Yad´ın Day Care, Kapınıza Sağlık, pandemi koşullarında yaşlılar ile çalışma, Pesah hazırlığı, gelecek planları konularına değindiğimiz röportajımızda Violet Aroyo ve Kleris Baruh´u konuk ettik!
Yad Matan Baseter ve Yad Kapınıza Sağlık kapsamında ne gibi projelerle ilgileniyorsunuz?
Violet Aroyo: Yad kapsamında sosyal yardım adı altındaki bütün faaliyetlerden sorumluyuz.
Hedef kitlemiz, ihtiyaçlı aileler ve yaş almış bireyler. Hizmetlerimiz maddi yardım, gıda yardımı, sağlık yardımı, yakacak yardımı ve evde bakım hizmetleri. Amacımız ise daha iyi ve daha yaşanabilir sistemler kurmak ve oluşturmak.
Kapınıza Sağlık ve evde bakım hizmetlerini kısaca açıklayabilir misiniz?
VA: Kapınıza Sağlık, on sene önce Hahambaşılığın bünyesi altında kurulmuştu. Şu anda Yad’ın şemsiyesi altında. Kuruluş amacı bilhassa yaş almış, ihtiyaçlı ve bakıma muhtaç kişilere evde bakım hizmeti sunmak. Bu destekleri kısaca sıralamak gerekirse; temizlik, alışveriş, sıcak yemek, doktor randevusu alma, doktor randevusuna transfer sağlama ve gerekli durumlarda hastane sonrasında evde bakım hizmetlerine destek vermektir. Bu hizmeti sağlarken sağlık ile ilgili kısımlarda dışarıdan destek almaktayız. Şu anda Kapınıza Sağlık bünyesinde 850’ye yakın üyemiz bulunuyor. Hepsine aynı anda hizmet veremesek de belirli kesimlere belirli şekillerde destek veriyoruz.
Day Care nedir? Ne zamandır bu projeyi yürütüyorsunuz ve ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz? Day Care projesinde amaçladığınız nedir ve topluma nasıl bir fayda sağlamaya çalışıyorsunuz?
Kleris Baruh: Day Care aslında 2016 yılında Kapınıza Sağlık adı altında oluşturulmuş bir kuruluş. Amacı yaş almış bireylerin zihinsel, fiziksel, sosyal, duygusal ve psikolojik durumlarını koruyucu ve destekleyici çalışmalar yapmaktır. Çalışmalar pandemi öncesinde 70 kişilik bir grup ile Alef binasında yüz yüze yürütülmekteyken 2020 yılında gelen kısıtlamalar sonucu online’a taşınmak zorunda kaldı. Şimdilerde tekrardan yüz yüze seçenekleri değerlendirmeye çalışıyoruz.
Yüz yüze buluşmalarımız için Lape’den servis kaldırıyoruz. Alef’e ulaştıktan sonra mutlaka bir çay-kahve servisi ve ardından gün başlıyor. Kimi zaman jimnastik, kimi zaman nefes terapisi, kimi zaman meditasyon yaptırıyoruz. Diğer zamanlarda ise el işi faaliyetleri ya da konuk ağırlamaları yapıyoruz. Her zaman Alef’te olmuyoruz. Zaman zaman gezilerimiz oluyor; yazları adaya gidiyoruz.
Pandemi koşulları ile yüz yüze görüşmelerimiz imkânsız hale geldi ve programlarımızı dijitale taşımak durumunda kaldık. Başta zorlandığımız bir süreç oldu. Ben bile Zoom kullanmazken herkesin evine gidip Zoom kullanmayı öğretirken buldum kendimi. Ama çok kısa süre içerisinde bunu başardık; tüm katılımcılar da çok istekliydi. Online programlarımızda ise haftanın beş günü, günde ikişer saatten çeşitli programlar yapıyoruz. Bunların içinde yine jimnastik, dans, sohbet saatleri, Ladino saatleri, bilgi yarışmaları, alanında uzman konuk ağırlamaları, konserler ve nefes egzersizleri bulunuyor. Geçtiğimiz iki senede birçok özel günü yine online olarak kutlamak zorunda kaldık. Özellikle anneler günü ve bayramlar bizler için çok kıymetli ve özel oldu.
Bir sonraki sorumu özellikle Kleris’e yöneltiyorum. Bir genç olarak yaş almış bireyler ile çalışmak senin hayatını nasıl değiştirdi?
KB: Benim hayatımda bir kırılma noktası olduğunu söyleyebilirim. Bu yaş grubuyla çalışmak gerçekten bir ayrıcalık. Günümüzde yaş almak üzerine pek konuşulmuyor. Hâlbuki dünya nüfusu gün geçtikçe yaşlanıyor. İnsanlar bilmediği şeylere korkuyla yaklaşıyor. Ancak yaşlılık öyle uzakta bir dönem değil ve hayatta kalan herkes bir gün yaşlanacak. Bu yaş grubuyla çalışmak bana kendi yaşlılık dönemimde nasıl olmak istediğime dair ipuçları veriyor. Ben de şimdilerde ileride nasıl davranılmak istiyorsam büyüklerime o şekilde davranmaya özen gösteriyorum. Elime geçen her fırsatta onların bilgeliklerinden faydalanmaya çalışıyorum ve sevgileriyle büyüyorum.
Çalışmalarınızı yaparken en çok desteğe ihtiyaç duyduğunuz alanlar hangileri?
VA: Gönüllü desteği bizim için çok önemli. Bize gerçekten destek verebilecek insanlara ihtiyacımız var. Biz küçük bir profesyonel ekibiz ve hitap ettiğimiz kitle hiç de az değil. Her bir gönüllünün varlığı bir değer katıyor ve gözle görülebilir farklara yol açıyor. Örneğin gönüllülerin geldiği günler yaşlılarımızın enerjisini değişiyor ve günün kalitesini artıyor. Bu vesile ile bize destek vermek isteyen herkese bir çağrı yapıyoruz, bizle olmak isteyenleri aramızda almaktan büyük bir keyif duyarız.
Gönüllü edinmek ne kadar zorsa, bir o kadar da önemli ve hiç yeterli olmuyor. Bize gelen gönüllüler gerçekten yaşlı seven ve onlarla vakit geçirmeyi seven gönüllüler. Yaşları fark etmeksizin iki taraflı çok güzel ve ciddi bir bağ kuruluyor. Yaşlılar da bir hafta gelmeseler gönüllülerimizi soruyorlar, bu güzel bir birliktelik.
KB: Gönüllü olmak yalnızca vermekle de ilgili değil. Verdiğinden daha büyük bir şey alıyorsun. Biz profesyonel bir ekip olsak da gönüllü gibi çalışıyoruz. Gönülden vermeden yapamayacağınız bir iş bu, büyük bir gönül bağımız ve tutkumuz var. Gönüllüler de yalnızca bize yardım etmiş ya da bir yaşlıya destek vermiş olmuyorlar, kendileri de cepleri dolu çıkıyor.
Pesah için planlarınız ve projeleriniz nelerdir?
VA: Yad olarak çalışmalarımız var. Pesah için tatlı yapabilmeleri için malzeme yolluyoruz, temizlik gönderiyoruz, sıcak yemek yolluyoruz ve elimizden geldiğince küçük hediyelerle onları mutlu etmeye çalışıyoruz. Kendi elimizden geldiğince onlara Pesah’ı daha iyi yaşatmak için çalışmalar yapıyoruz.
Yad'ın Türk Yahudi Toplumu için öneminden bahsedebilir misiniz?
VA: Yad’ın Türk Musevi Cemaati için önemi çok büyük. Sadece bizim ekibimiz değil, hem yönetim kurulu, hem içeride hem dışarıda çalışan herkes hizmetlerin ihtiyaçlılara ulaştırılması konusunda büyük bir destek veriyor. Sosyal sorumluluk adı altında bunu her gün biraz daha öğrenerek yapmaya çalışıyoruz ve daha iyisi olması için çeşitli projeler üretiyoruz. İstanbul’da artık belirli bir sayıdayız. İhtiyaçlı olan herkese ulaşmaya çalışıyoruz. Amacımız, kimsenin yalnız ve desteksiz kalmamasını sağlamak. Bütün Yad ekibi bu konuda çok önemli işler yapıyor.
Gelecekte gerçekleştirmeyi planladığınız projeler için ne gibi çalışmalar düşünüyorsunuz?
VA: Gelecek için planladığımız çok sayıda proje var. İhtiyaçları belirlemeye çalışıyoruz, ihtiyaçların yerine ulaşıp ulaşmadığına bakıyoruz, nasıl daha fazla destek olabiliriz ona bakıyoruz. İhtiyaca göre proje de çıkartıyoruz. Yeni bir göz taraması olacak ama bunu hiçbir şekilde hayata geçiremedik çünkü pandemi araya girdi.
Bütün ihtiyaçlılarımızın ve yaşlılarımızın daha iyi şartlarda yaşamaları için tamirat, tadilat gibi yardımlar yapmaya çalışıyoruz.
Day Care’de yapmaya çalıştığımız çeşitli projeler var. Yaşlılarımızla yaptığımız çalışmalarda onlara nasıl daha fazla fayda sağlayabileceğimize dair bilimsel araştırma ve çalışmalar yapıyoruz. Yaşlılarımızı fiziksel ve mental olarak nasıl geliştirebileceğimize bakıyoruz ve çalıştığımız bilim insanlarından destek alıyoruz. Bir yandan onlar için gezilerimiz ve kutlamalarımız devam ediyor.
KB: Her konuda kendimizi eğitmeye devam ediyoruz. Eksiklerimizi kapatmaya, yeni şeyler öğrenmeye çok açığız. Daha iyi hizmet nasıl veririz kısmını anlama ve uygulama noktasında da çok istekliyiz.
Birçok farklı konuya değindiğimiz keyifli ve öğretici röportajın videosuna aşağıdaki linkten veya Şalom TV Youtube kanalından ulaşabilirsiniz:
