İsrail Başbakanı Bennett ve İsrail Dini İşler Bakanı Kahana bir açıklama yaparak, “Ağlama Duvarı tavizi konusu, özellikle Likud Partisi tarafından nefret ve kışkırtmada odak haline geldi. Onların eline bu kozu vermeyeceğiz. Konuyu tamamen donduruyoruz. Dokunmuyoruz,” dediler.
Bennett ve Kahana, Kudüs’teki kutsal Ağlama (Batı) Duvarında, kadın ve erkeklerin birlikte bulunabileceği çoğulcu bir dua alanı için verilecek taviz planını uygulamaya geçirme konusunu muhalefeti ateşlemek için kullanan Likud yandaşları ve aşırı sağcılar yüzünden rafa kaldırdıklarını söyledi.
Taviz planı ile, Diaspora Yahudileri ve İsrail hükümeti arasında sürekli tartışma konusu olmuş ortak dua alanı meselesi, sağcı olmayan reformist Yahudilik akımlarının liderlerinin de katılımlarıyla, Batı Duvarının bir kısmının daimi olarak çoğulcu duaya açılması hedefleniyordu.
Üç yılı aşkın bir süredir Diaspora’da yaşayan Yahudi liderler ve İsrail hükümeti arasında süregelen görüşmeler, 2016’da Netanyahu önderliğindeki İsrail hükümeti tarafından onaylanmış fakat aşırı sağcı koalisyon ortaklarının baskısı altında pes eden Netanyahu, 2017 yılında, planı rafa kaldırmıştı.
Times of Israel’in verdiği habere göre, Bennett ve Kahana’nın planı şimdilik dondurma kararı almış görünmelerine rağmen, planın tamamen rafa kaldırılması da mümkün olabilir.
Bu ciddi kararın ardında son zamanlarda Batı Duvarı önünde, aşırı sağcı ve reformistler arasında çıkan şiddetli çatışmalar ile sağ kanadın, henüz uygulamaya dahi geçmemiş planı İsrail halkını mevcut hükümete karşı kışkırtmak için bir silah olarak kullanması olduğu düşünülüyor.
Haftasonu yardımcıları ile biraraya gelen Kahana, konuyla ilgili kendilerine, “Bu sorunla şimdi uğraşmamaya karar verdik, nokta. Batı Duvarı konusunda verilen tavizler, özellikle de konuyu sürekli gündeme getirerek bundan beslenen Likud Partisi tarafından, bir kışkırtma ve nefret politikasına alet edilmektedir. Onlara bu kozu vermeyeceğiz. Şu an herşeyi donduruyoruz. Bu konuya değinmiyoruz bile” dedi.
Bakanlığın konuyla bir bağı kalmadığını belirten Kahana’ya yakın kaynaklar, meselenin artık Devlet Başkanı Herzog’un masasında olduğunu belirtti.
Bennett ve Kahana’nın bu kararının, koalisyon kurulduğu aşamada parti liderlerinin birbirlerine bulundukları vaatlere ters düştüğünden, çok farklı seçmen kitlelerine sahip ve diaspora Yahudiliğiyle bağlarını çok önemseyen bazı partiler arasında ciddi anlaşmazlıklara yol açacağı düşünülüyor.
Kasım ayı başında, son derece kritik devlet bütçesinin onaylanması konusu meclisten geçtikten sonra Dışişleri Bakanı Yair Lapid, “Ağlama Duvarı tavizi dini açıdan bakıldığında da yapılması en doğru şey. Diaspora ile ilişkimiz ve bağımız için doğrudur. Hükümetin çoğunun taraftarı olduğu bu planın, Başsavcımız Avihay Mandelblit sayesinde yasalaşabileceğine inanıyorum” demişti.
Ulaştırma Bakanı Merav Michaeli de plana destek verdiğini söylemiş, Ekonomi Bakanı Avigdor Liberman ise hem taviz planının hem de din değiştirme kanununda yapılacak bir değişikliğin kabul edilmesinin kendileri için büyük önem taşıdığını belirtmişti.
Bennett, koalisyonunu hükümette tutabilmek için, koalisyonunda bulunan laik partilerin liderlerinden Lapid, Michaeli ve Liberman’ın desteklerine ihtiyaç duyuyor.
Taviz planı Netanyahu 2017’de rafa kaldırdığından beri gündeme gelmemiş, şimdiki hükümet başa geçtiğinde tekrar hayata geçirilmeye çalışılmış fakat yine aşırı sağcılardan büyük tepkiyle karşılanmıştı.
Haziran ayında imzalanan koalisyon anlaşmasında partiler, Netanyahu hükümeti tarafından iptal edilmiş olan planı ilerletmeye kararlı olduklarını belirten yazıya da imza atmışlardı.
İşçi Partisi’nden Gilad Kariv planı hayata geçirmekle görevlendirilmiş, Knesset’te görevinin tüm odağını plan olarak belirlemişti. Knesset’te görev yapan ilk Reformist haham olan Kariv, aynı zamanda İsrail’deki reformist hareketin liderliğini de yapıyor.
İbrani takviminde her ayın başını temail eden her Roş Hodeş duası için reform hareketi üyeleriyle birlikte Batı Duvarında ibadet etmeye giden Kariv, burada eşitlikçi bir dua alanı talep ediyor.
Olaylar, aşırı sağcı kesimde büyük öfke ile karşılanmış, aşırı sağcı Şas Partisi lideri Aryeh Deri, planı ‘İsrail’in Yahudi kimliğine açılmış bir savaşın ilanı’ olarak nitelendirmişti.
Geçtiğimiz ay İsrail Devlet Başkanı Isaach Herzog, Kariv’den kişisel bir ricada bulunarak, olayların ateşini az da olsa söndürmek ve beklenmekte olan şiddetli olayları engelleyebilmek amacıyla kendisinden Batı Duvarı’ndaki Roş Hodeş duasına katılmamasını istemiş, Kariv bu ricayı kırmayarak duaya katılmamayı kabul etmişti.
Kahana ayrıca reform hareketi liderlerinin düzenli olarak her ay düzenledikleri gösterilere de, provokasyon içerdikleri gerekçesiyle karşı çıkmış ve bu kişilerin Duvarın ana kısmına yakın şekilde konumlanmış ayrı bir yerde dua edebileceklerini söylemişti.
İlk başlarda taviz planını destekleyen bakan, geçtiğimiz aydan beri yolunu değiştirmiş ve plandan desteğini çekmişti.
Netanyahu’nun Likud Partisi, iyi yönetilmiş bir kampanya ile Batı Duvarı konusunun yüz binlerce kişiyi sokaklara dökebileceğine ve aşırı sağcıların bir süredir düzenledikleri gösterilere katılabileceklerine inandıklarını açıkladı.
Geçtiğimiz ay Likud’un ateşli konuşmalarıyla tanınan üyelerinden Miri Regev, 2016 yılında taviz planını desteklemiş olmasına rağmen, Knesset’te plan karşıtı coşkulu bir konuşma yapmıştı. Regev konuşmasında, “Fahiş fiyatlar, söyledikleri yalanlar, oynadıkları oyunlar için sokaklara dökülmüyor olabiliriz ama en başta ben, Yahudi insanını korumuş Batı Duvarımızı korumak için, ruhumuz için sokaklara döküleceğiz” dedi.
Planın politik ortamı bir mayın tarlasına çevirmesi, Kahana ve Bennett’in tasarıyı rafa kaldırmalarına yol açtı. Kahana son zamanlarda olayı bastırmaya çalışmış olsa da ilk başlarda tasarıyı canlandırma taraftarı olduğunu açıklamıştı. Son açıklamasında Bakan, “Fakat şimdi bunu yapamayacağımıza karar verdim. Bir çatışmanın kaynağı biz olmayacağız” dedi.