WEB'DEN SEÇMELER

•İsrail eskisi gibi bu tür açıklamaların üstüne atlamıyor. 2008´den itibaren yabancılaşan, güvenin sarsıldığı bu ilişkilerde İsrail bu açılımı tamamen reddetmektense, anlamaya çalışıyor, zamana yayıyor. Öte yandan İsrail eskiden olduğu kadar rahat Ankara´yı okuyamıyor. Öngörülemez bir aktör olarak gördüğü Türkiye´nin dış politikasını anlamaya ve asıl amacının ne olduğunu kavramaya çalışıyor. Temkinli olmasının sebebi bu. Bir de Hamas konusu var ki, Ankara´nın desteği İsrail´i iki defa düşünmeye zorluyor. •Karel Valansi – www.t24.com.tr

İzak BARON Diğer
5 Ocak 2022 Çarşamba

Bu Haftanın “Takılanlar”ı

  • BU YENİ HÜKÜMETİN EN ÖNEMLİ GÖSTERGESİ İSE İSRAİLLİ ARAPLARIN SİYASİ ÖZNE OLARAK ULUSAL SİYASETTE İLK KEZ YER ALMALARIYDI

2021 Ortadoğu için birçok açıdan yeni eğilimlerin yönünü gözlemleyebileceğimiz bir zaman aralığını işaretliyordu. Bölgesel (Ortadoğu) düzlemde makro gelişmeleri muhasebe ettiğimizde karşımıza bir dizi başlık çıkar.

Öncelikle, İsrail'de Likud lideri Binyamin Netanyahu'nun başbakanlık koltuğunu Değişim Hükümeti'nin kurulmasıyla bırakması. Bu yeni hükümetin en önemli göstergesi ise İsrailli Arapların siyasi özne olarak ulusal siyasette ilk kez yer almalarıydı.

Bu bir nevi İsrailli-Arap çatışmasının İsrail sınırları içerisinde kontrollü sönümlenmesi için ilk işaret olabilir. Pek tabi bu gelişmeyi besleyecek olan bölgesel jeopolitiğin yeni düzeni olarak adlandırabileceğimiz Abaraham Accords'u da eklemek gerekiyor.

İç siyasete özne olarak katılım İsrail'de Araplara uygulanan olağanüstü hal rejiminden çıkışın ilk ve erken belirtisi olarak görüyorum. İsrail'de bu hükümetle berraklaşan bir diğer önemli siyasi fenomen dindarlığın ve milliyetçiliğin sentezlenmiş politik temsilinin İsrail sağ siyasetinde ortak bileşen olduğunun doğrulanması. Yamina, Tikva Hadaşa, Şaş ve Likud Partileri'nde bu eğilim net bir biçimde görülüyor. Bu esasında küresel siyasal eğilimlerle de uyumludur.

Milliyetçilik ve dindarlığın birlikte yükselen siyaseti, dünyanın çoğu yerinde siyaset yapmanın temel deseni haline geliyor.

İsrail'de bu türden bir siyasetin yükselmesinin arkasında, merkez siyasetin sağ ve sol kanatlarının demografik dönüşümden ve sosyoekonomik yapıda görülen değişimden kopan bağları ve günceli yakalayamamaları yatıyor.

Fakat İsrail'de görülen bu eğilimler farklı kurumsallıklar ve değişen söylemler altında birçok bölge ülkesinde de görülüyor. Bu açıdan İsrail'de yaşananlar ve görülenler bir istisnai durumu işaretlemiyor.

Bir diğer konu ABD Başkanlığına Biden'ın gelmesi. Bu, İsrail merkezli Ortadoğu siyasetinde bir değişimin habercisi olacak mı sorularını akla getirdi. Biden yönetimi birkaç küçük ayarlama dışında Abraham Accords'u bölgenin yeni normali olarak kabul etmişe benziyor. Hatta bunu geliştirmeye dönük teşviklerde bulunuyor.

Dr. Gökhan Çınkara

https://www.indyturk.com/node/453776/t%C3%BCrki%CC%87yeden-sesler/2021-biterken-2022-ba%C5%9Flarken-ortado%C4%9Fuda-olas%C4%B1-geli%C5%9Fmeler

 

  • İSRAİL ESKİSİ GİBİ BU TÜR AÇIKLAMALARIN ÜSTÜNE ATLAMIYOR. 2008'DEN İTİBAREN YABANCILAŞAN, GÜVENİN SARSILDIĞI BU İLİŞKİLERDE İSRAİL BU AÇILIMI TAMAMEN REDDETMEKTENSE, ANLAMAYA ÇALIŞIYOR, ZAMANA YAYIYOR

2019 yılında kurulan İslam Ülkeleri Hahamları İttifakı (Alliance of Rabbis in Islamic States, ARIS) ilk yüz yüze buluşması için İstanbul'u tercih etti. ARIS, Müslüman ağırlıklı toplumlardan oluşan ülkelerde görev alan hahamların, yaşadıkları benzer sorunlar için birbirlerinin tecrübelerinden yararlanması ve yardımlaşması amacıyla kurulmuş bir organizasyon. Mesela Pesah (Hamursuz) bayramında Matza bulunamayan ülkelerin bu ihtiyacını karşılamak için işbirliği yapan hahamlar, aynı zamanda Yahudi-Müslüman ilişkilerini de normalleştirme çabası içindeler. Yani organizasyonun pratik bir ajandasının yanı sıra siyasi bir duruşu da var.

Başkanı ise aynı zamanda İstanbul Aşkenaz Cemaati Hahamı olan Mendy Chitrik. Chitrik'i Twitter'dan paylaştığı Anadolu'nun Yahudi Mirası yolculuğundan da hatırlayabilirsiniz. Başkan Türkiye'den olunca bu ilk zirvenin İstanbul'da gerçekleşmesi de kaçınılmaz oldu. Yaklaşık 100 bin Yahudiyi temsil eden, 14 ülkeden hahamın yanı sıra Rusya Hahambaşısı Berel Lazar'ın da hazır bulunduğu toplantıya Türk Yahudi toplumu da hahambaşı, eş başkanları ve hahamları ile ev sahipliği yaptı.

Olumlu havada geçen bu ilk toplantının en büyük sürprizi ise Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katılımcıları Ankara'ya davet edip ağırlaması oldu. Erdoğan konuşmasında Türk Yahudilerinin ülkenin gelişmesine katkılarını ve Yahudi düşmanlığına karşı duruşunu şu sözlerle belirtti: "Musevi vatandaşlarımızın asırlardır ülkemizin gelişmesi, güçlenmesi, hedeflerine ulaşması için yaptıkları katkıları takdirle karşılıyoruz. Irkçılık gibi, antisemitizm gibi, farklı dinden olana tahammülsüzlük gibi, gayri insani fikirlerin bu topraklarda zemin bulmasına izin vermedik, vermeyiz. İslam düşmanlığını nasıl bir insanlık suçu olarak görüyorsak antisemitizmi de aynı şekilde bir insanlık suçu olarak görüyoruz." Daha sonra ASIS üyelerinden destek talep ettiği Türkiye-İsrail ilişkilerine değindi: "Filistin konusundaki görüş ayrılıklarımıza rağmen İsrail ile ekonomi, ticaret ve turizm alanındaki ilişkilerimiz kendi mecrasında ilerlemektedir (…) Türkiye-İsrail ilişkileri bölgemizin istikrarı ve güvenliği bakımından hayatidir." İsrail'e yönelik olumlu, ilişkilerde normalleşmeyi amaçlayan bu sözler, temas ve diyalogun öncelenmesi, yukarıda sözünü ettiğim gerilimi azaltma, diyalog kapısını açma ve diplomasiye bir şans verme adımının son örneği.

