BAE'nin ilk hahamı: “Yahudi yaşamı burada yeşerebilir”

Dünya
21 Eylül 2022 Çarşamba

Haham Levi Duchman, henüz yirmi yaşındayken ve Arap ülkesinde bir Yahudi yaşamı sadece bir hayalken, kalbini Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) kaptırdı.

Çoğu yaşıtı meslektaşı kendi ülkelerinde dini çalışmalarına devam ederken, o yıllar sonra İbrahim Anlaşması’nın gerçekleşmesini sağlayacak ortamın temelleri atmakla uğraşıyordu. Onu bu ülkeye getiren kişisel dini yolculuğu, 2020’de resmi ilişkilerini başlatan İsrail ile BAE’den ve jeopolitik konumlarından bağımsız gelişti.

Haham ülkeye ilk yolcuğunu, 2014’te New York Üniversitesinin Abu Dabi kampüsünde gerçekleşecek, Yahudi öğrencilerin Pesah seder masasına liderlik etmek üzere gerçekleştirdi.

Jerusalem Post’a konuşan genç adam, o zamandan bugüne BAE’ye adeta âşık olduğunu, ilk ziyaretinden sadece birkaç ay sonra Habad temsilcisi olarak ülkeye dönerek ülkede Yahudi yaşamının devam edebilmesi için gerekli temelleri atmaya koyulduğunu anlattı. Duchman, “İmkânsız diye bir şey olmadığını, bir gencin gelip fark yaratabileceğini hissediyorsunuz,” dedi.

Ülkeye ilk seyahatinden yaklaşık sekiz yıl sonra, 29 yaşındaki haham, kurduğu Dubai Küçük Mucizeler Kaşer Çok Lisanlı Kreş ve Yuvasının ikinci katında Jerusalem Post’u ağırlayarak röportaj verdi. Haham ayrıca kurduğu mikve, Yahudi Cemaati Merkezi, Emirlik Kaşerut Sertifikası Ajansı ve Sinagogunu, yine kendi kurduğu ‘Yahudi BAE’ adlı kurumun altında topladı.

Cemaatinin orada olduğunu ve hayatının geri kalanını da orada geçirmeyi planladığını söyleyen hahama, herkes ‘Haham Levi’ diye sesleniyor.

Duchman, geçtiğimiz hafta Belçikalı Lea Hadad ile evlendiğinde, sadece BAE’de değil tüm Körfez tarihinde gerçekleşmiş en büyük halka açık Yahudi düğünü ile yeniden gazetelerde yer aldı.

Haham daha önce de, İbrahim Anlaşması imzalanmadan önce, BAE’de resmen tanınan ilk haham olması sebebiyle basında ve tarihte bir ilk olarak yer almıştı.

BAE’de verilen ilk resmi haham belgesinin önemi

Duchman aldığı hahamlık belgesinde bulunan ‘ehliyet no:001’ ibaresinin önemini, “Belgenin İbrahim Anlaşması imzalanmadan önce elime geçmesi mühimdi. Bu belge, BAE’nin açık ve hoşgörülü bir ülke olduğunun sembolü gibiydi. Diğer ülkelerle ilişkilerinden bağımsız olarak, Yahudi cemaatini ve dünyanın çeşitli yerlerinde yaşamakta olan Yahudileri destekliyorlardı,” sözleriyle ifade etti.

Soykırım öncesinde ABD’ye göç etmiş Doğu Avrupalı Habad bir ailenin Brooklyn’de doğmuş Yahudi oğulları olarak genç hahamın kendine seçtiği yol pek de sıradan sayılmaz. 1788 yılından beri düşkün ve ihtiyaç sahiplerine yardım eden en eski ve en büyük organizasyon Habad’ın bir kolu olan Colel Habad’ın başında görev yapan babası ve diğer erkek kardeşleri dahil, ailesindeki erkeklerin çoğu haham olan Duchman, özellikle 11 Eylül 2001 saldırısı sonrasında, İslamofobik bir atmosfer hakimken büyüdüğünü hatırlıyor. Duchman bunun, Yahudi ve Müslüman toplumları arasında güçlü bir bağın önemini sürekli vurgulayan Haham Menahem Mendel Schneerson’un felsefesine aykırı olduğunu ve Schneerson’un özellikle Arap ülkelerinde Yahudi cemaatleri olmasının önemini hatırlattığını söylüyor. Bu sebeple Schneerson, 1950’li yıllarında Fas Kralı ile görüşmelerde bulunarak, ilk kez bir Habad temsilcisinin ülkeye gitmesini sağladı; bunu Yemen, Suriye, Mısır ve Lübnan’a yollanan temsilciler takip etti.

Duchman’a göre Schneerson, Müslüman ülkelerde güçlü Yahudi cemaatleri olursa, bunun İsrail’in tüm dünyayla barışına faydası olacağına, çünkü bu şekilde Müslüman ve Arapların Yahudilerle birlikte bir yaşam sürdürerek, onların aslında pek de yabancı olmadıklarını anlamalarına yardımcı olacağına inanıyordu.

Fas’ta Habad

Genç haham, kendisini bu yola yönlendiren kararlardan birinin de, kız kardeşinin eşiyle birlikte Habad temsilcisi olarak Fas’a taşınmaları olduğunu söyledi. O sırada İngiltere’de eğitim aldığını, New York’a altı saat süren uçak yolculuğundansa, üç saat süren Fas yolculuğunu tercih ederek bayramları kız kardeşi ve ailesiyle geçirmeye karar verdiğini belirten Duchman, “Sanki gözlerim açıldı, muhteşemdi. Kız kardeşimin pek çok Faslı komşusu vardı ve Yahudi ile Müslüman cemaatlerinin bir arada gayet güzel geçindiklerini görüyordunuz,” dedi. Duchman adeta bir mıknatıs gibi kendisini çeken bu ülkeye karşı koyamayarak sonunda iki yıl boyunca Fas’ta yaşadığını da anlattı.

Bu süreçte, çevrimiçi bir program yardımıyla, kendi kendine Arapça öğrenen genç haham, böylece ileride BAE’ye taşındığında kendisine çok yardımcı olacak bir adımı da atmış oldu.

O dönemde BAE’de bulunan son derece az sayıdaki Yahudi’nin ülkeye ya çalışmak için geldiklerini ya da oradan geçmekte olduklarını ve onları ülkede tutacak hiç bir Yahudi kurumun olmadığını hatırlayan Duchman yaşanan değişimi, “Biri kaşerut kurallarına uygun beslenmek istiyorsa, yiyeceğini valizine koyup getirmesi gerekiyordu. Mikveye girmek isteyenin tek seçeneği denize girmekti. Biri çocuğuna Yahudi eğitimi vermek istiyorsa, bunu sadece bilgisayardan çevrimiçi olarak gerçekleştirebiliyordu. Bu yüzden, BAE yetkilileriyle bağlantıya geçerek, gerekli Yahudi kurumlarının açılabilmesiyle ilgili izinler aldım. Artık aileler buraya taşınıyor çünkü bir sinagogumuz ve okulumuz var. Temel yapımız Habad’a dayalı fakat tüm kurumlarımız her türlü Yahudi yaşamının gelişmesine yardımcı olmak üzere kurulu. Buradaki Yahudi yaşamı şu sıralar adeta çiçek açıyor. Şöyle düşünün, Dubai’nin merkezinde kaşerut kurallarına uygun yiyecek bulmak, Londra’nın merkezinde bunu bulmaktan daha kolay hale geldi. Şimdi karşılaştırın, Londra’da kaç Yahudi yaşıyor, Dubai’de kaç Yahudi yaşıyor?” diye anlatıyor.

Duchman, Yahudi cemaatinin büyümesini umuyor

Duchman on yıl içerisinde, BAE’deki Yahudi cemaatinin 20 ila 30 bin kişi arasında bir rakama ulaşacağını umuyor.

İşin en başından beri ülkede hükümetin kendisini desteklediğini fakat doğal olarak İbrahim Anlaşması’nın mümkün olan şartları son derece genişletmeye yardımcı olduğunu belirten Haham, anlaşmanın sadece iki ülkeyi bir araya getirmekten çok daha fazlası olduğunu ve iki halkı bir araya getirdiğini belirtiyor.

Bu birleşmenin en duygusal ve anlamlı sembollerinden birinin kendi düğünü olduğunu belirten Haham, düğününe pek çok BAE’li Müslüman dostu ve devlet görevlisini davet etmiş.

Duchman, kendisi ve eşi Lea’nın BAE’de yaşayan Yahudiler olmaktan gurur duyduklarını ve bu yüzden de düğünlerini orada gerçekleştirmenin son derece eşsiz ve özel olacağına karar verdiklerini söyledi.

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün