Avustralya Açık'ın Kralı Djokovic'e aşı 'dur' dedi

Tenis dünyası, erkekler 1 numarası, Avustralya Açık´ta dokuz kez şampiyon Novak Djokovic´in Avustralya´ya girişinde yaşadıkları olaylar zinciriyle çalkalanıyor.

İgal MEVORAH Spor
12 Ocak 2022 Çarşamba

Tenis dünyası, erkekler 1 numarası Novak Djokovic’in Avustralya’ya girişinde yaşadıkları olaylar zinciriyle çalkalanıyor. Tenis dünyasının, belki de bütün dünyanın asla ve asla unutamayacağı bir hafta yaşıyoruz. Ne tesadüftür ki, bu olay gibi unutulmaz olan, bu sezonun son Formula 1 yarışını yazmak da bana nasip olmuştu; Şalom spor sayfasında sıra bana geldikçe unutulmaz olaylar yaşanıyor. Şimdi ise baş döndüren gündemiyle, tenisin olay adamı Novak Djokovic’in Avustralya günlerini biraz aydınlatayım. Bilgi kaynağı için, Twitter’daki Tenis Haberleri hesabına çok teşekkür ederim.

İlk olarak Novak Djokovic’in henüz koronavirüs aşıları yeni çıkmışken aşı olmayacağını açıkladığını ve aşıya karşı olduğunu söyleyerek başlayalım. Bu açıklamasından sonra kısmen tepki alsa da destekçileri de vardı. Özellikle sporcu insanlar için aşının yan etkisini kestirememesi Djokovic’i aşıdan soğutan en büyük soru işaretiydi. Gel gelelim bu karşıtlık Amerika Açık’ta oynamasına engel olmadı ve sezon bu şekilde tamamlandı. Fakat, Avustralya Açık yaklaştıkça Djokovic’in bu turnuvaya nasıl katılacağı gündem olmaya başladı.

HER ŞEY BİR TWEET İLE BAŞLADI

Baş döndüren gündemin ilk adımı Novak Djokovic’in attığı tweet oldu. Söz konusu tweet’te Djokovic’in yanında valizlerinin olduğu bir fotoğrafı yer alıyordu. Herkese yeni yıl dileklerini ileten Novak, turnuvaya “Tıbbi muafiyet” ile katılacağını açıklamıştı. Peki neydi bu tıbbi muafiyet?

AVUSTRALYA’NIN TIBBI MUAFİYET KURALI

Avustralya hükümeti ülkeye giren herkeste COVID’e karşı aşılanma şartı arıyor. Fakat zaman zaman bazı muafiyetler kabul edilebiliyor. Eğer COVID-19 geçirdiyseniz ve bu hastalıkta semptom gösterdiyseniz bunu laboratuvar belgesiyle kanıtladığınız takdirde, raporunuz iki aşamalı bir kontrol mekanizmasından geçtikten sonra kabul ediliyor ve aşı için muafiyet almış oluyorsunuz.

BAŞBAKAN MORRISON DEVREDE

Djokovic’in yukarda anlattığım muafiyete başvurmasından sonra, başvurusunda birtakım ‘sorunlar’ olduğu ortaya çıkmış ve konuyla alakalı inceleme başlamıştı. Konuyla alakalı Scott Morrison 5 Ocak’ta yaptığı açıklaması şu şekildeydi: “Novak Djokovic'in Avustralya Açık'ta oynamak için COVID-19 aşısı muafiyetine ilişkin kanıtlarının tatmin edici olmaması durumunda farklı bir muamele görmeyecek ve bir sonraki uçakla eve dönecek.” İş bu noktaya geldiğinde ise geri dönülemez süreç ve kavga başlamış oldu.

UÇAK İNDİ, GÖZETİM BAŞLADI

Bütün bu olaylar ışığında Novak Djokovic’in uçağı 5 Ocak’ı 6 Ocak’a bağlayan gece Avustralya’ya teker koydu. Uçağı indiğinde ise, telefonu alınan Djokovic, havalimanında iki polisle beraber bir odada gözetim altına alındı. Bu sürede Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandr Vucic, Djokovic’le telefonda görüştüğünü, Sırbistan’ın adalet ve Djokovic için savaştığını söyledi.

AVUSTRALYA SINIR KOMİTESİ

Avustralya Sınır Komitesi, yani kimlerin ülkeye girip giremeyeceğine karar veren komite, Djokovic’in muafiyet şartlarını yerine getirmediğini ve sunduğu belgede eksiklikler olduğunu belirtti. Bu bilgiyi de Avustralya Sağlık Bakanlığı doğruladı.

EKSİKLİK NEYDİ?

Avustralya hükümetine göre, muafiyet belgesi olan kişilerin COVID-19 geçirirken üst solunum yolu enfeksiyonu semptomu göstermiş olması gerekmekte. Fakat Djokovic’in Avustralya’ya sunduğu raporda sadece PCR testinin pozitif çıktığı yazıyordu; buna ek olarak hiçbir hastaneden veya doktordan semptomunun olduğuna dair bir belgesi de yoktu. Muafiyet almayı başaran bir grup sporcu ve organizasyonda görevli olacak hakemlerin ise semptom gösterdiğine kanaat getiren doktor tasdikli belgeleri vardı. Bu saatten sonra Djokovic’in Avustralya Açık’a katılma umutları sona ermek üzereydi. Tabii ki başka bir konu daha vardı. Avustralya’da hastalığı geçirmiş olmak aşı olmaya bir engel değil. Avustralya kurallarına göre "Geçmiş enfeksiyonun laboratuvar onayına sahip kişiler, iyileşir iyileşmez aşılama takvimlerine başlayabilir ya da devam edebilirler." Bu maddeyi öne süren bakanlık, Djokovic'in COVID'i atlattığını ve aşı olması için önünde bir engel kalmadığını söylüyordu. Özetle, Avustralya’ya girebilmek için ya aşı olmanız gerekiyor ya da aşı olmaya engel teşkil edecek kesin bir kanıt sürmeniz gerekiyor. Bu kesin kanıtların içinde COVID-19’i semptomsuz geçirmek yer almıyor.

DAVA SÜRECİ

Bütün bu gelişmelerden sonra, Avustralya hükümeti Novak Djokovic’e ‘vize iptali’ istemiyle dava açtı. Türkiye saati ile sabah 10.30 sularında karara bağlanan davada, Yargıç Anthony Kelley, Novak Djokovic’in vize iptal kararını bozdu ve Djokovic’i haklı buldu. Açıklamasında Yargıç Kelly, “Bu adam daha ne yapsın, elindeki tüm kanıtları sundu” dedi ve kararını verirken, vize iptalinin üç yıl ülkeye girme yasağını da beraberinde getireceğinden, Djokovic’in bu konuda hem ekonomik hem de repütasyonel olarak kötü etkileneceğini düşündüğünü ekledi. Fakat Djokovic için henüz her şey bitmiş sayılmıyordu zira hakimin kararına cevaben, göçmenlik bakanlığı avukatı bakanının bizzat şahsi gücünü kullanarak Djokovic’i sınır dışı edeceğini söylüyordu. Kanunlara göre, bakanlığın hala -kanunlar dahilinde kalması şartıyla- dünya 1 numarasını sınır dışı edebilme yetkisi vardı.

BİTTİ Mİ? BİTMEDİ…

Ben bunları yazarken -10 Ocak Pazartesi, Türkiye saatiyle 16.00- aslında bir nevi dava süreci devam etmekte. Eğer bugün içerisinde Avustralya Göçmenlik Bakanı bir karara varmazsa, Novak Djokovic serbest kalacak ve vizesi geçerli olacak. Fakat yine de bugünden sonra bile bakanlığın vize iptal hakkı var. Ne yazık ki, yazımda sizlere buraya kadar bilgi akışı sağlayabiliyorum, yazının en geç Pazartesi editörümüze ulaşması gerekiyor. Fakat biraz da bu olaylara gelen eleştirilere ve naçizane birkaç yorumumla yazıyı bitirmek istiyorum.

YORUMLAR, ELEŞTİRİLER          

Yaşanan bu bir nevi aksiyon filmi gibi haftada, tenis dünyasının yorumları şu şekilde oldu.

Andy Murray: "Aşı olmayan ben olsaydım, muafiyet alabileceğimi sanmıyorum.”

Nick Kyrgios: "Bakın, kesinlikle aksiyon almaya inanıyorum, diğerlerinin ve annemin sağlığı için aşı oldum, ama Novak'ın durumunu kötü ele alıyoruz, hem de çok kötü. Bu meme'ler, bu manşetler... O bizim en büyük şampiyonlarımızdan biri ama sonuçta o bir insan."

Rafael Nadal: “Dünya yeterince acı çekiyor zaten. Aşı olun. Eğer Djokovic isteseydi Avustralya’da sorun olmadan oynayabilirdi.”

OLAYLAR ÜZERİNE BİRKAÇ KELAM

Bu kadar olayı kelimesi kelimesine değerli okuyucularımıza aktarırken yorum yapmamak için elimden geleni yaptım. Fakat şimdi ufak da olsa birkaç kelam sizlerin de müsaadenizle buraya bırakmak istiyorum.

Öncelikle Avustralya hükümetinin tarafsız tutumundan başlamak istiyorum. Karar yanlıştır doğrudur orası ayrı fakat ülkenize girmeye çalışan dünya 1 numarası olan, rekorları kırmış bir tenisçi bile olsa, kararlarından taviz vermeyen ve bir ayrım yapmayan bu tutum benim çok hoşuma gitti. Sizin kim veya ne olduğunuz önemli değil, kurallar önemli.

Öte yandan Djokovic’e değinecek olursak, Nadal’ın da dediği gibi, dünya yeterince acı çekiyor. Aşıların bu kadar etkili sonuçlar verdiği gün gibi açıkken, aşısız insanların yoğun bakımlarda çektiği acılar her gün haber olurken bu inat çok yersiz duruyor. Hele ki böyle bir turnuva için... Gerçekten Djokovic isterse çok rahat raket sallayıp rekorlar kırabilirdi. Buna ek olarak, 16 Ocak’ta pozitif çıkan Djokovic’in 18 Ocak’ta katılmış olduğu bir fotoğraf çekimi var. İki günde negatife dönmüş olabilir mi, gerçekten bilemiyorum fakat bu olay dahi başlı başına yanlış. Yine de her şeye rağmen Novak Djokovic’in şahsen Avustralya Açık’ta izlemeyi çok isterim, dünyanın tartışmasız en iyi oyuncularından biri hatta belki de en iyisi. Günün sonunda, Avustralya hükümetinin uyguladığı kurallara yakın duran ve bu kurallar için uygulananları destekleyen bir spor yazarıyım.

Tekrardan kaynak ve bilgiler için Tenis Haberleri hesabına çok teşekkür ederim.

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün