Netflix´in ´Camp Confidential´ dizisi bir Amerikan kampındaki Nazi savaş esirlerinin ve onlara bakan Yahudilerin hikayesini anlatıyor.
'Posta Kodu 1142’, Yahudi askerlere gidecekleri yere istinaden verilen tek bilgiydi. Çoğunluğu Avrupalı mültecilerden oluşan, II. Dünya Savaşı'ndaki Amerikalı askerler, denizaşırı uçarak Nazilerle savaşacaklarını sanıyordu. Bunun yerine, Nazilere bakmak için Virginia kırsal bölgesinde, haritanın dışında olan, bir kampa götürüldüler.
İsrailli yönetmenler Mor Loushy ve Daniel Sivan'ın imzasını taşıyan animasyon belgeseli ‘Camp Confidential: America's Secret Nazis’, II. Dünya Savaşı'ndaki tek deneyimi Amerikan topraklarındaki gizli bir Nazi savaş esiri kampını korumak olan bir grup Amerikalı Yahudi gazinin hikayesini anlatıyor. Kamptaki Nazi esirlerinin çoğunu, Hitler'in roket gelişmeleri hakkında bilgi sahibi olan bilim adamları oluşturuyordu. Eylül ayında Netflix'te vizyona giren 35 dakikalık film, 2022 Oscar Ödülleri En İyi Belgesel kategorisinde kısa listeye girdi. Oscar adayı olacak son beş filmin açıklanacağı liste ise 8 Şubat tarihinde paylaşılacak.
Belgeselin karakterleri yaptıkları çalışmalarla ilgili olarak gizlilik yemini etmişti. Ancak kamp buldozerle yıkıldıktan ve belgeler yakıldıktan sonra, görevleri sona ermesine rağmen hikayeleri tam olarak karanlığa gömülmüş değil. Nazi savaş esirlerini istihbarat için sorgulamak için değerli dil becerilerini kullanan Avrupa'dan gelen Yahudi mültecileri konu alan ‘Ritchie Boys’ hakkında kitap ve filmde, Ritchie Boys'un çoğu "P.K.1142" yerine denizaşırı ülkelere gönderilmişti. Yapımcılar Benji ve Jono Bergmann, hayatta kalan sadece iki kişiyle röportaj yaptı ancak röportaj bölümlerinin çoğu, 2000'lerin ortalarında, askerlerin çalışmalarının öneminin bilincinde olan Ulusal Park Servisi (National Park Service) tarafından üstlenilen bir sözel tarih projesinden geldi.
Loushy ve Sivan, bu röportajları animasyonlu sahnelerle gösterip, tarihe dram duygusu katarak, izleyiciyi hikayeye bağlanmanın dinamik bir yolunu buluyorlar:
“Bizi, bu adamlarla aynı kampa koydular. Düşmanları üzerinde tuhaf bir güç konumunda olan bu adamlarla… Ve Nazi tutsaklarına karşı eşit oranda şaşkınlık ve öfke hissetmemize izin verdiler.”
Gerçek hayattaki röportajları animasyonlu bölümlerle harmanlayarak yapılan animasyon belgeseller, 2008 İsrail yapımı ‘Beşir'le Vals’den bu yana daha yaygın hale geldi.
