Yahudi Perspektifinden Kristof Kolomb ve Amerika'nın keşfi

Yusuf BESALEL Perspektif
10 Mayıs 2023 Çarşamba

Prof. Rabbi José Faur’un Makalesi’nden,

20 Mayıs 1506’da Valladolid’de vefat eden Kolomb, gizeme bürünmüş bir adamdır: Bir taraftan tek başına dünyanın coğrafyasını değiştirmiştir; diğer taraftan da ilk zamanların biyografisi hakkında fazla bir şey bilinmemekte ve bilinen de, hassas bir araştırma ile çelişmektedir. Tarihçilerin verdiği bilgiler, hakkında kendisinin ve İspanya’daki çağdaşlarının tarifleri ile uyuşmamaktadır. Bunun iki nedeni vardır: Kristof Kolomb ve çağdaşları, bilerek onun kişisel ve biyografik bilgilerini karartmışlar; modern tarihçiler ise, sadece biyografyası ve inançları ile ilgili önemli konular hakkındaki dokümanlara eğilmişlerdir. Bu büyük kâşifin tarihçesini ve yaşamını basit bir şekilde sorgulamaktan kaçınan uzmanlar, beyin jimnastiği yapmaktalar. Onların araştırmaları, tek kaynaktan gölgelenmekte; önyargı. Belgelerde yapılan araştırma, bu büyük kâşifin bir Yahudi geçmişi olduğunu açıkça ortaya koymakta. Americo Castro, Colombus döneminde ve İspanya tarihi boyunca, bir kişinin Yahudi geçmişini kabullenmenin itici olduğunu belirtmiştir. İspanyol tarihçiler İber Yarımadasının yetiştirdiği en önemli kişilerin Yahudi geçmişini maskelemişlerdir. Bunu, ulusal bir alçalma olarak gören Americo Castro ve talebeleri ve Fransa’da Marcel Bataillan ve arkadaşları ve bazı cesur İspanyol araştırmacılar, İspanya’nın dinsel, bilimsel ve kültürel yaşamına Yahudi geçmişi olan kişilerin yapmış olduğu muazzam katkıyı kanıtlayan önemli çabaları da sergilemişlerdir1.

Kristof Kolomb’un biyografisi

Kolomb, her ne kadar Cenova’da doğmuşsa da geçmişi İtalyan kökenli değildir2. Bol miktardaki notları ve marjlardaki yorumları, İspanyolca veya Latincedir. Cenova’daki kardeşine ve Kastilya'nın Cenova sefirine yazdığı mektuplar İtalyanca değildi, İspanyolca idi; Latince metinlerde de İspanyolca düşünen birinin imla hataları vardı: İtalyanca, onun ana dili değildi3.Prof. Cecil Roth, yazdığı dokümanlarda, Kolomb’un İtalyanca kullandığına dair bir kanıt olmadığını, hatta Cenova’daki St. George Bankası ile dahi İspanyolca yazıştığını belirtmekte4. Judeo-Espanyolcasında Colombo, ‘güvercin’, İbranicede de ‘Yona’ olarak tercüme edilir5. Ⅱ. Dünya Savaşı’ndan evvelki Leghorn Başhahamı’nın adı da R. Samuel Colombo idi. Kolomb ve kardeşi, bilinmeyen bir alfabeyle yazmakla suçlanıyordu6. Muhtemelen, bu metinlerin, düşman ellerine düştüğünde, deşifre olmasından korkuyorlardı. Bu alfabenin, İbranicede ‘hasi kolmos’ olarak adlandırılan ve Seferadların İbranice, Arapça ve Judeo-Espanyolca dillerinde yazmak için kullandıkları bir tür stenografi olduğu kuvvetle muhtemeldir. Özet olarak, Kolomb’un dilbilgisi geçmişinin tetkiki, kendisinin İtalyanca yazışma yapabilecek durumda olmadığını göstermekte. Bu durum, muhtemelen, 1492’de Yahudilerin, İspanya’dan kovulmalarından evvelki yüz yıl içerisinde kendilerine karşı uygulanan katliamlardan kaçan birçok aileden birine mensup olan Kolomb’un, tekrar İspanya’ya döndükten sonra, kullandığı adının ‘Colon’ veya ‘Colom’ olduğunu düşündürmektedir7.

