Tel Aviv´de binlerce kişi yeni İsrail hükümetini ve yasal reform paketini protesto etmek için yürüdü. Levin geniş kapsamlı yasal değişiklikleri açıklayınca, eski ve yeni milletvekillerinin de aralarında bulunduğu on binlerce kişi, bazıları Netanyahu´ya ´tehlikeli, yozlaşmış ve ırkçı´ diyerek Habima Meydanında toplandı.
Geçen hafta İsrail Adalet Bakanı Yariv Levin, ülkenin adalet sistemini revize edecek planları açıkladıktan sonra, cumartesi akşamı binlerce kişi Tel Aviv'de yeni hükümeti protesto etmek için toplandı.
Etkinliği düzenleyenlerin ifadesine göre kıyı kentinin Habima Meydanındaki miting için 10 binden fazla protestocu bir araya geldi.
Sol görüşlü 'Standing Together /Birlikte Ayakta' grubu ve diğer örgütlerle bağlantılı göstericiler, Tel Aviv Müzesi'ne doğru yürüyerek bir miting düzenledi. Diğerleri ise şehrin sokaklarında meşale yürüyüşü gerçekleştirdi.
Organizatörler, protestoyu duyururken “Suçlu hükümet tarafından gerçekleştirilen ve kim olursa olsun tüm vatandaşlara zarar verme tehdidini taşıyan hükümet darbesine karşı olan herkese” ifadelerini kullandılar.
Geçtiğimiz perşembe Adalet Bakanı Yariv Levin, Yüksek Adalet Divanı'nın ayrımcı ve/veya demokratik olmadığı düşünülen yasa ve hükümet kararlarını engelleme yetkisini büyük ölçüde kısıtlayacak, hükümete yargıçların seçiminde kontrol yetkisi verecek ve başsavcı tarafından atanan bakanlık hukuk danışmanlarını ortadan kaldıracak olan tartışmalı bir yasal reform paketini açıkladı.
Cumartesi günü 'Standing Together' ve 'Crime Minister' protesto grupları yaptıkları ortak açıklamada "Yeni hükümetteki aşırı ve tehlikeli unsurlar hepimize zarar vermeye çalışıyor" iddiasında bulunarak, iktidardaki koalisyonu Arapları hedef almakla ve cinsiyet temelli ayrımcılık yapmakla suçladılar.
İki grup açıklamalarında, "Hiçbir şey yapmadan evde oturup beklemeyeceğiz, umutsuzluk ve hayal kırıklığına yenik düşmeyeceğiz. Nerede bir savaş varsa, orada umut vardır; biz de çıkıp evimiz için savaş vereceğiz" ifadelerini kullandılar.
Hükümetin yemin etmesinden önce imzalanan koalisyon anlaşmalarında, hizmet sağlayıcılarının dini inançları nedeniyle hizmet vermeyi reddetmelerine izin verecek bir yasa talep ediliyordu; bu da eleştirmenler tarafından LGBTQ toplumuna ve hedef alınan diğer gruplara karşı ayrımcılığı yasallaştırmak olarak görülmekte.
'Breaking the Silence /Sessizliği Bozmak' grubunun başkanları Yael Lotan ve Avner Gvaryahu, cumartesi akşamki mitingde protestoculara "Bu akşam, dostlar, yeni bir demokratik kamp kurduk. Yahudi ve Arapları, erkek ve kadınları, her cinsiyet ve cinsel yönelimden insanları, laik ve dincileri içine alan, kötü niyetli bir hükümete karşı ve burada daha iyi bir gelecek uğruna birleşmiş bir kamp" diyerek seslendiler. Lotan ve Gvaryahu insan haklarının Yahudilere özel olmadığını ve İsrail'in 1967'deki Altı Gün Savaşında elde ettiği topraklarda yaşayan ve vatandaş olmayanlar dahil olmak üzere Araplara bu hakların tanınması gerektiğini vurguladılar.
Ynet haber sitesinin haberine göre, Tel Aviv'deki bazı protestocular, "kışkırtma hükümet koridorlarında başlar" ve "Netanyahu tehlikeli, yozlaşmış ve ırkçı" şeklinde sloganlar attılar.
Merkez-solcu İşçi Partisinden Merav Michaeli ve Gilad Kariv ve çoğunluğu Arap olan Hadash-Ta'al ittifakının başkanı Aymen Odeh'in de dahil olduğu bazı milletvekilleri mitinge katıldılar. Eski bakan Tzipi Livni de mitinge katılarak bir konuşma yaptı.
Odeh Twitter paylaşımında, mitingde konuşma yaptıktan sonra sözel ve fiziksel olarak saldırıya uğradığını öne sürdü. Çevrimiçi dolaşımda olan bir video bir adamın Odeh ve çevresindekilere yaklaşıp bağırarak konuştuğunu gösteriyor. Bir başka videoda ise aynı adam muhabire milletvekilini tokatladığını söylüyor. Polisten olayın hemen ertesinde olayla ilgili bir açıklama yapılmadı.
İşçi Partisinin başkanı Michaeli Twitter hesabındaki paylaşımında, “Binlerce muhteşem göstericiyle birlikte protesto etmeye ve net bir sesle bağırmaya geldik: Ülkemizin yok edilmesine izin vermeyeceğiz! Demokrasimiz için mücadele etmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.