DÖRT ÖZEL ŞABAT - DÖRT ÖZEL PERAŞA-4:ŞABAT AHODEŞ
Tanrı, Mısır Ülkesinde Moşe ve Aaron’a konuşarak şöyle dedi: “Bu ay sizin için ayların başı olacak. Yılın ayları açısından bu ay sizin için birincidir.” (Şemot 12:1-2) Bu yıl Şabat Ahodeş 18 Mart Cumartesi günü.
Şevat ayının sonunda başlayan ve bizi adım adım Pesah’a hazırlayan Dört Özel Şabat’ın dördüncüsü Ay’ın Şabat’ı/ Şabat Ahodeş’tir. Şabat Ahodeş’te çıkarılan ek Sefer Tora’dan okunan Ahodeş peraşası, Yahudilere bir halk olarak verilen ilk mitsva olan Roş Hodeş’in (yeni başlayan Ay’ın) ilan edilmesi ve ayın hareketlerine paralel bir Yahudi takvimi oluşturulması, Nisan ayının ayların başı olması, Pesah korbanı getirilmesi, bunun matsa ve acı otlar ile yenilmesi ve yedi gün boyunca mayalı gıdalar tüketilmekten kaçınılması mitsvalarından bahseder.
Yeni başlayan ayın ilan edilmesi mitsvası eski zamanlarda ayın tamamen kaybolduktan sonra ilk olarak yeniden ortaya çıktığı ince gümüş halini gördüklerine dair şahitlik eden iki görgü tanığının ifadelerinden sonra Bet Din’in yeni ayın başladığını - Roş Hodeş’i resmen ilan etmesiyle gerçekleşirdi. Günümüzde ise bu mitsva Sefarad geleneklerine göre bu Şabat gibi, Roş Hodeş’ten önceki Şabat/Şabat Mevarhim sabah duası sırasında sinagoglarda ‘Yeni Ay İlanı Duası/Birkat Ahodeş ile yerine getirilir (Sidur kitabı s.604). Bu duada, yeni başlayan ayın herkese sağlık, mutluluk, bereket, şifa, iyi haberler, korunma getirmesinin, Tanrı’nın İsteği/Yei Ratson olması dilekleri ifade edilir.
Yine İstanbul Sefarad geleneklerinde, Yahudi takvimine göre ayın 7’si ile 15’i arası, sinagogda veya evde, ayın görülebileceği bir yerde Birkat Alevana (Yeni Ay duası) yapılır (Sidur kitabı s.978). Bu duada, güneşi, ayı, yıldızları, gökcisimlerini, gökleri, suları, her şeyi yaratan ve yarattıklarına işlevlerini veren Yüce Tanrı kutsanır ve bu ayın hepimiz için hayırlı ve uğurlu olması dileği üç kere tekrar edilir.
Bu yıl Şabat Ahodeş 18 Mart Cumartesi günüdür.
Tanrı, Mısır ülkesinde Moşe ve Aaron’a konuşarak şöyle dedi: “Bu ay sizin için ayların başı olacak. Yılın ayları açısından bu ay sizin için birincidir.” (Şemot 12:1-2).
İsrailoğullarının Mısır'dan ayrılmalarından ve köleliği geride bırakmalarından kısa bir süre önce Tanrı Nisan ayını ayların başı olarak ilan eder. Ay’ın İbranicesi hodeş, yeni/hadaş kelimesiyle ilişkilidir. O dönem özgürlüğe doğru ilk adımlarını atmaya hazırlanan İsrailoğulları için yeni bir hayat başlamaktaydı.
Bizler de ayların başı ve Pesah ayı olan Nisan boyunca günlük hayatımızdaki özgürlüklerimiz ve köleliklerimiz, yeni başlangıçlar ve kendimizi nasıl yenileyebileceğimiz üzerine düşünebiliriz.
Yeni ay - Yeni başlangıçlar
Ayların başı Nisan’da İsrailoğulları’nın yeni bir hayata adım attıkları Pesah'ın isimlerinden biri de bahar bayramı/ Hag Aaviv'dir. Bahar mevsimi de İsrailoğulları gibi doğanın da yeni bir başlangıç yaptığı, kendini yenilemeye başladığı dönemdir. Hadaş da, Aviv de, Pesah da içlerinde yeni başlangıç duygusunu, yenilenme isteğini, yenilenmenin getirdiği umudu barındırır. Süregelen bir yeni başlangıç duygusu ve bunun getirdiği umut aslında günlük hayatımızın her anında yanı başımızdadır. Kendimizi, etrafımızı ve dünyayı iyileştirme yolunda hareketlerimizde, sözlerimizde, düşüncelerimizde, bakış açımızda yeni başlangıçlar yapabilmemiz için her zaman bir fırsatımız olduğunu sürekli aklımızda tutabilmemiz için sadık yardımcılarımız, takvimimizdeki dönemsel hatırlatıcılarımızdır. Günlük olarak her sabah uyanır uyanmaz yataktan kalkmadan söylediğimiz Mode Ani berahası ile Tanrı’ya içimizdeki ruhu şefkatle yenilediği için teşekkürlerimizi dile getiririz (Sidur kitabı s.2). Haftalık hatırlatıcımız Şabat’ın çıkışında yapılan Avdala’da yeni başlayan hafta için sağlık, mutluluk, bereket, huzur, barış ve daha birçok nimet kapısının açılması dileklerimizi seslendiririz (Sidur s.778). Aylık olarak her ayın başı Roş Hodeş’te yeni başlayan ay için şifa, mutluluk, bereket, barış, huzur, iyi haberler ve daha birçok güzel dileklerimizi dile getiririz. Yıllık olarak ise sofradaki simgesel yiyeceklerle yılların başı Roş Aşana’da yeni başlayan yıl için güzel dileklerimizi, beklentilerimizi ifade ederiz. Yahudilik’teki bu günlük, haftalık, aylık ve yıllık uygulamalar istediğimiz her an yeni başlangıçlar yapabileceğimizi, kendimizi yenileyebilmemiz, kendimizin daha iyi bir versiyonu haline gelebilmemiz için harekete geçebileceğimizi, bunun için hiçbir zaman geç olmadığını, bazen hedeften şaşsak bile hedefe tekrar kilitlenmemizin her an mümkün olduğunu hatırlatır.
Şabat Ahodeş - Zamana hâkim olmak
Şabat Ahodeş’te İsrailoğulları’na bir halk olarak ilk mitsvaları verilir. Yeni ayın başlangıcını ilan etmeleri ve bu şekilde bir takvim oluşturarak onlara zaman üzerine hâkimiyet kurmaları istenir. O andan itibaren, bayramların tarihsel döngüsü ve takvim, ancak ‘Yeni Ay’ ilan edildikten sonra var olabilecekti.
Bunu net olarak Bayram Yom Tov Kiduş dualarının alt satırında görebiliriz: “Baruh Ata Ad. mekadeş Yisrael Veazemanim/ Kutsalsın Sen Ad. İsrailoğullarını ve bayram zamanlarını kutsal kılan.”
Bir takvimin düzenlenmesi, toplu veya kişisel her türlü özgürlüğün temel noktasıdır. Bir köle, kendi zamanının hâkimi olamaz. Günlük hayatımıza baktığımızda, kendi haftalık, günlük takvimimizi yaparken, kendi zamanımız üzerindeki hâkimiyetimizi belirtmiş oluruz: iş, dinlenme, kendimizle olma zamanımızı, tatilimizi, aile ve arkadaş zamanımızı, iş ve sosyal hayat dengemizi o anki önceliklerimize göre sıralarız. Bu da zamanın değerini takdir etmemize, zamana saygı göstermemize, anlamlı ve içerikli bir şekilde kullanmamıza, bu şekilde zamanda bir iz bırakmamıza olanak sağlar. Bu yüzden Yahudi takviminin aylarının başlangıcının, serbest bırakılma ve kurtuluş ayı olan Nisan olması çok anlamlıdır. Hayatımızda zamanımıza hakim olmamızı engelleyen, kendimize koyduğumuz esaretlerimizin farkında olmamız ve zamanımızı dengeli ve optimal şekilde değerlendirmemiz için bugün, hemen harekete geçebileceğimizi hatırlatır.
Şabat Ahodeş - Vayakel - Pekude
Şabat Ahodeş yeni ayın ilanı ile zamanımızın hâkimi olduğumuzu bize hatırlatırken bu hafta okunacak iki peraşa Vayakel-Pekude de zamanımıza iyilik, güzellik, mutluluk katacak düşünce noktaları veriyor.
Bu haftaki peraşalarda Moşe Rabenu, Mişkan’ın nasıl inşa edileceğini öğretmek için kadın-erkek tüm ulusu bir araya getirir ancak talimatlarını yarıda kesip Tanrı’nın Şabat’ı gözetme emrini tekrar eder (Şemot 35:2-3).
Bundan bir önceki peraşa Ki Tisa’da da Tanrı Buluşma Çadırı/ Mişkan’ın kurulması için gerekli açıklamaları verdiğinde yine İsrailoğulları’nın Şabat’ı nesiller boyunca Tanrı ile aralarındaki ebedi bir antlaşma şeklinde uygulayarak gözetmelerini emreder (Şemot 31:12-17). Rav Etan Mitz, Tora’da Şabat ile Mişkan'ın bu şekilde yan yana gelmesinin, aslında Şabat yasaklarının kanunlarının temelini oluşturan 39 melahot’un çıkış yeri olduğunu belirtir. Burada önemle belirtilmek istenen, Mişkan’ın hazırlığı ile ilgili işlerin hiçbirinin Şabat günü yerine getirilemeyeceğidir. Mişkan, Tanrı’nın Kutsal Varlığı/ Şehina’yı barındıracak yer olsa da, Şabat yine de Mişkan’dan önce gelir.
R. Mitz’e göre bugünün dünyasında Mişkan sinagogu temsil ediyorsa, Şabat da evdeki ibadetimizi temsil eder. Her ikisi de kutsallığı ve Tanrısallığı bulmanın birbirini tamamlayan yollarıdır. Biri toplum içinde, diğeri ise topluluk olmadan, kişinin kendi özel alanında gerçekleşir. Şabat’ın Mişkan’dan önce gelmesi, Tanrı Yolu’nun evimizin içinden (Şabat) başlaması olarak yorumlanabilir. Kendimizi, etrafımızı ve dünyayı iyileştirme yolumuzda Tora öğretilerinin evimizde, özel hayatımızda, nerede olursak olalım bizi ve bizi örnek alan çocuklarımızı yönlendiren daimi ışık olması anlamına gelir. Davranışlarımıza, konuşmalarımıza, düşüncelerimize sadece sinagog ortamında değil, günlük yaşantımızda da dikkat ederek, gittiğimiz yerlerde Tanrı’nın benzeyişinde olmayı yansıtacak şekilde davranarak bulunduğumuz her ortama kutsiyet katabilir, orayı Tanrı’nın Varlığı’nı barındıracak Kutsal bir mekân haline getirebiliriz.
Kısa Kısa ŞABAT AHODEŞ
İsmi: İbranice Hodeş-ay, AHodeş-ay’ın, Şabat Ahodeş de Ay’ın Şabat’ı anlamına gelir. Burada bahsedilen ay, herhangi bir ay değil, ayların başı olan Nisan ayıdır. Ay’ın Şabat’ı- Şabat Ahodeş, Nisan ayından hemen önceki Şabat (veya Roş Hodeş Nisan Şabat’a rastlarsa Şabat Roş Hodeş Nisan) günüdür.
Nerede bahsedilir? Tora’da, Şemot 12:1-20 bölümünde Nisan ayı için söylediği “Bu ay sizin için ayların başı olacak. Yılın ayları açısından bu ay sizin için birincidir” sözleri ile Tanrı, Nisan ayının ayların başı olduğunu belirtir.
Bugün ne yapılır? Bu Şabat okunacak normal haftanın peraşasına (bu yıl Vayakel ve Pekude’ye) ek olarak ayrı bir Sefer Tora’dan Ahodeş Peraşası (Şemot 12:1-20) okunur. Şabat Ahodeş’te okunan aftara Yehezkel 45. bölüm de Roş Hodeş, Nisan ayı, Pesah korbanı gibi Ahodeş peraşasına paralel konulardan bahseder.
Ahodeş peraşası ne anlatır? Bu haftanın peraşasına (bu yıl Vayakel ve Pekude’ye) ek olarak okunacak Ahodeş peraşası (Şemot 12:1-20); Tanrı’nın, Mısır’dan çıkıştan iki hafta önce Moşe ve Aaron’a söylediklerinden bahseder: Yahudi halkına verilen ilk mitsva olan Roş Hodeş/Yeni Ay konsepti ile oluşturulacak Yahudi takviminde Nisan ayının ‘ayların başı’ olarak kabul edilmesi, Nisan ayının 10’unda her ev halkının korbanlık, bir yaşında bir davar edinilmesi ve bu korbanlığın 14 Nisan’a kadar gözetimde tutulması, 14 Nisan akşamı korban olarak kesilip kanının kapı pervazlarına ve kirişlerine sürülmesi anlatılır. Buna ek olarak daha sonra kesilen korbanlığın matsa ve acı otlar ile Pesah korbanı olarak yenilmesi, kapı pervazlarına korban kanı sürülmüş evlerin, behorların ölümü belası sırasında atlanacağı, bu günün nesiller boyunca hatırlanacağı belirtilir. Bunun yanında yedi gün boyunca mayalı gıdalar tüketmekten kaçınılması ve bir gün öncesinde evlerin mayadan tamamen temizlenmesi, yedi gün boyunca evlerde kesinlikle maya bulunmaması gerektiğinden söz edilir.
Bugün için mesajı: Ahodeş peraşasındaki yedi gün boyunca evlerde bulunmaması gereken maya, insan karakterinin kabaran ve şişen tarafını, kibri sembolize eder. Rabilerimiz bazı negatif karakter özelliklerinin düşük dozda ve sulandırılmış bir şekilde insana faydalı bile olabileceklerini, ancak ruhun mayası kibrin tamamen ortadan kaldırılması gerektiğini belirtir. Talmud’a göre Tanrı, kibirli kişi hakkında şöyle der: “Ben ve kibirli kişi, aynı dünyada var olamayız” (Sota 4b,5a). Bunu yeni ayın ilanına bağlarsak, ay, mütevazılığı simgeler. Talmud’a göre (Hulin 60b), güneş ve ay yaratıldıkları zaman büyüklükleri ve parlaklıkları eşit olan iki büyük ışık kaynağıydı. Ay, ‘iki kralın aynı tacı paylaşamayacağını’ öne sürerek duruma itiraz edince, Tanrı ona “Git, kendini küçült” der. Böylece bildiğimiz ‘ay’ doğar. Biz de ay gibi kendimizi küçülterek Tanrı’ya yakınlaşabiliriz. Tanah’ın farklı yerlerinde kibir ile ilgili hatırlatıcılar görürüz. “Dinleyin, kulak verin, gururlanmayın!” (Yeremya 13:15). “Tanrı, yüreği kibirli olandan tiksinir” (Mişle 16:5). Kendimizi küçültmek, yeteneklerimizi göz ardı etmek anlamına gelmez. Tam tersine bize bu yeteneklerin ve sahip olduğumuz her şeyin Tanrı tarafından verildiğini idrak etmemiz anlamına gelir. Kibir, Tora’nın bizi uyardığı gibi Tanrı’yı unutmaya kadar götürebilir. “Kalbin kibirlenip de seni Mısır’dan, köle evinden çıkaran Tanrın Aşem’i unutma!” (Devarim 8:14). Bu yüzden Pesah’ta evimizden mayanın en ufak kırıntısını çıkarmakta gösterdiğimiz özenin aynısını içimizde kabaran maya olan kibri yok etmeye çalışırken de gösterelim.
*Dört Peraşa
Önemli Not: Yazıda kısa bir özet olarak verilmiş olan bilgiler, okuyucuya konu hakkında fikir vermek amacıyla Gözlem’den Şemot,Vayikra, Yahudilik Ansiklopedisi, Sidur Kol Yaakov, Pirke Avot kitaplarından ve www.ou.org, www.sevivon.com, www.chabad.org, https://torah.org, https://www.hineni.org.au, https://www.jewishdowntown.org, https://aish.com, https://emanuel.org.au, https://www.upj.org.au, https://tbelancaster.org sitelerinden derlenerek hazırlanmıştır. Cemaatlerin farklı gelenekleri ve uygulamaları olabildiği için özel günler ve uygulamalar hakkında en doğru ve detaylı bilgiler için, cemaatin kendi Rabi’lerine başvurması gerekir.
*Katkıları için Rav İzak Peres’e teşekkür ederiz.