Kolomb'un çevresi

İspanya Kraliyet Sarayında ve çevresinde Kolomb’u destekleyenlerin, Yahudi bir geçmişe sahip olduklarını müşahede etmek ilginçtir8. Bu kişiler Kraliçe’nin, Kolomb’un taleplerinin yerine getirmesi için uğraşıyordu9. Örneğin Yahudilikten dönme (converso) Andres Cabea’nın eşi, Kraliçe’nin en yakın dostlarındandı10. Bir diğeri, converso Juan Cabero idi ve Kral Ferdinand'ın itimat ettiği bir kişiydi. Saray’daki Veznedar ve Hazine Bakanı da Yahudi kökenliydi12. Hazine Bakanı Luis de Santalgel‘in asıl adı Azaria idi ve gizli Yahudi oluşundan şüphe edilirdi. 1497’de kraliyete yapmış olduğu hizmetler nedeniyle, Kral, bu kişi ve dört çocuğu için kafirlikle suçlamaları açısından bir ferman çıkarmıştı13-14. Saraydaki Abraham Senior ve Isaac Abrabanel adındaki Yahudiler de Kolomb’un davasını destekliyordu15. Keza ünlü astronomi Yahudi bilgini R. Abraham Zacuto da, bilgisini ortaya koyup, bu büyük kaşife giriştiği işte destek verdi16.

Kolomb’un bir İtalyan mültecisi olarak tek başına sarayda mücadele verdiği geleneksel iddiası anlamsızdır. Hiç kimse üç yılda böyle güçlü bir çevre edinemezdi. Ayrıca ne Kral’ın ne de Kraliçe’nin, böyle bir yolculuğu finanse edecek kişisel varlığı mevcuttu17. Kolomb'un bu projesini 1.140.000 Maravedis ile Santangel finanse etmişti. Yahudi geçmişi olanları karalamaya hevesli modern İspanyol tarihçileri, bu borç için 17.000 Maravedis tutarında bir faiz tahakkuk ettirildiğini uydurmuşlarsa da, bu iddia çürütülmüştür18. Nitekim Kolomb, yeni bir dünya keşfettiğini Kral’a veya Kraliçe’ye değil, Santangel’e müjdelemiştir19. Ünlü bir İspanyol tarihçisi de, Kolomb’un geniş çevresinin üç yılda oluşmasının ancak bir mucize olabileceği yorumunu yapmıştır20. Sonuçta Kolomb, conversoların ve Yahudilerin desteğine güveniyordu; tayfalarının çoğu da Yahudi’ydi, aralarında tercüman ve gemi doktoru Yahudiler de vardı.

Kolomb’un Yahudi bilimcilerine güveni

Kolomb, Yahudilerin bilimsel bilgisine çok önem verdi. Kolomb’dan evvel kimse, bir okyanus ötesi seyahati düşleyemiyordu. Çünkü denizciler, yönlerini saptayamıyordu. Kolomb bir yerden bir yere senenin her zamanında hassas bir şekilde gidebilmeyi sağlayan Zacuto’nun Perpetuum Almanakı’ı kullandı21 ve bir metininde buna olan şükranı dile getirdi. Hatta 29 Şubat 1504’te, gökteki ayın eklipsini öngörerek, kendisinin ve mürettebatının yaşamını kurtarabildi22. Kolomb'un kullandığı diğer bir enstrüman da R. Levi Gerşom tarafından icat edilmiş olan ‘Jacops Staff’ idi ve denizde dahil olmak üzere, dünyanın her yerinde tam olarak enlem ve boylam ve mahalli saat saptanabiliyordu23.

Kolomb, tüm zamanların en büyük deniz adamlarındandı. Projesinin eksensel nedeni, onun keşfedilecek başka topraklar bulunduğuna dair inancıydı. Kolomb, varsayımını bilimsel gözlemlere değil, İşaya Peygamber’in ‘yeni’ hakkındaki duru görüşüne dayandırmıştır. Kolomb, İspanya’nın hükümdarlarına 1501’de yazdığı mektupta, Hindistan’a yapacağı yolculuğu; mantık, matematik veya dünya haritalarına değil İşaya’nın (66:22) söylemiş olduğunun gerçekleşmesine dayanarak icra edeceğini ifade etmişti24.

Kolomb; Marinus, Ptolemy ve Toscanelly’nin -dönemin en prestijli bilim adamları- yetkinliğini reddedip, Ezra Kitabının bir versiyonu olan Esdras (4.6)’a dayanarak, İspanya ve Yeni Dünya arasındaki mesafenin 8.159 mil değil, 2550 mil olduğunda ısrar etti25 ve bunu, bu menzile göre tayin ettiği erzak miktarı ile teyit etti26. Kolomb, müthiş bir denizciydi; bugünün saptamalarında uygun olan en iyi yolu seçti, 28’inci paraleli inatla seçti. Önce kuzeydoğuya yelken açarak, Azorlar’a ulaştı, sonra Kanarya Adaları’na geldi ve batıya yelken açarak, iki yeni okyanus güzergahı keşfetti. Modern bir araştırmacı, bunu bir ‘mucize’ olarak adlandırdı27. 13 Eylül'de Kolomb, muhteşem bir keşifte daha bulundu. Pusula, kuzey yönünden ziyade, kuzeybatıyı gösteriyordu. Böylece dünyanın manyetik saptırması olgusu ortaya çıktı28. Kolomb batının bilmediği denizcilik bilgilerine sahipti; bu bilgileri, Mayorka Yahudilerinden almış olması muhtemeldir. Bu Yahudiler, astronomi ve matematikte eskilere dayanan bir bilgi geleneğine sahiptiler, önde gelen haritacılar ve denizcilerdi ve bu alanlarda zamanın en müthiş keşiflerini yapmakla ünlüydüler29. Özet olarak, Kolomb’un Yahudi geleneğine özel bir ilgisi vardı ve projesinin tamamlanması, Yahudilerin bilgisinin ve bilimsel düşüncelerinin yansımasıydı adeta.

Kolomb'un davranışları ve bazı fikirleri

Kolomb, 2 Ağustos’ta bütün mürettebatı gemiye bindirdi. Bu tarih, o yıl Yahudi Ulusal Yas günü olan Tişa BeAv’dı. Yahudilik açısından anlaşılabilen fakat tarihçiler tarafından açıklanamayan nedenlerle, Kolomb, o gün hareket etmeyi reddetti ve ertesi gün olan cuma günü, gün batımından tam yarım saat evvel, Yahudi Şabat günü başlamadan, gemi hareket etti30. Esdras’a istinaden Kolomb, yolculuğun 2.550 mil süreceğine inanıyordu; hesaplamalarına göre yeni topraklara 12 Ekim’de ulaşması gerekiyordu ve de öyle oldu. O yıl bu tarih, İsrail’in apokaliptik kurtuluşunu simgeleyen Oşana Raba Bayramı idi31.

