Dario Moreno ve ´İzmir Baba´ olarak tanınan Sancar Maruflu İzmir´i Sevenler Platformunun düzenlediği, ´İzmir Sevdalılarına Vefa Gecesi´ ile anıldı.
Konak Belediyesi ve İzmir'i Sevenler Platformu işbirliğiyle her yıl düzenlenen Dario Moreno'yu anma gecesi bu yıl, 'İzmir Sevdalılarına Vefa Gecesi' adıyla düzenlendi. Karataş semtindeki Dario Moreno Sakak'ta gerçekleştirilen etkinlikte hem ölümünün 53'üncü yıl dönümünü yaşanan İzmir aşığı sanatçı Dario Moreno hem de kısa süre önce yaşamını yitiren İzmir sevdalısı, 'İzmir Baba' olarak tanınan Sancar Maruflu anıldı.
Etkinliğe ev sahipliği yapan Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, "Bu kentin en önemli isimlerinden biri, İzmir'e hayatını vermiş, İzmir'in babası ve vefanın en büyük örneği Sancar Maruflu'yu ve Dario Moreno ile birlikte anıyoruz. Bu kentin değerlerini, bu kente hizmet edenleri anmaya, kentin en güzel noktalarında yaşatmaya devam edeceğiz" dedi.
Tarihi Asansör'ün yanı başında düzenlenen geceye Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, CHP Konak İlçe Başkanı Akın Küçükoğullarından, İzmir Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Yüksel Çakmur, İzmir Musevi Cemaati Vakfı Başkanı Avram Sevinti, Fransız Kültür Kültür Merkezi Genel Müdürü Jean-Jacques Victor, İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi, Konak Belediyesi Meclis Üyeleri, muhtarlar ve vatandaşlar katıldı. İzmir Devlet Opera ve Balesi (İZDOB) solisti Lorenzo Mok Arranz, Bilgehan ve Tuğçe Oğuz Orkestrası ile Grup Omnitone'nun sahne aldığı gecede İzmir ve Moreno şarkıları söylendi. Müzik eşliğinde unutulmaz bir gece yaşatan etkinlikte, her yıl sunumu üstlenen Sancar Maruflu anısına bu yıl sunuculuğu oğlu Cevat Ziya Maruflu gerçekleştirdi.
İzmir Musevi Cemaati Vakfı Başkanı Avram Sevinti Dario Moreno’nun şarkıcılığının yanı sıra büyük bir de oyuncu olduğunu belirtti. Moreno'nun vefatından önce Fransız şarkıcı Jacques Brel ile Don Kişot müzikalinde oynadığını hatırlatan Sevinti, Moreno'nun Türkiye ve İzmir sevdasının da çok büyük olduğunu kaydetti. Sevinti, "Çok genç yaşlarda Fransa'ya gitti. Şarkılarının bir kısmını İspanyolca söyledi. Bu nedenle de çok yerde 'Güney Amerikalı' diye tanıttılar. Bunu her fırsatta düzeltme gereğini duydu. Hatta bir ödül alırken onu 'Arjantinli' olarak tanıttılar. Hemen müdahale edip, 'Ben Türküm' diye kendi kimliğini ön plana koydu. Onun İzmir sevgisi apayrı. Vefat etmeden önce 'Dünyanın neresinde ölürsem öleyim, beni İzmir'e gömün' diye bir vasiyeti vardı. Kısmet olmadı, Annesi Madam Roza'nın ısrarıyla 'İsrail'e gömüldü. Fakat inanıyorum ki şimdi bizleri görüyorsa ki gördüğüne inanıyorum. Onu andığımızdan çok büyük sevinç duyuyordur" diye konuştu.
Kaynak: Hürriyet