Mireille Knoll´un öldürülmesinin yıldönümü arifesinde ve ırkçılık ve antisemitizme karşı eğitim ve eylem haftası münasebetiyle, Fransa´daki Yahudi Kurumları Temsilci Konseyi CRİF´in isteği üzerine "Yahudi dünyasının Fransızlar tarafından tanınması" üzerine İPSOS´un yaptığı bir araştırma yayınlandı.
‘Yahudi dünyasının Fransızlar tarafından tanınması’ başlıklı araştırma 18 yaş üstü 1000 örneklem üzerinden 31 Ocak-1 Şubat 2023 tarihlerinde gerçekleştirildi.
Sosyo-kültürel-ekonomik ve siyasi faktörler
Fransızların sadece yüzde 15’i yakın çevrelerinde Yahudilerin olduğunu belirtti. Daha genel bir çerçeveden ise düzenli olarak görüştüğü insanlar arasında (komşu, meslektaş, tanıdık, esnaf vb…) Yahudi olanların oranı yüzde 33. Araştırmada bu oranlar, kişilerin oturdukları yere, mesleklerine, diplomalarına, gelir seviyelerine, sempati duydukları partilere göre analiz ediliyor. Paris’in de içinde bulunduğu İle de France bölgesinde yaşayanlar (yüzde 60), yöneticiler (yüzde 53), lisans ve lisansüstü diplomasi olanlar (yüzde 44), Cumhuriyetçiler Partisi sempatizanları (yüzde 44), maddi durumu iyi olanlar (yüzde 41) ve sol parti sempatizanları (yüzde 40) yakın/ tanıdıklarında Yahudi olduğunu söylüyor. İşçiler (yüzde 81), kırsal kesimde yaşayanlar (yüzde 76), bir siyasi partiye kendini yakın hissetmeyenler (yüzde 76) ise çevrelerinde Yahudi olmadığını belirtiyor.
Fransızların günlük hayatta önyargılara ve ayrımcılığa tepkileri nasıl?
Araştırmaya katılanlar, tanıdıkları birinin Yahudi, Müslüman veya homoseksüel olduğunu öğrense, bunun az önemli olduğunu düşünüyor. Yüzde 2’si Yahudi olursa, yüzde 5’i homoseksüel ya da lezbiyen olursa, yüzde 8’i Müslüman olursa negatif duygular (dışlama ve tiksinme) hissetme ihtimalini dile getiriyor.
Fransızların yüzde 35’i, insanların Yahudiler hakkında kötü söylemleri olduğunu söylüyor. Bu oran sol parti sempatizanlarında (yüzde 42), İle-de-France bölgesinde yaşayanlarda (yüzde 41), Katoliklerde (yüzde 41), lisans ve lisansüstü diplomasi olanlarda (yüzde 38), orta/üst kategoride (yüzde 37) iken, alt sınıfta (yüzde 31), Ulusal Birlik Partisi sempatizanlarında yüzde 31.
Önyargılara verilen tepkilerin oranı ise kişilerin engelli, Yahudi, homoseksüel, siyah, Asyalı ya da Müslüman olmasına göre değişiyor. Bu gruplardan hangisine kötü söz söylense (önyargı, ayrımcı söylem, dalga geçme) en çok engellilere karşı yapılan (yüzde 76) en az ise Müslümanlara karşı yapılan (yüzde 56) kötü hareketler kişilerde negatif duygular uyandırıyor.
Fransızlar Yahudiler ve Yahudilik hakkında neler biliyor?
Fransa’nın nüfusu 66 milyon, yaklaşık 600 bin Yahudi yaşıyor. Araştırmaya katılan kişilerin dörtte biri, Yahudi nüfusunu yaklaşık olarak tahmin edebiliyor. Katılımcıların yüzde 26’sı 500 bin ila 1 milyon arası dedi. Fransızların sadece yüzde 20’sinin Yahudilikte hangi gıdaların yasak olduğuna dair bir fikri var. Yüzde 20’si domuz ve domuz ürünleri tüketiminin yasak olduğunu biliyor. Şabat’ın cuma akşamından cumartesi akşamına kadar olduğunu bilenlerin oranı ise yüzde 51. Yani Şabat kuralları, besin kurallarından daha çok biliniyor. Her on kişiden yedisi, monoteist dinlerin hangi sırayla ortaya çıktığını bilmezken, yüzde 29’u konuya hakim.
Holokost müzesi, CRİF ve baş hahamlık söz konusu olduğu zaman, halkın yüzde 80’i Holokost müzesini, yüzde 63’ü CRİF’i ve yüzde 35’i baş hahamlık kurumunu bildiğini belirtiyor.
Araştırmadaki diğer ilginç bir soru ise şuydu: “Size göre bir Fransız’ı Yahudi yapan nedir?” Cevaplar ise, en az bir ebeveyni Yahudi’dir (yüzde 58), kendini Yahudi olarak tanımlar (yüzde 51), senede en az bir kez sinagoga gider (yüzde 14), Yahudi bir derneğe kaydı vardır (yüzde 13), İsrail pasaportu vardır (yüzde 9) olarak dağıldı.
Fransa’da kalıplaşan önyargılar
Araştırmanın dördüncü bölümünde halka Yahudiler hakkında en çok duydukları önyargılar/ antisemit söylemler konusundaki fikirleri soruldu. “Yahudiler birbirine çok bağlı” fikri yüzde 87 oranında doğru kabul ediliyor. “Yahudiler en yüksek mertebedeki lobileri ellerinde tutar” (yüzde 49), “Yahudiler Fransızlardan daha zengindir” (yüzde 44), “Fransız Yahudileri, İsrail’e Fransa’dan daha bağlı” (yüzde 42), “Yahudiler Holokost ve Soykırım’ı kendi çıkarlarını savunmak için kullanıyor” (yüzde 36), “Yahudiler bankacılık ve finans sektöründe çok varlar” (yüzde 36), “Yahudiler parayı Fransızlardan daha çok sever” (yüzde 33), “Yahudiler kendilerinin üstün olduğunu düşünür” (yüzde 30), Yahudiler ortalamanın üstünde bir akla sahiptir” (yüzde 26), “Yahudiler medyada çok var” (yüzde 25), “Yahudilerin çok gücü var” (yüzde 23), “Yahudiler İsa’nın ölümünden sorumlu” (yüzde 17), “Yahudiler diğerleri gibi Fransız değil” (yüzde 16), “Fransa’da çok Yahudi var” (yüzde 16) ve “Fransa’da çok sinagog var” (yüzde 16) stereotip cümleleri akla geliyor.
Antisemit söylemler kişilerin politik duruşları, ait oldukları sosyo-kültürel sınıfa göre değişkenlik gösteriyor. Antisemit fikirler, sol parti sempatizanlarında (yüzde 39), 35-64 yaş aralığında (yüzde 36), kadınlarda (yüzde 36) iken, sağ parti sempatizanlarında (yüzde 53), 35 yaş altında yüzde 42 ve erkeklerde yüzde 42 oranında.
Fransa’da antisemitizm algısı
Fransızların yüzde 66’sı antisemitizmin yaygın olduğunu, yüzde 34’ü ise nadir olduğunu düşünüyor. Bunun kaynakları ise yüzde 32’si Yahudilere karşı geleneksellemiş önyargılarla, yüzde 27’si ise radikal İslamcılıkla açıklanıyor. Çözüm olarak halkın yüzde 21’i dinler arası diyaloğun pekiştirilmesini, yüzde 18’i Yahudiliğin ve Yahudi kimliğinin ne olduğunu, yüzde 17’si okullarda öğrencilere antisemitizm hakkında duyarlılık kazandırılmasını öneriyor.
Yahudiler, Aliya ve Fransızlar
Aliya, Ukrayna işgalinin ardından 23 yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Yahudi Ajansının açıkladığı rakamlara göre 2022 senesinde Fransa’dan 2049 Yahudi İsrail’e göç etti. Ve her on Fransız’dan biri bunun “Fransa için iyi bir şey olduğunu” söylüyor. Bu oran 35 yaş altı nüfusta yüzde 16; 60 yaş ve üstü kişilerde ise yüzde 4.
Bu araştırmanın sunduğu verilere göre, antisemit yargılar eski nesillere göre, yeni nesillerde daha yaygın. Şimdi “çağdaş antisemitizm” olarak isimlendirilen, komplo teorilerine, İsrail nefretine dayalı nefret, geleneksel söylemin önüne geçiyor. Bir önceki yazımda, Fransa’da Holokost eğitimine değinmiş, antisemitizmin tarih ve yurttaşlık dersinde nasıl ele alındığını açıklamıştım. İPSOS’un araştırma sonuçlarına göre, Eğitim Bakanlığının Holokost ve Holokost’un toplumsal hafızadaki yeri için yaptığı çalışmalar önemli. Fakat, antisemitizmin yeni boyutları ile mücadele için yetersiz kalıyor. Yeni nesillerin antisemit fikirlere eskisinden daha fazla bağlı olması, yeni yöntemler üzerine düşünme ihtiyacını doğuruyor.