Kolombus, İspanya’nın hükümdarlarının imzaladığı bir kontrat mucibince, keşfettiği yerlerden sağlanacak nemanın yüzde 10’una sahiplenebilecekti. Ancak Yahudi düşmanlığı-antisemit hislerle aşırı derece bezenmiş eski ve modern İspanyol tarihçileri, Kolomb’u harislikle ve güç kazanma tutkusuyla suçladılar. Madariaga; bu duyguların, ‘tipik Yahudice’32, ‘Yahudi ırkına’ mahsus33 ve altına karşı olan iştah34 olarak açıklıyordu. Halbuki Kolomb’un böyle bir girişimi ve İspanyol Hükümdarlarından öyle bir hisse istemekteki nedenleri netti. Modern Siyonizm’e ilk çağrı olarak kabul edilebilecek bir davranış olarak Kolomb, 10.000 kişilik bir süvari birliği ve 100.000 piyade askeri birliği oluşturarak, Yeruşalayim’i özgür kılmayı hedefliyordu35. 26 Aralık 1492’de günlüğüne yazan Kolomb, bulmuş olduğu altın madeninin ve diğer türlerin, İspanya Hükümdarlarını üç yıl içerisinde faaliyete geçirip, Kutsal Ev’i fethetmeye gitmeye ikna edeceğini umuyordu36. Casa Santa (Kutsal Ev), İbranicedeki Bet-haMidaş'ın tam tercümesi olup, Yeruşalayim’deki Mabed’i ifade etmektedir37. Aynı umut, Kolomb tarafından 1498’de yazılan ve servetin zürriyeti tarafından ‘Yeruşalayim’in fethi amacı ile’ kullanılmasının gerektiğini işlediği Mayorazgo adı ile bilinen ünlü dokümanda da yankılanmaktadır38. Kolomb, bu misyon için Tanrı tarafından ‘seçildiğine’ inanıyordu. Dördüncü yolculuğunda 1503’te Kolomb, yazdığı bir notta, bir sesin rüyasında kendisine neler söylediğini tarif etmektedir: “Doğduğundan itibaren, O’nun senin için tayin ettiği çok önemli bir görev vardı. O, senin Kendisi’ni tatmin ettiği bir yaşa geldiğini gördüğü zaman, O senin dünya sathında bilinmesini mucizevi bir şekilde sağladı. Dünyanın en zengin kısmı olan Hindistanları sana ait olarak verdi… ve sen birçok ülkede itibar gördün ve Hıristiyanlarda, şeref ve ün gördün. O, seni İsrailoğulları Halk’ın için görevlendirdi mi (al tu pueblo de Israel)”39.

Kolomb’un bu konudaki tutumu, ona çok pahalıya mal oldu. Kraliyet ailesi, Kilise’nin ve eski bir Hıristiyan kurumunun güçlü üyeleri, amiralin yeni keşfedilmiş topraklardan tecrit edilmesi ve varlığını müsadere etmek için kararlıydılar. Kolomb’un düşmanları, onu Yahudi olmak ile suçluyorlardı ve görevinden azledilmesini talep ediyorlardı40. Akıllarındaki bu amaçla, Hükümdarlar, Kolomb’u ‘denetlemek’ için Francisco de Bobadilla’yı gönderdiler. Bobadilla ile birlikte, Franksist Keşişler ve oturaklı bir geçmişe sahip Hıristiyanlar da vardı. ‘Kızılderililere ve Hıristiyanlara’, amirale karşı ayaklanmaları için çağrıda bulunuldu. Bobadilla'nın çevresine mensup bir papaz, İspanya’daki Kardinal Cisneros’a bir mektup yazarak, Kolomb’a karşı olan mücadelelerine destek olmasını istedi. Bu kişi, Yahudiler için iyi bilinen ‘Firavun’ tabiri kullanarak, Kardinal’in, “bu toprağı [İspanya], Hükümdar Firavun’un sarsıntısından azad etmesi” ile ilgili bir enstrüman oluşturduğunu ileri sürdü. Kardinal’in, “ne onun (Kolomb), ne de onun ulusunun bir arada hiçbir zaman gelmemesini de temin etmesi gerekiyordu"41. ‘Ulus’, Yahudiler ve conversolar için genel olarak kullanılan bir terimdi42. Bu durumda Kolomb, kelepçeli olarak İspanya’ya geri geldi.

Kolomb'un güçlü mevkiinden azledilmesi, Amerika yerlilerine karşı uygulanacak tutum hakkında da bir değişikliğe işaret ediyordu; nitekim bunlara tarihin kaydedilmiş olduğu en büyük soykırım uygulanmıştır. İspanyollar, Amerika yerlilerine insan altı varlıklar gözüyle bakıyorlardı. Bu konuyla ilgili olarak, Yahudilerin konumu üzerinde de düşünen Kolomb43 Yeni Dünya’nın sakinlerine tam bir insan olarak bakıyordu; onlar, Avrupalılardan dinsel veya kültürel olarak daha alçak bir konumda değillerdi. Kolomb, görevde olduğu sürece yetkilileri istismar etmeye ve onlardan yararlanmaya karşı çıkıyordu. Yahudi’nin ‘diğerlerine’ göre olan alçaltıcı konumuna paralel olarak44 Kolomb, bu insanların, bilakis ahlaki ve verici niteliğini ve kendisine ve mürettebatına karşı gösterdikleri sevgiyi idrak etmişti. 15 Şubat 1493’te Louis de Santangel’e yazmış olduğu bir mektupta Kolomb, yerlilerin yüksek ahlakını betimliyordu: Yerliler, doğal çekingenliklerini ve korkularını aştıklarında, çok arkadaşça davranıyorlardı ve vericiydiler45. Dolayısıyla Kolomb, bu insanları İspanyolların istismarından korumak gerektiğine inanıyordu ve de yerlilerin kıymetli eşyalarının değersiz şeyler karşılığında edinilmesini yasaklamıştı46. Aynı zamanda Kolomb, Amerika yerlilerine iyi muamele edildiğinde onların, sevgiye ve ulvi varlığa ve tüm İspanyol uluslarına hizmet etmeye yatkın olduklarından, iyi Hıristiyanlar olacaklarına ve ihtiyaç duyulanı bol miktarda vereceklerine inanıyordu47.

Başka İspanyolların aksine Kolomb, Amerika yerlilerini putperest veya dini açıdan daha alçak bir konumda algılamıyordu. “Onlar, herhangi bir tarikat veya putperestlik hakkında bilgi sahibi değildirler; sadece gücün ve iyiliğin semada olduğuna inanırlar48.” Diğer vatandaşlarının düşündüğü gibi, yerlilerin iyiliğinin, onların saflığını ve kültür düşüklüğünü yansıttığına inanmıyordu. Yerlilerle İspanyollar arasındaki farklılığı, yerlilerin İspanyollar gibi giyinen insanları ve gemilerini görmenin yarattığı şaşkınlık olarak nitelendiriyordu49.

Kolomb’un görevinden azledilmesiyle beraber, kaydedilmiş tarihte rastlanmayan bir şekilde, İspanya, ırkçı bir politika izlemeye başladı. ‘Kirli’ (impuros) kişiler, kısmen Hıristiyan kanı taşısalar dahi, Yahudi veya Faslı olsunlar, Yeni Dünya’ya gelmekten men edildiler. Yerlilere büyük çapta, müthiş bir sadizmle, bir soykırım politikası uygulanmaya başlandı50. Kısa bir müddet içinde bu yeni topraklardaki yerli halk tükendi ve Afrika’dan iş gücü temini için köleler ithal edildi. Hıristiyan ‘saflığının’ temini için Engizisyon, bütün Amerikalar boyunca icra edildi. Böylece hoş görülmeme ideolojisi temel alınarak insanların telef edilmesi yasallaştırıldı.

Irkçılık, zulüm, şiddet, salt despotluk ve otoriterlik, Latin Amerika’nın büyük bir kesiminde günümüzde dek hükmetmekte olup, Kolomb’un düşmanları tarafından ilk kez yapılan uygulamalardan intikal eden mirastır…

ABD’li akademisyen, Dil Profesörü Estelle Irizarry, ünlü kâşifin hatıralarında kullandığı Katalan dilinde, Ladino kökenli kelimelere dayanarak yaptığı araştırmada Kolomb’un Yahudi olarak doğmuş olduğunu söylemiştir. Irizarry, ‘Kristof Kolomb’un Hatıralarındaki DNA’ adlı eserinde, Kolomb’un hatıralarının her satırında Yahudi olduğunu ifade eden gizli bir işarete dikkat çekiyor51.

Kolomb’un Yahudi olduğuna dair birçok spekülatif çalışma mevcuttur. Ancak kesin olan husus, Kolomb’un Amerika’yı keşfetmesinde en büyük desteğin, İspanya Sarayındaki Yahudi ileri gelenlerinden ve özellikle Yahudi bilimcilerin buluşlarından geldiğidir.

Kaynakçalar:

Ana Kaynakça: “Columbus and the Discovery of America, a Jewish Perspective, Rabbi Prof.  José Faur”

1 “Shadow of History, jews and Conversos at the Down of Modernity”, Jose Faur, Albany, SUNV, 1986

2 …Son zamanlara dek, Yahudi bir geçmişi olmayan kişilerin yabancı olarak görülmesi ve doğdukları ülkeden kültür ve dil açısından dışlanmaları sıra dışı değildi

3 “Salvador de Madriaga”, Christopher Columbus, New York, Macmillan Co., 1940, S.50-1

4 Cecil Roth, “Personalities and Events in Jewish History”, (Philadelphia: Jewish Publication Society, 1953), S.197-97

5 a.g.e. S.203-05

6 “Christopher Columbus”, s.349

7 R. Carrera Valls, “Los Catalanes Juan Caboty Christobal Colom”, Bercelona: Impresa Altes, 1931

8 bkz. a.g.e., S.154 ve Cecil Roth, “The Jewish Contribution to Civilization” (London: The East and West Library, 1956), s.63-5

9 bkz. “Christopher Columbus”, s.49,155

10 a.g.e., s.163

11 a.g.e.

12 a.g.e. s.60-61

13 a.g.e.

14 a.g.e., s.124-25

15 a.g.e., s.52

16 Bkz. “The Jewish Contribution to Civilization”, s.63

17 Bkz. “Christopher Columbus”, s.74; a.g.e., s.74-9

18 a.g.e., s.100

19 a.g.e., s.100

20 a.g.e., s.162-62

21 Zacuto’nun denizde navigasyona katkıları için bkz. “The Jewish Contribution to Civilization”, s.65-67

22 Cristobal Colon, “Textos y Documentos Completos”, Consuelo Varela, Madrid, Alianza Universidad, 1982, s.262

23 “Jewish Contribution to Civilization”, s.56-58

24 “Cristobal Colon”, s.255

25 “Cristobal Colon”, s.219-20,222; “Christopher Columbus”, s.100-01

26 “Christopher Columbus”, s.327;

27 a.g.e.

28 a.g.e., s.202

29 “Jewish Contribution to Civilization”, s.59-61

30 “Personalities and Events in Jewish History”, s.200

31 M. Kayserling, “Christopher Columbus”, New York, Longmans, Gree and Co., 1894.

32 “Christopher Columbus”, s.114

33 a.g.e., s.151

34 a.g.e., s.90, 91,106, 299, 301

35 “Coleccion de los Viajes y. Descrubimientos que hiciezon por mar los espanoles”, cilt 2, Martin Fernandez de Navarrete (Madrid, Imprenta Real, 1825), s.282

36 “Cristobal Colon”, s.101

37 “Colon y la Santa, Histografia y Bibliografia americanistas, 21” (1997), s.125-35, Juan Hil ve “Notes sur le messianism de Christophe Colob”, Cahiers du C.R.I.A.R, no.1 (Paris, 1981), s.121-201

38 “Cristobal Colon”, P.199

39 a.g.e., s.199

40 “Heterodoxica e Inquisicion en Santo Domingo”, s.40-1

41 “Christopher Columbus”, s.355-57

42 “In the Shadow of History”, s.241, n.13

43 a.g.e., s.7

44 a.g.e.

45 “Cristobal Colon”, s.142

46 a.g.e.;

47 a.g.e.;

48 a.g.e.;

49 a.g.e.

50 a.g.e., s.4-5

51 “Şalom”, 16/2/2015, “Amerika’yı bulan Kolomb Yahudi mi idi?”

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün