Stanford Üniversitesi tarafından çarşamba günü yayınlanan resmi bir soruşturma raporu, o dönemde inkar edilmesine rağmen üniversite yöneticilerinin 1950´lerde Yahudi öğrenciler için kabul kotası koyduklarına dair uzun süredir devam eden şüpheleri doğruladı.
Raporun yayınlanmasının ardından, Stanford'un Başkanı Marc Tessier-Lavigne, üniversite adına Yahudi cemaatinden özür diledi.
Tessier-Lavigne paylaştığı mektupta, "Stanford tarihinin, yeni raporla onaylanan, bu çirkin bölümü üzücü ve derinden rahatsız edici. Üniversite olarak bunu kabul etmeli ve tarihimizin bir parçası olarak; itici olduğu kadar onunla yüzleşmeli ve daha iyisini yapmaya çalışmalıyız” ifadesini kullandı.
Tessier-Lavigne mektubunda ayrıca, Stanford'un önyargıyla mücadele eğitimini artırarak, özel bir danışma komitesi oluşturarak ve üniversite programlarında Yahudi tatil günlerinde daha fazla dikkat ederek günümüzdeki Yahudi öğrencilerin iyi karşılamasını sağlamaya çalışacağını da yazdı. Üniversitenin bu sonbahardaki ilk ders günü Roş Aşana'da gerçekleşmişti.
Stanford geçtiğimiz yıl, bir tarihçinin 1950'den 1970'e kadar Stanford'un Kabul Direktörü görevini yürüten Rixford Snyder'ın geride bıraktığı belgeleri keşfedip yayınlamasının ardından, Snyder'ın Yahudilere karşı önyargılı olduğunu ve onların üniversiteye kayıtlarını azaltmakla ilgilendiğini öne sürerek, raporu hazırlayan çalışma kolunu bir araya getirdi.
Benzer bir sonuca fakülte, personel, mütevelli heyeti, mezunlar ve öğrencilerden oluşan çalışma kolu tarafından da ulaşıldı.
Çalışma koluna başkanlık eden Stanford Tarih Profesörü Ari Y. Kelman, “Stanford'un onlarca yıldır Yahudi adaylara karşı geçmişte veya günümüzde önyargılı olduğu, Kaliforniya'daki birçok Yahudi tarafından anlaşıldı” dedi. "Bulduğumuz şey, üniversitenin üst yönetimindeki diğer üyelerinin bilgisi dahilinde Kabul Direktörünün, Stanford'a kayıtlı Yahudi öğrenci sayısını sınırlamak için adımlar attığıydı."
Snyder'ın niyetinin kanıtı, meslektaşı Fred Glover tarafından o zamanki Stanford Başkanı Wallace Sterling'e 1953 yılında gönderilmiş bir notta bulundu.
Glover, Snyder'ın Stanford başvurularındaki erkek adayların çoğunun Yahudi olduğunu hissettiğini ve üniversitenin durumu değiştirmek için harekete geçmesi gerektiğini belirtirken; gönderdiği notta "Snyder, bu sorunun potansiyel tehlike olduğunu düşünüyor ve durumun onu, başvuranların ırkına veya dinine hiç dikkat etmemeye ilişkin belirtilen politikamızı göz ardı etmeye zorladığını söylediği için, bunu bilmenizi istedi" diye yazdı.
Arşiv kayıtlarına göre Snyder, Yahudi öğrenci topluluklarının çoğunlukta olduğu iki Los Angeles okulu olan Beverly Hills Lisesi ve Fairfax Lisesi'ni hedef alarak Yahudi kabullerini azaltma hedefine ulaşmak için harekete geçti.
Glover, Snyder'ın endişesini aktararak, "Ertesi yıl bu okullardan birkaç Yahudi başvuruyu kabul edersek, bir Yahudi başvuru seliyle karşılaşırız" diye yazdı.
Snyder'ın üniversite arşivlerinde bulunan seyahat programlarına göre, bu notun tarihinden sonra Snyder, Beverly Hills ve Fairfax'i Güney Kaliforniya okullarından alımlarını azalttı.
Kayıt verilerinin bir analizi, Stanford'un kısa süre sonra bu iki okul mezunlarından yapılan kayıtlarda keskin bir düşüş gördüğünü gösterdi.
Stanford'un Yahudilere ve diğer azınlıklara karşı ayrımcılık tarihi, diğer seçkin üniversiteler ile benzerlik göstermekte. Birçok Ivy League okulu 20. yüzyılın başlarında, kaydı kabul edilen Yahudilerin sayısını kontrol etmek amacıyla resmi dini ve ırksal kotalar gibi çok daha açık ayrımcılık politikalarını yürürlüğe koydu. (ABD Yüksek Mahkemesi bu yıl, eleştirmenlerin bazı kökenlerden gelen öğrencilere karşı ayrımcılık anlamına geldiğini söylediği çeşitliliği sağlamayı amaçlayan çağdaş bir uygulama olan pozitif ayrımcılıkla ilgili iki davaya bakacak.)
