgür Celâleddin@ozgurcelaleddin

“Dersaadet Musevi Aşkenazi Cemaati”

Nerden nereye…

Aşkenaz Cemaati’nin 70’lerde kullandığı mühür.

https://twitter.com/ozgurcelaleddin/status/1445541528512827408?s=27

  • Bekir Cantemir@BekirCantemir

Ankara Yahudi mahallesini gezdik. Çok güzel evler var. Bir başkentte kimse eski evlerine sahip çıkmıyorsa, bu evlerin sürdürülebilir yaşam alanı projesi geliştirilmiyorsa önemli bir sorun vardır. Herkesin konuştuğu ama kimsenin sahip çık(a)madığı bir sorun var.

 

https://twitter.com/bekircantemir/status/1446792228186247171?s=27

  • Keren Hajioff@kerenhajioff

İsrail'in yeni hükümetinin İsrail tarihindeki diğer hükümetlerden daha fazla kadın bakanı var.

Almanya Başbakanı Angela Merkel ve İsrail Başbakanı @NaftaliBennett

9 kadın bakanla bugün bir araya geldi.

https://twitter.com/kerenhajioff/status/1447158472055922689?s=27

  • Rabbi Mendy Chitrik@mchitrik

İstanbul'da Yahudi Zindanı!

İstanbul'un en eski sinagoguna, Yahudi hapishanesine ve diğer tarihi hazinelere ev sahipliği yapan tarihi Balat semtine kısa bir ziyaret...

https://twitter.com/mchitrik/status/1445714294432206848

  • madamcurie@madamcurie16

Etme bulma dünyası Çift ünlem işaretiAtatürk ve Einstein Çift ünlem işareti

Einstein'ın hayatı bir zamanlar dolaylı olarak Nazilerden kurtardığı Yahudi bir cerrah tarafından kurtarıldı. Hayatını Einstein'a borçlu olan ünlü cerrahla karşılaşana kadar kimse Einstein'ın anevrizmasını ameliyat etmek istemedi.

Nissen Yahudi bir cerrahtı. Einstein 1933 de Atatürk 'e yazdığı bir mektupta Yahudi bilim insanlarına sığınma sağlamasını istemişti. Nissen çok başarılı bir cerrahtı ve İstanbul Ü. Tıp fakültesinde işe alındı. 1500 üzerinde ameliyat yaptı

Ancak Ata'nın ölümünden sonra yeterli koruma sağlanamadığı endişesiyle Türkiyeyi terk ederek ABD ye kaçtı.

Einstein 68 yaşındaydı ve karın ağrıları vardı. Muayene eden Nissen karnında bir şişlik tespit etti. Bu 10 cm çapında bir anevrizmaydı. Yani çok kısa süre içinde Einstein Anevrizmanın patlaması sonucu ölecekti. Ve damar cerrahisi gelişmiş değildi. Nissen ameliyatta anevrizmayı çıkartamazdı ama selofanla sardı. Yabancı cisim olan selofanı vücut kendi hücreleriyle saracak ve yırtılmasını engelleyecekti. Bu dahiyane bir çözüm bana göre Einstein bu şekilde 7 yıl daha yaşadı.

https://twitter.com/madamcurie16/status/1444926758088843265

 

  • Jenny@jennyfromturkey

İsrail’deki en çarpıcı müzik keşiflerimden birini paylaşayım sizinle: Dudu Tassa. Geçen hafta, grubu the Kuwaitis ile beraber verdiği konsere gittim. Muazzamdı. Müziği çok zengin, hikayesi çok ilginç.

Tassa, 1930 ve 1940’lı yıllarda Irak’ın ileri gelen müzisyen kardeşlerinden Daud al-Kuwaiti’nin torunu ve Salih al-Kuwaiti’nin yeğeni. İki kardeş modern Irak müziğinin temellerini atıyor ve toplumun her kesiminden rağbet görüyor.

Ancak 1940’larda doruğa ulaşan antisemitizm yüzünden her şeyi geride bırakarak 1951’de İsrail’e taşınıyorlar. Diğer orta doğu ülkelerinden gelen Mizrahi (doğulu) Yahudiler gibi önce ‘’Maabarot’’ denilen göçmen kamplarında kalıyorlar.

(...)

Büyümesi, ilerlemesi ve hak ettiği takdiri görmesi Yahudiliğiyle engellenen bir kişinin, şarkının, hatta bir kariyerin İsrail ile bağımsızlaşması, hem İsraile’e rağmen hem de İsrail sayesinde zaman içinde normalleşmesi, Yahudiliğin hikayesidir benim gözümde.

Tamamı için : https://twitter.com/jennyfromturkey/status/1446041421857886209

 

Ağa Takılanlar Öneriyor

  • İşte İlham Aliyev’in “İsrail burada nerede?” sorusunun cevabı - Alptekin DURSUNOĞLU

https://www.ydh.com.tr/YD576_iste-ilham-aliyevin-israil-burada-nerede--sorusunun-cevabi.html

  • İsrail istihbarat teşkilatı Mossad, 1986’daki bir operasyon sırasında kaybolan pilot Ron Arad’ı bulabilmek için Suriye’den İranlı bir generali kaçırdı

İsrail’in istihbarat teşkilatı Mossad’ın, kayıp İsrail pilotu Ron Arad’ın yerini öğrenmek için İranlı bir generali Suriye’den kaçırıp sorguladığı iddia edildi. Mossad, 1986 yılında Güney Lübnan’da uçağı düşürülen İsrail vatandaşı pilot Ron Arad’ın nerede olduğunu bulmak için geçen ay bir istihbarat operasyonu başlatmıştı. İsrail Başbakanı Naftali Bennett, operasyonu “cesur bir görev” olarak nitelendirmiş fakat hiçbir detay paylaşmamıştı.

https://medyascope.tv/2021/10/06/israil-istihbarat-teskilati-mossad-1986daki-bir-operasyon-sirasinda-kaybolan-pilot-ron-aradi-bulabilmek-icin-suriyeden-iranli-bir-generali-kacirdi/

  • Irkçılığa müzikle direniş! - Tufan Erbarıştıran

Irkçılığa karşı Romanya’dan başlattığı müzikle direnişi, dünyanın her tarafında sanatı seven gençleri yanına alarak sürdüren dünyaca tanınmış piyanist Renan Koen, Gözlem Yayınları tarafından yayımlanan kitabında, her türlü ırkçılığa karşı çıkmanın en etkili yolunun “pozitif direnç” olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Sanat tüm insanları birleştirir!

https://www.cumhuriyet.com.tr/kitap/irkciliga-muzikle-direnis-1874776

  • Tartolet kutusundaki kedi ile genç kız mayosu arasındaki ilişki – Bilgehan Uçak

https://www.politikyol.com/tartolet-kutusundaki-kedi-ile-genc-kiz-mayosu-arasindaki-iliski/

  • İsrail ile Gazze arasındaki umut ışığı – Rafael Sadi

https://www.shemanews.com/shemanews/index.php/2021/10/10/israil-ile-gazze-arasindaki-umut-isigi/

  • Texe Marrs ve İllüminati – Elif Terzi

http://www.baskenthaber.org/3-bolum-texe-marrs-ve-illuminati/

  • Komplo Teorisi Tavsiyesi – Elif Terzi

http://www.baskenthaber.org/komplo-teorisi-tavsiyesi/

 

  • İNEZ ROMANO, 30 YIL SONRA ATA TOPRAKLARINA DÖNDÜ

Yahudi bir ailenin kızı olarak Edirne’de dünya gelen ve lise yıllarına kadar Edirne’de eğitimine devam eden ancak daha sonra İstanbul’a taşınan İnez Romano, ata toprağı dediği Edirne’ye dönüş yaparak kentteki iki Yahudi aileden biri oldu.

https://www.edirnegazetesi.com.tr/inez-romano-30-yil-sonra-ata-topraklarina-dondu/29901/

  • Rachel Rozen SOR@rachelhalinasor

"34 yılsonra memleketine döndü.Şehirdeki sayıları’ye yükseldi.Edirne’nin tanınmış köklü ailelerinden Yahudi Yasef Romano’nun kızı İnez Romano,34 yıl önceg ittiği doğup büyüdüğü şehir olan Edirne’ye kesin dönüş yaptı,dönmesiyle şehirde yaşayan Yahudi asıllı nüfus sayısı 2’yey ükseldi"

https://twitter.com/rachelhalinasor/status/1445816823761489920

  • “Bir Direniştir Yazmak” | Türk Kahvesi – Mario Levi

https://www.youtube.com/watch?v=somz5vBFgkY

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün