Şimdiki çocuklar teknoloji ve ürünlerinin tam da ortasına doğdu. Ebeveyn olarak belirli bir yere kadar internet ile ilişkilerini takip ediyoruz. Çocuklarımızı bu dipsiz kuyuda neler bekliyor? Faydalı olduğunu düşündüklerimiz onlara zarar veriyor mu? “Teknolojiden uzak kalmasın ama zarar da görmesin.” Bu dengeyi nasıl kuracağız? Tüm bu soruların cevabını sosyal medyada dijitalbaba.orhantoker hesabıyla yayınlar yapan Y. Mimar Orhan Toker ile konuştuk.
Etel Temurcan
Nasıl dijitalbaba oldunuz?
2019’da 25 yıl ortaklığını ve yöneticiliği yaptığım firmamdan isteğimle serbest olarak çalışmak üzere ayrıldım. Bu tarihten itibaren yazarlığa biraz ağırlık vererek çok sevdiğim bilişim alanında yazılar yazmaya ve bilişim danışmanlığı yapmaya başladım. Bu sırada psikolojiyi de çok seviyor ve ilgileniyordum. Psikoloji alanında kaynak okumaya başlayınca çocukların dijital dünyadan nasıl etkilendiklerini görmeye başladım ve bu farkındalıkları blogumda paylaştım. Kızım “Baba artık blogları kimse okumuyor. Sen de Instagram’da dijital baba ol ve bunları anlat” dedi. Dijital babanın hikâyesi bu şekilde başladı.
Teknolojiden uzak kalmasın ama zarar da görmesin. Çocuklarımızla bu dengeyi nasıl sağlayacağız?
Dijital denge dediğimiz de işte tam olarak bu! Bunu yapabilmek için öncelikle çocuklara teknolojinin sadece eğlence amaçlı olmadığını aynı zamanda bilgi ve kültür edinme amaçlı olduğunu da göstermemiz lazım.
Peki bunu nasıl yapacağız?
Çocuk sıkıldığı zaman ya da yapacak bir şey bulamadığında eline tablet verip YouTube’a bakmasını ya da bir oyun oynayıp bununla oyalanmasını önermek yerine, “Gel seninle YouTube’da su üzerinde yürüyen bir kertenkele varmış. Nasıl yürüyormuş bakalım ya da inşaat makinaları nasılmış ona bakalım” gibi faydalı içeriklere yönlendirebilir, merak ettiği bir şeyi internete girip nasıl arayacağını, doğru sonuçları nasıl çıkaracağını öğreterek dijital dünyanın öğrenmek için de kullanılabileceğini gösterebiliriz.
Dışarıya çıkıldığında “Gel yaprak fotoğrafları çekelim, böcek fotoğrafı çekelim” diyerek hem onun farkındalığını arttırır hem de dijital cihazın bir şeyler üretmek için de kullanılacağını gösterebiliriz. Tabii ki bunun yanında eğlence amaçlı da kullanacağız teknolojiyi. Eğlenirken seçtiğimiz içerikleri, onun için güzel örnek oluşturacak ve yaşına uygun içeriklerden seçerek dengeyi kuracağız.
Çocuğumuza bilgisayar/tablet oyunları seçerken nelere dikkat etmeliyiz?
Oyunların yaş etiketleri çok bağlayıcı değildir. Esas olan ebeveyn denetimidir. Çocuğumuza bilgisayar ya da tablet oyunları seçerken dikkat etmemiz gereken en önemli unsur, içerikleri mutlaka bizim seçmemiz ve başlarda onunla beraber oynamamız gerektiğidir. Eğer biz seçip ilgilenmezsek çocuklar arkadaşlarından gördüğü, duyduğu için kendine uygun olmayan içeriklere ve oyunlara ulaşabilir.
Her çocuğun bir karakteri vardır. Bazı çocuk rekabeti, bazı çocuk fikir yürütmeyi sever. Bazı çocukların yönetimsel becerileri, planlama becerileri yüksektir. Çocuklara karakterlerine uygun oyunlar seçmek gerekir. Mesela rekabet seven çocuklar için siz uygun bir seçenek sunmazsanız, PUBG ya da Arena gibi bazı yaşlar için sakıncaları oyunları seçebilir. Eğer siz ona araba yarışı, basketbol, futbol gibi yine rekabet barındıran oyunları seçip hem de onunla beraber oynarsanız buna bayılacak, arkadaşlarının gösterdiği zararlı olabilecek rekabetçi oyunları oynamayacaktır.
Cep telefonu yaşı kaç? Neden erken yaşlarda verilmemeli?
Bana göre 13 yaşı beklemek ideal olsa da cep telefonu için belirgin bir yaş yok. Önemli olan çocuğun hazır olması. Her çocuğun sorumluluk alma becerisi, evin ve okulun kurallarına uyması, kendini kontrol edebilmesi yaşıyla orantılı değildir. Şu sorulara cevapvererek hazır olup olmadığını anlayabiliriz:
- Siz evde değilken size neler olduğunu haber verir mi?
- Okuldan dönerken ödevlerini ve çalışacağı kitapları unutmadan gelebiliyor mu?
- Gerçekten çocuğunuzun nerede ve nasıl olduğunu bilmenizi gerektiren güvenlik endişeleriniz var mı?
- Sık sık taşınma ya da okul değiştirme gibi sebeplerden kaynaklanan ‘arkadaşlarından ayrılma’ durumu var mı?
- Akıllı telefonu koyacağınız kurallara uyarak kullanabilecek mi? Ya da siz bu kuralları koyabilecek misiniz?
- Mobil erişim kotalarının bilincinde olup veri ve mesaj limitlerine uyabilir mi?
- Sosyal medya paylaşım kurallarını yeterince biliyor mu?
- Arkadaşlarına telefonunu verip hesabını çaldırabilir ya da uygunsuz içerik indirir mi?
ÇOCUK FOTOLARI PAYLAŞMAK NELERE SEBEP OLABİLİR?
Instagram sayfanızda, sosyal medyada çocukların fotoğraflarının paylaşımına ilişkin zararlara yer veriyorsunuz. Biraz bu konu ile ilgili düşüncelerinizi de paylaşır mısınız?
FBI’ın geçen yıl yakaladığı bir çocuk kaçakçısı, sorgusunda “Benim için çocuk kaçırmak çok kolay!” diyordu. “Önce annelerin sayfalarından çocukların fotoğraflarını toplarım. Çocuklardan biri için talep geldiğinde de hesabı izlemeye başlarım. Nerelerde geziyor, hangi kafeye gidiyor, çocuğunu okuldan kaçta alıyor bunların hepsini yazarlar. Sonrası çok basit.” Daha önce yayınlanan bir haberden, internetten alınan çocuk fotoğraflarının seks oyuncağı yapılmak üzere Uzakdoğu’da bir firmaya gönderilerek siparişler verildiğini biliyoruz. Ayrıca kişilerin yeteri kadar fotoğrafı olduğunda ‘deep fake’ denilen yöntemle herhangi bir filmde başrol olabildiğini de biliyoruz. Yani çocuğumuzun bir fotoğrafı çocuk pornografisinde başrol olabilir! Bununla da bitmiyor maalesef. Sanal bebek kaçırma ve sanal bebek sahiplenme konularını internetten bir araştırın; bebeğiniz bir başkasının bebeğiymiş gibi hesaplar açılıyor.
Ayrıca çocuklarınızla iletişim kurmaya çalışan çevrimiçi sapıkları da ilave etmeme gerek yok herhalde. Başa dönelim, çocuk kaçakçısını sorgulayan FBI uzmanı, 2020 yılında sadece ABD’de 65 milyon çocuk fotoğrafının yabancılar tarafından çalındığını ve kötü amaçlı kullanıldığını söylüyor. YouTube’da bazı çocuk hesapları var. Aileleri tarafından işletiliyor. (Burada işletme deyimini özellikle kullandım!) Dört yaşında bir çocuğun gündelik yaşamını sürekli paylaşıyor, sponsorlar ve reklamlarla de gelir sağlıyor. Videoları incelediğinizde normalde 300-400 bin izlenme sayıları var. Ancak çocuğun banyoda ya da havuzda çekilmiş videoları 4,5 milyon izlenmiş. Aradaki 4 milyon farkı siz tahmin edin. Çocuk fotoğrafı paylaşmak isteyenlerin dikkat etmeleri gereken kurallar var. Yaşına uygun kıyafetleri olmalı, mutlaka yanında aileden biri olmalı, fotoğraf konum belli etmemeli, eğer profesyonel amaçla kullanılacaksa mutlaka bir uzman pedagog ya da psikolog eşliğinde çekim yapılmalı.
TikTok’un zararlarıyla ilgili hemen her gün bir haber okuyoruz. TikTok’u arkadaş çevresi de kullanırken çocuğu nasıl uzak tutacağız?
TikTok ile ilgili blogumda çok paylaşım yaptım. TikTok 2021’de Google’ı da geride bırakarak yedinci başladığı ‘en popüler platform’ sıralamasında birinci oldu. Bence insanlık olarak en kötüyü en popüler yapma konusundaki şaşmaz tutumumuzu geçtiğimiz yıl da devam ettirmiş olduk. Okul demirbaşlarını çalma ve zarar verme, karartma meydan okuması, klozet kapağını yalama, matkapla mısır yemek gibi sayısız meydan okuma modası yüzünden bir yılda 13 çocuk öldü. Hatta ülkemizde de çatıda video çekme meydan okuması yüzünden bir genç kızımız hayatını kaybetti. TikTok için izlenebilecek teknik bir yol yok. Çocuk kendi yaşını 13’ten büyük göstererek yani TikTok’u kandırarak kayıt olduktan sonra, ailesi de buna ses çıkarmadıktan sonra yapılabilecek pek bir şey yok. Çocuklara ancak bu içeriklerin tehlikeleri anlatılabilir ve bu tip meydan okumalarla kışkırtılmasının önüne geçmek için özgüvenlerini destekleyici şekilde yetiştirilmeleri gerekir diye düşünüyorum.
Roblox ve Minecraft gerçekten gelişime katkı sağlayan oyunlar. Bu iki oyunun da 8-13 yaş arası ebeveyn denetiminde ve sunucuya bağlanmadan, yaratıcı modda oynanmasını uygun buluyorum. 13 yaşından sonra ya da 8-13 yaş arasında sunucuya bağlanarak çoklu oyun oynamak isteyen çocukların yine ebeveynlerin eşliğinde ‘en azından kendi kontrolünü sağlayana kadar’ oynaması lazım. Her iki oyunun da yabancı örneğin İngilizce sunucularda oynanması, çocukların İngilizce dil becerisi kazanması açısından fayda sağlayacaktır. Ayrıca Türkçe sunucularda çok küfür görülüyor.
EN ZARARLI 9
υ #dijitalbaba9 etiketiyle bizler ve çocuklarımız için faydalı ürünler, oyunlar, içerikler gibi 9’luk listeler yapıyorsunuz. Zaman zaman da yaşından önce kullanılması sakınca yaratabilecek içerikleri paylaşıyorsunuz. Çok oynanan oyunlar içerisinde yaş veya süre açısından zararlı olabilecek içerikler hangileri?
Brawl Stars: Supercell’in bu oyunu 7 yaş olarak etiketlenmiş olsa da 13 yaşından küçük çocuklarda saldırganlık, bağımlılık ve ailesinden para çalmaya varacak olumsuzluklara sebep oluyor. Sürekli oyunda kalmaya zorlayan, aşırı rekabetçi ve satın almaya zorlayan unsurları tehlike arz ediyor.
PUBG: Oyunun yaş etiketi 13 üzeri olmasına rağmen birçok ciddi kuruluş 16 üzeri olarak öneriyor. Çok küçük yaşlara kadar ulaşan bu oyun, ‘hayatta kalmak için diğerlerini öldürmelisin’ teması, oyun içi satın almaya teşvik, içerdiği şiddet ve çocuklarda bağımlılık yapması nedeniyle zararlı olabilir.
Valorant: 16 yaş üzeri etiketli FPS tarzı bu oyun içerdiği şiddet ve kötü örnek oluşturucu konuşmalar nedeniyle 18 yaş üzeri olarak değerlendirilmeli. Oyun içi satın almaların çok olduğu, küfürler ve zorbalıkla karşılaşılabilecek bir oyunu 18 yaşından küçük çocukların oynaması sakıncalı olacaktır.
GTA 5: Resmi yaş etiketi 18 ve üstü olan bu oyun, cinsellik, madde kullanımı, şiddet, küfür ve değerlere saygısızlık, kısacası olumsuz ne varsa barındıran bir oyun. Küçük çocukların bu oyunu oynaması kalıcı davranış problemlerine yol açabilir.
FNAF: 13 yaş üstü etiketli bu oyun, korku ve dehşet unsurlarıyla donatılmış, şiddete dayalı bir oyun. Küçük çocuklarda korku nöbetlerine, uzun süren gece korkularına neden olmakta.
League of Legends: 13 yaş üstü olan LOL oyunu aslında saydıklarım arasında en zararsızı. Belli bir hikâyesi ve felsefesi olan LOL’un en olumsuz yanı, çocukların saatlerini alması. Buna oyun içi satın almalar ve uygun olmayan ekip arkadaşları da katılınca oyun çocuklarımız için zararlı hale gelebiliyor.
Clash of Clans: Çocuklarımıza gizli gizli para harcatan, bağımlılık yaratan bir oyun. Oyun içindeki mücevher sandıkları tam bir kumar aracı. YouTuber’ların da özendirmesiyle çocuklar 13 yaş üstü olan bu oyunda ailelerinden gizli para harcayabiliyor.
Undertale: 13 yaş üstü bu oyun grafikleri ve müzikleri ile sanki beş yaşındaki bir çocuğun bile oynayabileceği kadar masum görünüyor. Ancak oyunun yapımcıları, açılışta oyunun küçük çocuklarda intihar fikri oluşturabileceği uyarısını yapıyor.
Cennet&Cehennem: Çocuğunuz ölen insanların, günahlarına göre, cennet ya da cehenneme gitmelerine karar veriyor. Oyun içinde ‘karımı öldürdüm ama kanserdi’, ‘terfi almak için patronumla ilişkiye girdim’ gibi ahlak değerlerini hiçe sayan bir sürü soruyla karşılaşılıyor.