Anaokulu dönemi, bir çocuğun gelişiminde çok önemli bir yere sahiptir. Bu dönemde her anne-baba, çocuğunu güvenilir ellere teslim etmek ister. Özellikle pandemi döneminde, daha da hassas bir hale gelen anaokulu dönemini, bu alanda uzun yılların tecrübesine sahip olan Ulus Özel Musevi Okulu Anaokulu Müdürü Betül Burla ile konuştuk.
Çok zor bir dönemde anaokulunun yönetimini üstlendin... Bu alandaki tecrüben nedir? Seni biraz tanıyabilir miyiz?
Yaptığın mesleği gerçekten seversen her gün işe değil, tatile gidiyorsun gibi hissedersin. Ben 14 yaşından itibaren hangi meslekte ilerlemek istediğini çok iyi bilen ve bu seçimim için her gün iyi ki diyen şanslı azınlıktanım. 2001 senesinde Marmara Üniversitesi Çocuk Gelişimi ve Okul Öncesi Bölümünden mezun oldum. 19 sene boyunca 0-6 yaş aralığında her yaş grubu ile çalıştım. Çeşitli okullarda edindiğim deneyimler, anneliğimin getirdiği içgüdülerle de birleşince yoluma pusula oldu. Mesleğimin son yedi senesinde ebeveynli oyun grupları düzenleyerek çocuklarla birlikte ebeveynlerle de oyun oynamanın keyfini yaşadım. Pandeminin tam ortasında, mesleğimi ekran karşısında sürdürmeye çalıştığım bir süreçte gelen bu yeni teklifle yıllarca yürüdüğüm yol üstünde farklı bir sapağa sapmış oldum. Lunaparktaki hızlı tren misali nereye gideceğimizi önden kestiremediğimiz çok farklı bir deneyim yaşadığım ilk senemde çok güvendiğim bir kadroyla bu yolda beraber olmak en büyük şansım oldu. Uzun yıllardır Ulus Özel Musevi Anaokulunda öğretmenlik yapıyordum. Tecrübeli müdürlerle çalışmıştım. Oturmuş bir sistemi olan bir kurumda, edindiğim mesleki becerilerle yola devam etmenin işimde ilerlemek yolunda olumlu etkisini de eklemek isterim.
Tecrübeli bir eğitimci olarak anaokulu eğitiminin bir çocuğun gelişmesindeki etkisini nasıl ifade edersin?
Anaokulu çocuğun ana kucağından ayrılıp bireyselleşme yolunda attığı ilk adım. Ve hepimiz biliyoruz ki çocuğun 0-6 yaş aralığında deneyimleriyle ilgili aldığı kayıtlar tüm yaşamını etkileyebiliyor. Dolayısıyla elimizdeki hamuru, kendi özelliklerinin en değerli lezzeti olduğunu bilerek, onu her an kendisiyle yeniden tanıştırarak ve baktığı her aynada kendini geliştirip ilerletebileceği bir şekilde yoğuruyoruz. Hamur anaokulunda yumuşacık, hangi şekli verirsen, ileriki senelerin bazını bu şekil oluşturuyor. Soran, sorgulayan, duygularını, ihtiyaçlarını ifade edebilen, çevresine saygılı, duyarlı, nazik birey olarak yetişmenin ilk temel basamağını oluşturuyor anaokulu.
Pandemi döneminde anaokulu sistemine ne gibi dokunuşlar oldu?
Pandemi döneminde diğer birimlerden daha şanslıydık. Çünkü Millî Eğitim Bakanlığı başta anaokullarını yüz yüze eğitime kapasa da anaokulu yaş grubuna uzaktan eğitimin uygun olmadığını görerek yüz yüze eğitim imkanını verdi. Bizler online eğitim sürecini eve gönderdiğimiz eğitim materyalleri, öğretmenlerin uyguladıkları aplikasyonlarla zenginleştirmeye çalışırken bir yandan da yüz yüze eğitimde uygulanabilecek çalışmalara yoğunlaştık.
Bu eğitim-öğretim yılını pandemiden çıkış yılı olarak değerlendirirsek, anaokulunun her zamankinden farklı bir açılış yaptığını tahmin etmek zor değil.
Belirttiğim gibi, biz aslında geçen yılın neredeyse ortasında yüz yüze eğitime geçmiştik. Bu nedenle Anaokulu, pandemi çıkışındaki her zamankinden farklı açılışını aslında geçen sene gerçekleştirdi. Okulun diğer bölümlerinin kapalı olup yalnız anaokulunun açık olduğu bu süreçte, açık hava sınıfları oluşturarak derslerimizi mümkün olduğunca dışarıda yapmaya çalıştık. Yaş gruplarının karışmamasına ve aynı ortamda bulunmamalarına dikkat ettik. Tüm toplantı ve veli katılımlarımızı Zoom ortamında yaptık. Okula yüz yüze göndermeye çekinen velilerimizin çocukları için online sınıflar açtık ve onların da yıl boyunca eğitimden kesintisiz olarak faydalanmalarını sağladık. Okulun Milli eğitim Bakanlığı tarafından kapalı tutulduğu dönemlerde de tüm sınıflarda online eğitime devam ettik. Sene boyunca teknoloji alanında eğitimlerimize devam ederek online derslerimizin içeriğini geliştirdik.
Anaokulu bu sene, geçen seneye oranla çok daha rahat bir açılış yaptı. Tüm öğretmenlerimizin ve personelimizin aşılı olmalarından aldığımız güvenle, okul çapında alınan tüm önlemleri üst düzeyde tutarak açılışımızı yaptık. Çok kalabalık olan yaş gruplarımızı bölerek sınıf mevcutlarını azaltma sistemine gittik. Şabat törenlerimizi geçen sene olduğu gibi tüm ailelerin çocuklarını görebilecekleri bir sistemle Zoom üzerinden gerçekleştiriyoruz. Okula giriş çıkışlarımızda okulun diğer bölümlerinden farklı saatlerde giriş-çıkış yaparak olası kalabalıklığı önlüyoruz. Millî Eğitim Bakanlığının COVID-19 kapsamında almış olduğu kararları takip ederek yüz yüze eğitimin sürekliliğinin sağlanabilmesi için var gücümüzle çalışıyoruz.
Bu yıl da İngilizceyi programında yenilikleriniz olduğunu duyduk... Bunların detaylarını öğrenebilir miyiz?
Bu sene günlük akış düzenimizde yeni bir düzene geçtik. Günü ikiye böldük. Çocukların, yarım gün boyunca İngilizceyi kesintiye uğramadan duyacakları ve kullanacakları bir program geliştirdik. İngilizce olarak işlenen branş derslerinin sayısını arttırdık. Anadillerinde gördükleri derslerin de içeriklerini geliştirerek kodlama, ritim atölyesi ve genç mühendisler branş derslerini programımıza ekledik. Bireysel gelişime çok önem verdiğimiz için öğretmenlerin ve rehberlik biriminin sık aralıklarla velilere bilgi vermesini sağlıyoruz. Online eğitime geçme ihtimaline karşı öğretmenlerimizin teknolojik alanda gelişmeleri ve yeni tekniklerle derslerini geliştirebilmeleri açısından düzenli eğitimler veriyoruz.
UÖMO Anaokulunun başarı grafiğini nasıl koruyorsunuz?
Hayatın, ihtiyaçlarımızın, hızla değiştiği yeni zamana ayak uydurmakta zorlandığımız bu dönemde odağımız yeni çağ çocuklarının gerçek ihtiyaçlarını anlayabilmek ve bildiğimiz eğitim kalıplarının dışına çıkmayı başararak bu ihtiyaçlar doğrultusunda kendimizi geliştirebilmek. Öğretmenlerin yenilikleri takip edip programlarını sürekli güncelleyerek yürütmelerini, öğrenilen şeylerin kalıcılığını arttırmak için yapılan sık tekrarları, ebeveyni mümkün olduğunca oyuna davet etmeyi, her çocuğun kendine özel yeteneğini ortaya çıkarabilmek adına birçok farklı branş dersini yenileyerek programımıza katmayı çok önemsiyoruz. Ve en önemlisi mutlu öğretmen mutlu öğrenci, mutlu öğrenci mutlu veli ilkesinden yola çıkarak öğretmenlerimizin, öğrencilerimizin ve velilerimizin ihtiyaçlarını can kulağıyla dinliyor, ortak bir çözümde buluşabilmek için çok çalışıyoruz. Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için burada olduğumuzda tüm belirsizliklerin yerini sevgi, bilgi ve güven dolu yarınlara bıraktığını deneyimliyoruz.
Pandemi öncesi Uluslu olmayan anaokulu yaşındaki diğer çocuklara yönelik de etkinlikleriniz oluyordu. Bu sene de benzer planlarınız var mı?
Geçen sene yüz yüze partilerimizi gerçekleştirememiş olsak da gönderdiğimiz parti paketleri ile Uluslu olsun olmasın bu yaş grubundaki tüm çocuklara ulaştık. Zoom üzerinden yaptığımız eğlenceli Purim partimizde buluştuk. Bu sene gönlümüz ortak etkinliklerimizi yüz yüze yapmaktan yana, ilerleyen zamanlarda aşılanmanın artması ve sayıların azalmasıyla bunu gerçekleştirebileceğimize inanıyoruz.
