Geçmişi asırlara dayanan Türk Mutfağı, sayısız medeniyetin günümüze süzülmüş lezzet mirasının tatlarını taşır. Farklı kültürler, dinler ve etnik kökenler arasındaki paylaşımın halen kesintisiz sürdüğü mutfağımız köklerine bağlıdır, geleneklerine sahip çıkar. Geleneği geleceğe başarıyla taşıyan, adeta zamansız bir mutfaktır.
Mutfağın önemli özelliklerinden biri de her malzemeyi değerlendirmeye yönelik bir çözüm sunmasıdır.
Türkiye’nin bereketli coğrafyası ve iklim çeşitliliğinin verdiği zengin flora ve hayvan varlığı, Türk mutfağının oluşmasında rol oynayan önemli etkenlerdir. Türk mutfağı, gücünü verimli topraklarda yetişmiş kaliteli tohumlardan alır ve doğadan beslenir; yabani otlar, envai çeşit sebze ve meyve bolca kullanılır. Tüm bunları tahıl ve bakliyat gibi farklı besin maddeleri ile tek tabakta toplayarak dengeli beslenmeye teşvik eder. Zeytinyağının başrolde olduğu Akdeniz Mutfağı beslenme şeklinin, ülkenin genelinde yaygın olması yemeğin, sağlıkla ilişkisinin de en güzel örneklerden biridir. Ayrıca turşu gibi fermente, yoğurt gibi prebiyotik ürünler sofraların vazgeçilmez parçalarıdır. Temel prensipleri, atıksız mutfağın temel felsefesiyle paralellik gösterir. Salatalık kabuğu atılmaz, bir başka yemekte kullanılmak için kurutulur. Bayat ekmekten sayısız yemek ve tatlı yapılır. Artan pilav ya çorba olur ya da pirinçli bir börek. Dolma yapmak için kabağın ya da patlıcanın içi çıkarılır ama atılmaz, bir başka lezzete dönüşür. Kabuklardan şaşırtıcı yemekler, reçeller yapılır. Böylece Türk Mutfağı özünde atıksız ve sürdürülebilir bir mutfaktır.
21-27 Mayıs tarihleri arasında tüm dünyadaki Türkiye büyükelçiliklerinde ve ülkemizde kutlanacak olan Türk Mutfağı Haftası’nda amaç Türk mutfağını geleceğe iz bırakan yaklaşımı ve tarifleriyle, kaliteli malzemeleri, özünde atıksız olması, sürdürülebilirliği, dünya beslenme trendlerine uygunluğu, kültürü, hikâyesi ve tüm derinliği ile uluslararası boyutta tanıtmak.
Türk Mutfağı Haftasını tanıtmak amacıyla yurt dışından ünlü yemek yazarları ve gazeteciler Türkiye’ye davet ediliyor.
Geçtiğimiz hafta İsrail, İspanya, İngiltere, Belçika, Brezilya’dan gazeteciler, Food and Travel dergisinin genel yayın yönetmeni, La Cucina Italiana dergisinin yayın danışmanı ve gastronomi yazarı Ebru Erke ile Sefarad mutfağını da yakından inceleyen, mimar, yemek kültür araştırmacısı ve çeşitli gazetelerin yemek yazarı, NTV Radyo “Acı, Tatlı, Ekşi” programının yayımcısı Aylin Öney Tan eşliğinde, bu tanıtımın bir parçası olarak ağırlandılar. Misafirler, İstanbul’un turistik yerleri yanı sıra Türk mutfağının en güzel örneğini sunan ünlü şeflerin de misafirleri oldular. Ayrıca, İstanbul dışında Ege mutfağının tadımları için, İzmir’i, zeytin bahçelerini, Urla bağlarını ile şaraplarını ve Bodrum’u da gezerek yine ünlü mekanlarda şeflerin sofralarında ağırlandılar.
Bu bağlamda Cumhurbaşkanlığı ve Sayın Emine Erdoğan himayesinde, TGA (Türkiye Turizm Gelişim) koordinasyonu, Kültür ve Turizm Bakanlığı iş birliği ile hazırlanan “Asırlık Tariflerle Türk Mutfağı” kitabı Türk mutfağının uluslararası platformda bilinirliğini artırması ve gastro diplomasi bağlamında da önemli bir misyon üstlenmeyi amaçlıyor. Kitap ‘Turkish Cuisine With Timeless Recipes’ başlığıyla İngilizce versiyonunun dışında, İspanyolca ve Arapça olmak üzere birçok dile çevrilecek.
Aylin Öney Tan ve Roy Yerushalmi ile