PSİKOLOJİK EGO SAVAŞI Sinema sektörünün içyüzünü sergilemeyi hedefleyen keskin mizahlı bu sinik ve alaycı film yaratıcılığın zorluğunu merkezine alıyor. Ünlü bir kadın yönetmen ve iki prestijli erkek oyuncunun senaryo okuma provasına odaklanan film, sinema endüstrisini zeki ve esprili bir dille hicvediyor.
‘COMPETENCİA ORİCİAL’
Yön: Mariano Cohn - Gaston Duprat
Sen: Andres Duprat - Mariano Cohn - Gaston Duprat
Gör: Annau Vals Colomer
Kur: Alberto Del Campo
Oyn: Penélope Cruz - Antonio Banderas - Jose Luis Gomes - Martinez Torres -Manolo Solo - Nagaro Aranburu - Pilar Castro - İrene Escobar
İlk filmleri ‘Saygın Vatandaş / El Cuidano İllustre’de edebiyat dünyasına eleştiri getiren Mariano Cohn - Gaston Duprat ikilisi, tekrar bir araya geldikleri ‘Resmi Yarışma / Competencia Oficial’de sinema dünyasına eğilerek, yaratıcılığın ve film yapma sanatının zorluğuna değiniyorlar. Yirmi yıldır birlikte çalışan iki Arjantinli yönetmen ‘Saygın Vatandaş’ın (2016) senaryo yazarı Andres Duprat ile çalışmayı sürdürdükleri ikinci filmde bu kez senaryo yazılımına kendileri de dâhil oluyor. Sağlam bir televizyon geçmişleri olan Cohn - Duprat ikilisinin belgesel türünde de başarıları var.
Egoların çarpışması
İki Arjantinli yönetmen ve senaryo yazarı, iki İspanyol ve bir Arjantinli üç ünlü oyuncuyu bir araya getiren filmin teknik kadrosu da aynı ülkelerden oluşuyor. ‘Rekabet / Rivalidad’ adlı bir filmin hazırlık sürecinde yaşananları anlatan bu film sinema sektörünün içyüzünü sergilemeyi hedefliyor. İzleyicisini sinemanın kulislerine sert ve keskin bir mizahla götüren sinik ve alaycı film, yaratıcılığın zorluğunu merkezine alıyor. Senarist üçlüsü özgün bir konuyu zengin karakter tahlilleri eşliğinde özenle işlemişler.
Bir film çekimi öncesi iki ünlü erkek oyuncunun ünlü bir kadın yönetmenle yaptıkları senaryo okuma prova sürecine odaklanan film bizleri sinema endüstrisinin mutfağına götürüyor. ‘Film çevirme üzerindeki film’ formatındaki ‘Resmi Yarışma’nın konusu son derece modern dekorasyonlu ferah mekânlarda gerçekleştirilmiş. Sanatçı kişiliği üzerine ilginç şeyler söyleyen yapıt, film yapımı endüstrisini zeki ve esprili bir dille hicvediyor. En karikatürleştirilen tip ise Hollywood’un egosu şişik bir süper starı. Mart 2020’de COVID salgını nedeniyle prodüksiyonu durdurulan film, altı ay sonra gerçekleşen çekimlerinden sonra, prömiyerini 2021 Venedik Film Festivalinde yaptı.
‘Resmi Yarışma’, Robert Altman’ın ‘Oyuncu / The Player’ını (1952), Michel Hazanavicius’un beş Oscar’lı ‘The Artist’ini (2011), Tom Cillio’nun yine bir sette film çekim sürecini anlatan ‘Başımıza Gelenler /Living in Oblivion’unu (1995) akla getiriyor.
‘Resmi Yarışma’, kusursuz ve akılda kalıcı bir film yapabilmek ve insanların onun mirasına sevgiyle bakması için, ünlü bir yönetmenle anlaşan zengin bir iş insanı Humberto Suarez’in (Jose Luis Gomez) hikâyesini konu ediyor. 80. yaş gününü kutlayan milyarder girişimci, ölümünden sonra adının anılacağı ikonik bir film yapılması için harekete geçer. Ünlü bir yazarın çok satan Nobel Ödüllü romanının haklarını yüksek bir bedel karşılığında satın alır. ‘Rekabet / Rivalidad’ adlı roman, sarhoş araba kullanırken anne-babasını öldürdüğü için kardeşini affetmeyen bir adam hakkındadır.
Çekilecek filmin en iyisi olmasını isteyen Humberto Suarez, kendisine önerilen Altın Palmiye Ödüllü kadın yönetmen Lola Cuevas (Penélope Cruz) ile anlaşır. Filmin başrollerinde iki kardeşi canlandırmaları için, çok yetenekli Hollywood’un yakışıklı oyuncularından Felix Rivero (Antonio Banderas) ile radikal bir tiyatro oyuncusu olan İvan Tores (Oscar Martinez) ile anlaşmaya varılır. Felix ve İvan kariyerlerinin zirvesindeki iki oyuncu olsa da arkadaşlıkları pek iyi değildir. İvan canlandıracağı karakterin geçmişini kapsamlı bir şekilde hazırlamış bir metot aktörüyken, Felix İvan’ın metotlarını anlamsız bulan, daha geleneksel popüler bir aktördür.
Filmin çekimine başlamadan üçlü sıkı bir prova hazırlık dönemi geçirir. Lola egoları yüksek oyuncularından giderek daha da tuhaflaşan girişimlerde bulunur. Kendisi kapsamlı notlar alan, oyuncularına doğaçlama hakkı tanımayan, senaryoya sadık kalmayı talep eden eksantrik bir yönetmendir. Popüler kültürün temsilcisi Felix ile elit kesime hitap eden İvan arasında derin bir rekabet vardır. Çeşitli şehirlerde evi olan Felix’in aksine İvan mütevazı bir evde yaşar. Rolü için Felix’ten düşük bir ücretle oynamayı kabul etmiştir. Lola’nın iki zıt karakterli oyuncusunu uzlaştırma gibi bir çabası yoktur. Egosu yüksek bir sanatçı olarak ikisini de karşısına almaktan çekinmez. Oyuncularını prova esnasında sandalyelerine bağlayan Lola, her ikisinin kariyerleri boyunca aldıkları tüm ödülleri endüstriyel bir parçalayıcı makinede paramparça eder. Kendi ödüllerini de aynı makinede öğütür. İki oyuncu intikam almak amacıyla, eşsiz performanslardan yararlanıp Lola’yı sırasıyla tuzağa düşürüp birer oyun oynarlar.
Keskin ve sert hiciv
Üç kahramanımız da alışık oldukları çalışma ve role hazırlanma safhasından vazgeçmeye yanaşmaz. Ancak iki oyuncu yönetmenin emirlerini yerine getirmeye mecburdur. Bunun sonucunda Felix ile İvan hem birbirleriyle hem miraslarıyla yüzleşmek zorunda kalır. Her ikisi büyük birer efsane olsalar da yeteneklerinden de büyük egolara sahiptirler. Film ‘kameralar kayda başladığında üçlünün kaprislerinden vazgeçip vazgeçmeyecekleri ve tüm ihtilafları aşıp filmin bitirilip bitirilemeyeceği’ sorusuna cevap arar. Ancak senaristlerin final bölümünde izleyiciye bir sürprizi vardır.
Filmin akılda kalan sahnelerinin birinde, yönetmen oyuncularının endişe duymalarını ve duygusal tepkilerinin gerçekliğini ayarlamak için iki oyuncunun üzerine vince takılı dev bir kaya sallandırır. Haklarını almak için servet ödediği bir kitabı okumadığını ve kitap okumakla arası iyi olmadığını itiraf eden, ilaç endüstrisi milyarderi Suarez, kurduğu vakfın modern binasını, filmin senaryo okuma provalarının yapılması için film ekibinin emrine vermiştir. Bu rolü canlandıran veteran İspanyol aktör Jose Luis Gomez (82) ‘Pascal Duarte’ (1976) filmiyle Cannes Film Festivalinde En İyi Erkek Oyuncu Ödülünü almıştı.
Film ‘auteur yönetmen’ Lola üzerinden film festivallerinin basın gösterimlerinde hava atan, gayrı samimi söylemlerde bulunan, şişik egolu yönetmenleri de tiye alıyor. Ödüllerden nefret ettiğini her fırsatta dile getiren, Oscar’a layık görülürse, sırf ödülü reddedeceğini ilan etmek için törene katılacağını söyleyen İvan’ın, evinde ayna karşısında Oscar Ödülü teşekkür konuşması provası yaptığı sahne bir hayli ironik.
Oyuncu kadrosunun iki ünlüsü Penélope Cruz ile Antonio Banderas, Pedro Almodovar’ın ‘Acı ve Zafer / Dolor Y Gloria’ ve ‘Aklımı Oynatacağım / Los Amantes Pasajeros’tan sonra üçüncü kez bir araya geliyorlar. Bukleli ve kıvırcık saçları, yenilikçi gözlükleri ve eksantrik giysileri içindeki Penélope Cruz (48), komedi türünde de iyi oyunculuğunu kanıtlama fırsatını kaçırmıyor. Özgüven patlaması içindeki eşcinsel yönetmen Lola Cuevas, kendini adadığı mesleği uğruna evlenmeyi, çocuk sahibi olmayı aklına getirmediğini söylüyor. Kendine has yöntemleriyle, adı dahi yönetmene çıkmış, prensip sahibi, katı kurallı bir yönetmenin iç dünyasını gözler önüne seren Cruz çok başarılı. Sanatçının ‘Vicky Cristina Barselona’ ile alınmış bir Oscar Ödülü, Venedik’ten ‘Paralel Anneler’ ile kazanılmış bir Volpi Kupası, Cannes’dan ‘Volver’ ile ulaşılmış bir En İyi Kadın Oyuncu Ödülü var.
‘Acı ve Zafer’ ile Oscar’a aday gösterilen, Cannes’da En İyi Erkek Oyuncu seçilen Antonio Banderas (62), küresel Hollywood süper starı Felix Rivero rolünü karikatürleştirme performansıyla göz dolduruyor. Banderas, şöhretinden faydalanıp önüne çıkan her kadına sarkan, geçmişinde birkaç evlilik yaşamış, eski karılarına ödediği nafakalardan şikâyet eden, onların açgözlülüğünü sürekli gündeme getiren süper starı sevimli kılıyor. Ancak oyuncu kadrosunun en başarılısı Arjantin’in efsanevi karakter oyuncusu Oscar Martinez (73). Tiyatro kökenli olduğu için sinema sektörünü ve sinema oyunculuğunu hakir gören, ama filmlerde oynayıp ününü geniş kitlelere taşımak isteyen, herkese tepeden bakan oyuncu karakterini inandırıcı kılıyor. İspanyol aktör José Luis Gomez (82), aralarında Pedro Almodovar, Milos Forman’ın da bulunduğu birçok ünlü yönetmenle çalışan iyi bir karakter oyuncusu olduğunu kısa rolünde kanıtlıyor. Üç başrol oyuncusunun kimyalarının uyuştuğu bir gerçek.