Üniversitede okuyan gençlere burs fonu yaratmak amacıyla 15 senedir düzenlenen Şemeş Karmiel Dans Gösterisi, pandemi nedeniyle neredeyse üç senelik bir aradan sonra 11 Aralık Pazar günü yaklaşık 2000 kişilik bir seyircinin karşısında sahnelendi.
4 ile 50 yaş arası 250 dansçı, 18 eğitmen ve 60 kulis görevlisinden oluşan dev Şemeş Karmiel kadrosu sadece on haftalık bir çalışma temposunun ardından Zorlu PSM’de izleyenleri hayran bırakacak bir performans sahneleyerek yürekleri ısıttı.
Gösteri öncesi açılış konuşmasını yapan Teri Ovadya, “Milyarlarca insan duygularını ifade edebilmek için farklı farklı yollar seçerken, bizler dans etmeyi seçtik. Sevincimizi, hüzünlerimizi, öfkemizi, şefkatimizi anlatmak, sahip olduğumuz kültürel öğeleri kuşaktan kuşağa aktarmak için dans ediyoruz” dedi ve devam etti: “Birazdan dev kadro ayaklarını yere vurmaya başlayacak. ‘Seni görüyorum’ demek için, ‘Sana elimi uzatıyorum’ demek için, ‘Sen de bana elini ver birlikte büyüyelim’ demek için. Biz ayaklarımızı çılgınca yere vururken ortaya çıkan titreşim üniversiteli kardeşlerimize umut olarak ulaşacak.” Ovadya, ülkelerindeki savaş nedeniyle geçtiğimiz aylarda Ukrayna’dan Türkiye’ye gelen David ve Maxim adlı iki genç dansçının ekibe katıldığını da seyircilerle paylaştı. Türk Yahudi Toplumunun himayesinde yaralarını sarmak ve yeni hayatlarına uyumlanmak için Şemeş Karmiel ile dans etmeye başladıklarını ifade eden Ovadya “Hadi arkadaşlar en baştan” sözleriyle dansçıları sahneye davet etti.
Rengarenk kıyafetleri içinde profesyonel dansçıları aratmayacak nefes kesen bir performans sergileyen dansçılar, uluslararası danslardan müzikallere uzanan 25 farklı danstan oluşan bir gösteriye imza attılar ve dakikalarca ayakta alkışlandılar.
Ayrıca bu sene de 2012’de hayatını kaybeden grubun sevilen üyelerinden Alp Alkaş, adına gerçekleştirilen dans ile bir kez daha anıldı.
Bu dev ekibin kurucusu ve koreografı Verda Hason Darsa sahneye çıkarak on hafta gibi kısa bir sürede gösterinin oluşumunda emeği geçenlere teşekkür etti. Darsa, öncelikle 29 Mart 2020’de planlanan 15. yıl gösterisinin 16 gün kala pandemi nedeniyle ertelenmesinin üzüntüsünü ve yaşananları paylaştı: “2-3 ay sonra her şey geçecek, boşuna ertelemiş olacağız diye insanların başının etini yedim ama ne yazık ki öyle olmadı. Sadece bu gösteri için hazırlanmış 1300 parça kostüm ve pek çok dekor depolara kaldırıldı ve bugünü bekledi.”
Eylül 2022’de ‘Şemeş Karmiel çalışmalarınıza başlayabilirsiniz’ haberi geldiğinde yaşadığı heyecanı ise şu sözlerle dile getirdi: “İlk kez sevinçten ve heyecandan vücudumun uyuştuğunu hissettim. Çünkü çalışmalara 24 Eylül’de başlayıp 11 Aralık’ta gösteri çıkarmamız gerekiyordu. Bu haberi aldığımdan beri ekip olarak arı gibi çalıştık. (...) Ulus Musevi Okulları yetkilileri, Röne Kaspi ve Müge Bozdoğan, okulumuzu köşe bucak kullanıyoruz, etinden sütünden yararlanıyoruz, bütün destekleriniz için teşekkürler. (…) Son 7-8 senedir Karmiel çalışmasının bitiş saatine okul güvenliğinden Hüseyin Aksu ve ekibi bitiriyor. Çarşamba akşamları saat 23.59’da kapıya gelip ve bütün karizmamı yerle bir ederek iki bakış atar, bir şey demesine bile gerek kalmaz çalışmayı bitirirler.
Dansçılar ile ne kadar keyifli zaman geçirdiğimizi bilseniz siz de parçası olmayı istersiniz. 4 yaşından 50 yaşına dansçılarımız var, son iki yılda yurtdışına gitmiş olan fakat gösteride bizi yalnız bırakmayanlar, evlenenler, iş hayatını değiştirenler, çocuk sahibi olanlar, takıma çocuğuyla beraber dans etmek için geri dönenler, yepyeni başlayanlar ve senelerdir devam eden her dansçımıza teşekkürler.
30 plus takımımız… ‘Biz evden kaçmak, biraz kafa dinlemek için dans ediyoruz’ diyorlar, harikalar yaratıyorlar. Master grubumuz bir başkadır, Şemeş Karmiel’in kurucu takımıdır. Yüzde 50’si her sene jübilelerini yaptıklarını iddia ederler, bir sonraki gösteri bir bakmışız ki yine bu sahnenin kenarındayız ve yine jübile konuşması yapıyoruz. Siz ülke de değiştirseniz, çocuk da yapsanız hep beraber dans etmeye devam edeceğiz.
Çocuk takımlarımız bu ekibin can damarlarıdır, enerji kaynağımızdır, hepimizi şarj ettikleri bir gerçek. (…) Çocuk takımları dediğimizde bütün çocuk dansçılarımızın velilerine büyük alkış rica ediyorum. (…) Bu iş bir ekip işi, hem de çok büyük bir ekip işi. Şemeş Karmiel teknik ekibi - Semih Vur ve Sani Azuz, ışıkta Ayşe Sedef Ayter ve ekibi, görüntü ve kamerada Pixus, vokal koçumuz Buket Bahar... Bu sene bir ilk yaparak aramıza güzel sesli gençlerimizi kattık. Sidel Mizrahi, Joslin İstiroti, Eliz Stamati, Alitsa Darsa, Ralf Bilmen ve İdil Bensusan.
Posterlerimiz ve kitapçıklarımız usta iki elden çıkıyor, bu ustalar dansta da çok ustalar; Sandy Alaton Görüşük ve Alp Görüşük, iyi ki varsınız. Sahnede kostümlerimizle parlıyoruz Rosy Show Costumes ellerinize sağlık… Aksesuarlarımız Mruky Zeynep Alpolat Yokes. Makyaj dediğin beş on kişiye yapılır. 300 kişiye makyaj yapılır mı? Essy Siton, Emma Poluman, Ziva Vur ve Riella Yakar en güzelini yapar, elinize sağlık…
Yad ekibiyle el ele olmak çok güzel. Cina Alkaş, Sibel Franko ve ekibi dans adımlarımızın böyle güzel bir amaca hizmet etmesinde bize açtığınız yolda yürüme devam edeceğiz. Dans etmek güzel, öğretmek daha güzel; eğitmenlerimiz Alara Fins, Larissa Kalaora, Serena Yeruşalmi, Ceni Halet, Deniz Mişulam, İdil Bensusan, Liel Kastoryano, Mirey Seloni, Moti Fins, Reysi Kurtaran ve Teri Kaspi. Bu sene ekibimize katılan, Gülçin Gökçebağoğlu, Tuğrul Savaşçı ve Alper Marangoz’la birlikte çalıştığımız için çok şanslıyız; Şemeş ailesine hoş geldiniz. Sizleri sahnede izlemek keyif oldu. Valeri Bahar, bizimle olduğun ve master ekibimizi çekip çevirdiğin için çok teşekkürler.
Geldik bu gecenin iki gizli yıldızına… Onlar sadece dans etmedi, her detayla uğraştılar. Kostümler, kuru temizlemesi, depolanması, sayılması… Çocukların beden numaralarından, dekorların nakliyesine kadar uğraştıkları yetmiyormuş gibi bilet dağıtım ve organizasyonunu da yaptılar. İnanın bu işler dans etmek ve dans öğretmekten çok daha zor. Ne mutlu ki yanımda Delya Franco ve Mirey Braunstayn var.
Onu herkes Tuna Abla diye çağırır… Tuna Alkan, ilk günden beri bana sonsuz güvenin için çok teşekkür ederim. Seni hiçbir şeye ikna etmeye çalışmam gerekmiyor. Orçun Okurgan için ne desem az; benden ne çektiğini bir Orçun bir ben bilirim. Orçun koreografi lazım, Orçun toplantı yapalım, Orçun dansçı eksik… Ne desem çözer, teşekkürler Orçun.
Shlomo Maman’dan, çalıştığımız 17 yıl boyunca senden çok şey öğrendim, öğrenmeye de devam ediyorum. Yola devam Shlomo.”
Son olarak dünyanın en anlayışlı eşine, çocuklarına, anne ve babasına sahip olduğunu söyleyen Verda Hason Darsa kendilerine her imkânı sağlayan, desteğini hiç kesmeyen eş başkanlar Erol Kohen ve İshak İbrahimzadeh’ye ve sponsorlara özel teşekkürlerini sunarak konuşmasına son verdi.