İsrail ise dönem dönem Türkiye tarafından gelen bu olumlu sözlere temkinli yaklaşıyor. 2008 Dökme Kurşun Operasyonundan itibaren kötüleşen, Mavi Marmara ile tarihinin en alt seviyelerine inen, karşılıklı suçlamalarla devam eden ilişkiler her iki tarafta da temkinli gitme isteği doğuruyor. İsrail eskisi gibi bu tür açıklamaların üstüne atlamıyor. 2008'den itibaren yabancılaşan, güvenin sarsıldığı bu ilişkilerde İsrail bu açılımı tamamen reddetmektense, anlamaya çalışıyor, zamana yayıyor. Öte yandan İsrail eskiden olduğu kadar rahat Ankara'yı okuyamıyor. Öngörülemez bir aktör olarak gördüğü Türkiye'nin dış politikasını anlamaya ve asıl amacının ne olduğunu kavramaya çalışıyor. Temkinli olmasının sebebi bu. Bir de Hamas konusu var ki, Ankara'nın desteği İsrail'i iki defa düşünmeye zorluyor.

Karel Valansi

https://t24.com.tr/yazarlar/karel-valansi/dis-politika-acilimlari-sadece-soylemde-mi-kaliyor,33635

 

  • GERİDE BIRAKMAKTA OLDUĞUMUZ YIL ÖZELLİKLE ANKARA CEPHESİNDE, İSRAİL’DEN KARŞILIK GÖREN BAZI JESTLERE TANIKLIK EDİLDİ

İsrail ile normalleşme arayışlarının da zemin kazanmakta olduğu söylenebilir. Geride bırakmakta olduğumuz yıl özellikle Ankara cephesinde, İsrail’den karşılık gören bazı jestlere tanıklık edildi. Bu arada İsrail’de Benyamin Netanyahu’nun 12 yıl sonra iktidardan ayrılmasıyla yeni bir hükümetin kurulmuş olması, ilişkilerde de yeni bir başlangıç açısından kısmen daha elverişli bir zemin yaratıyor.

Ayrıca, yılın sonuna doğru Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dikkat çekici bir hamlesine tanık olduk. Erdoğan, geçen hafta İstanbul’da toplanan “İslam Ülkeleri Hahamlar İttifakı”nın temsilcilerini Türk Yahudi Cemaati temsilcileri ile birlikte Ankara’ya davet ederek, uçak gönderip Beştepe’de kabul etti. Bu görüşme Erdoğan’ın İsrail ile ilişkileri yumuşatma yönünde önemli mesajlarına sahne oldu.

Erdoğan, “İsrail ile diyaloğun yeniden canlandığını” söyledikten sonra “Türkiye-İsrail ilişkilerinin bölgenin istikrarı ve güvenliği bakımından hayati olduğunu” belirtti, “İşbirliğimizi geliştirmeye, yüksek potansiyelimizi daha iyi değerlendirmeye hazırız” dedi. Bu arada, kabul ettiği heyetin, yani Hahamların bu sürece desteğini önemsediğini de kaydetti.

Sedat Ergin

https://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/sedat-ergin/2021den-2022ye-turk-dis-politikasi-3-bolge-politikasinda-geleneksel-cizgiye-donme-adimlari-41971362

 

  • YANİ, ÇOK YAKIN ZAMANA KADAR TERÖR DEVLETİ OLARAK ANILAN İSRAİL, BU KEZ, İSTİKRAR VE GÜVENLİK ORTAĞI NAMZEDİ OLARAK TANIMLANMIŞ

Her halükarda, Türkiye sempati hamlelerini sürdürüyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan birkaç gün önce Türkiye'deki Yahudi Toplumu ve İslam Ülkeleri Hahamlar İttifakının temsilcilerini kabul etti. Basından okuduğumuza göre, misafirlere İstanbul'dan Ankara'ya gelişlerinde uçak tahsis edilmesi gibi jestler yapılmış, görüşmede Türk-Yahudi ilişkilerinin tarihi gelişimine dair çok olumlu ifadeler kullanılmış ve"Türkiye- İsrail ilişkileri bölgemizin istikrarı ve güvenliği bakımından hayatidir" denilmiş. Yani, çok yakın zamana kadar terör devleti olarak anılan İsrail, bu kez, istikrar ve güvenlik ortağı namzedi olarak tanımlanmış.

Öte yandan, İsrail'le siyasi ilişkilerin gergin olduğu dönemde dahi, maddi ve ticari boyutlu faaliyetlerin çoğunlukla hız kesmediğini, iki ülke arasındaki 2020 yılı ticaret hacminin 6.2 milyar dolar olarak gerçekleştiğini, THY'nin İsrail'e günlük seferlerinin sürdüğünü ve Türkiye'den Orta Doğu'ya mal taşımacılığının kayda değer bir bölümünün İskenderun'dan İsrail'in Hayfa limanına ro-ro seferleriyle yapıldığını da gözden kaçırmamak gerek.

Ömer Önhon

https://t24.com.tr/yazarlar/omer-onhon/uluslararasi-iliskilerdeki-yeni-ortam-turkiye-nin-bu-yili-ve-onumuzdeki-yili,33638

 

Takılan tweetler

  • Sıradışı Görseller@siradisifoto

Auschwitz toplama kampından sağ kurtulan ve aynı gün özgürlüğüne kavuşan üç yahudi 70 yıl sonra bir araya geldiler.

https://twitter.com/siradisifoto/status/1477562261279588354

  • asli aydintasbas@asliaydintasbas

Bunca yıl iktidarda olmalarına karşın belli ki İslamcı muhafazakarlar  hala 100 yıl öncenin komplo teorilerine, dünyanın Yahudi sermayesi tarafından kontrol edildiğine, ABD’yi 5 ailenin yönettiğine falan inanıyor

https://twitter.com/asliaydintasbas/status/1476517349062811651

  • Ayşe Hür@HurAyse

Nureddin Nebati'nin "ABD Merkez Bankası kamunun değil beş [Yahudi?] ailenin" demesi aklıma 2004'de yaşanan "antisemit hezeyanı" getirdi. Büyük Birlik Partisi Genel Başkan Yardımcısı Atila Şimşek, Yeniçağ gazetesine İsraillilerin GAP bölgesinde toprak satın aldıklarını, bunun Büyük İsrail projesinin parçası olduğunu, bu amaçla Kuzey Irak’taki Kürtleri kontrol altına almaya çalıştıklarını, Şanlıurfa’da İtalyan Hastanesi’nde iki bin Yahudi çocuğun doğduğunu, çocukların kimliklerinde doğum yeri olarak da Türkiye-Şanlıurfa yazdığını, bu çocukların 20 yaşına geldiklerinde bölgeye gelerek bölgedeki arazileri sayesinde GAP’ı İsrail yurdu yapacağını ileri sürmüştü. Şimşek iddialarını TBMM’ye taşımış, bu saçma iddiaları ciddiye alan Meclis de Şanlıurfa Valiliği’ne durumu sormuştu.

Valilik, Şanlıurfa’da İtalyan Hastanesi olmadığını, olmayan bir hastanede doğum yaptırılamayacağını, Şanlıurfa’da Türk vatandaşı olmayan şahıslara arazi satılmadığını ve yabancılara doğum belgesi verilmediğini söylemişti.

Aynı günlerde, Tapu Kadastro Genel Müdürü Zeki Adlı da MİT, Genelkurmay Başkanlığı, Milli Savunma Bakanlığı ve Tapu Kadastro’nun müfettişlerinin GAP bölgesinde valilerle, kaymakamlarla, askerî birimlerle görüşmeler yaptığını ve sonuçta İsraillilerin bölgede toprak aldığına dair en ufak bilgiye rastlanmadığını açıklamış, Türkiye’de İsrail vatandaşlarına ait gayrimenkullerin Eylül 2004 itibarıyla 133 tane olduğunu, bunların 82’sinin İstanbul’da bulunduğunu eklemişti.

https://twitter.com/HurAyse/status/1476334779066982403

  • önder kaya istanbul gezgini@onderkayaistan1

Yeldeğirmeni Hemdat İsrael sinagogu. Yeldeğirmeni semti bir dönem İstanbul Musevi cemaatinin yoğun olarak yaşadığı semtlerden biriydi. Mabet o günlerden kalma. Cemaatin ekserisi Kuzguncuktan buraya göçenlerden oluşurdu.

https://twitter.com/onderkayaistan1/status/1477148656633630721

  • sultan aksu@sultanaksuk

Gençler, Yeldeğirmenliler!

Sizleri çok seviyorum ama artık şu tarihi  Havra (Sinagog) geçdini bu kadar hor kullanmazsanız:( her santime bir slogan sığdırmışsınız :)

 

https://twitter.com/sultanaksuk/status/1476560792833204224

  • TurkishEmbassyPrague@TurkishEmbassyP

Çek Cumhuriyeti'nde Yahudi çalışmaları ve sinagog müziği konusunda önde gelen aktif uzmanlardan biri olan ve Çek Dışişleri Bakanlığının dinlerarası diyalog konferansı organizasyonunda Sayın Büyükelçimiz ile birlikte çalışan, İsrail doğumlu Çek Haham Dr. Michael Dushinsky, Büyükelçiliğimizi ziyaret ederek Büyükelçimiz Sayın Egemen Bağış ile dostane bir görüşme gerçekleştirdi.

https://twitter.com/TurkishEmbassyP/status/1476501997843005448

  • Alper Sarıbaş@saribas_alper

Avot Yeşurun,20'li yaşlarının başında Polonya'daki ailesini terk edip Filistin'e göç eder ve sonrasında bu kararı, büyük bir pişmanlık yaratır kendisinde zira ailesinden pek çok kişiyi Holokost'ta kaybeder. Bu şiiri de o pişmanlığın bir tezahürü ve bstlnmş https://t.co/7bisQXFuaO

Gizlice |Avot Yeşurun: https://parsomenfanzin.com/2021/12/27/gizlice-avot-yesurun/

https://twitter.com/saribas_alper/status/1475436880120406019

 

Ağa Takılanlar Öneriyor

  • SOSYAL MEDYADA ALGORİTMALARLA NEFRET ÜRETİMİ – YASEMİN GİRİTLİ İNCEOĞLU

https://bianet.org/bianet/nefret-soylemi/255440-sosyal-medyada-algoritmalarla-nefret-uretimi

  • LİVORNO’DAN SELANİK’E GÖÇ EDEN BİR AİLE! – GÜRKAN HACIR

https://www.korkusuz.com.tr/livornodan-selanike-goc-eden-bir-aile.html

  • HAHAMLAR ZİYARETİNİN SIRRI – RAFAEL SADİ

https://odatv4.com/makale/hahamlar-ziyaretinin-sirri-225502

  • İSRAİL NE ZAMAN SAVAŞIR? | İSRAİL'İN ASKERİ VE GÜVENLİK DOKTRİNİ – REMZİ ÇETİN

https://www.youtube.com/watch?v=nb-2mN8tgZo

  • 40.000 YAHUDİ’NİN ÖLDÜRÜLDÜĞÜ BOGDANOVKA KATLİAMININ ÜZERİNDEN 80 YIL GEÇTİ

https://www.habereguven.com/40-000-yahudinin-olduruldugu-bogdanovka-katliaminin-uzerinden-80-yil-gecti/

  • İVO MOLİNAS İLE YAHUDİLİĞİN BİLİNMEYENLERİ! "YÖNLENDİRİLMİŞ HABERLERLE YAHUDİLER LANETLENİYOR!" – BAHAR FEYZAN

https://www.youtube.com/watch?v=hs0tdDJkTVQ

  • "DİPLOMASİ GAZETECİLİĞİ"NİN DUAYENİ: SAMİ KOHEN / REMZİ ÇETİN

https://www.youtube.com/watch?v=xbkk-sTO83g

  • ABBAS-GANTZ GÖRÜŞMESİNE İLİŞKİN BEKLENTİLERİN SINIRI – NEBİL AMR

https://www.indyturk.com/node/455011/d%C3%BCnyadan-sesler/abbas-gantz-g%C3%B6r%C3%BC%C5%9Fmesine-ili%C5%9Fkin-beklentilerin-s%C4%B1n%C4%B1r%C4%B1

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün