Uluslararası Göç Örgütü verilerine göre 2022 yılında dünya genelinde 61 milyon kişi göç etmiş. Peki siz yaşadığınız coğrafyadan, yaşam koşullarınızdan memnun musunuz? Aklınızdan şu ülkede yaşasaydım hayatım çok daha iyi olurdu gibi düşünceler geçiyor mu?
Uluslararası Göç Örgütü verilerine göre 2022 yılında dünya genelinde 61 milyon kişi göç etmiş. Göç oranı 2021 yılına oranla yüzde 60 artmış. Son üç yılda Türkiye’den göç eden gençlerin sayısı da gittikçe artmakta. Göç sebepleri arasında en yaygın olanları politik sebepler, savaş, ekonomik belirsizlik, güvende hissedememe, gelecek kaygısı ve işsizlik… Peki siz hiç düşündünüz mü? Yaşadığınız coğrafyadan, yaşam koşullarınızdan memnun musunuz? Aklınızdan şu ülkede yaşasaydım hayatım çok daha iyi olurdu gibi düşünceler geçiyor mu?
Zorunlu olmadığımız sürece başka bir ülkede yaşamak yeni bir umut, yeni bir amaç, yeni ve güzel bir başlangıç demek olur birçoğumuz için… Ancak farklı bir ortama uyum sağlamanın, beraberinde bir takım zorluklar getireceği de aşikar.. İşte bu zorluklardan bazıları ve bu zorluklarla baş etme yöntemleri:
1-SOSYAL İZOLASYON
Göç eden kişi bulunduğu fiziksel ortamda ayrıldığı gibi alıştığı haklardan, toplum kurallarından ve sosyal çevresinden de uzaklaşır. Bunun sonucunda da bu yeni düzene adapte olana kadar yalnızlık, yabancılaşma, kendini değersiz hissetme gibi duygulara kapılır. Bir ülkeye yaşamaya gittiğinizi ve dilini konuşamadığınızı, hiçbir tanıdığınızın olmadığını, kültürünü bilmediğinizi düşünün. Kendinizi ne kadar çaresiz hissedersiniz değil mi? Birçok kişi de sizin gibi çaresiz hissediyor ve bu durum göç eden kişileri yoğun strese sokup depresyona sürüklüyor. Ancak kişinin psikolojik gücü, göç ettiği mesafe ve ekonomik durumu kişinin yaşadığı stresle baş etmesini kolaylaştıran etmenler arasında.
2-KÜLTÜREL ŞOK
Kültür şoku, yaşam biçiminin önceki ülkelerinden farklı olduğu bir ülkede yaşayan insanlar arasında yaygın olarak görülen bir tepkidir. Kültür şokunu kişinin kendi kültürel değerlerini negatif olarak algılama, yeni kültürün değerlerini özümseyememe ve bu sebeplerden dolayı yaşanılan öfke ve gerginlik olarak tanımlayabiliriz. Aynı zamanda yeni kültürün üyeleri tarafından reddedilme ve kişinin kendisini konumlandırmakta zorlanması da kişiyi olumsuz olarak etkilemekte, kişide anksiyete gibi psikolojik problemlere yol açmaktadır.
3-BAŞKALARININ BEKLENTİLERİNİ KARŞILAYAMAMA
Kişi göç karanını almadan önce genellikle her şeyin çok güzel olacağına dair bir imge oluşturuyor. Daha iyi bir iş, daha iyi olanaklar, daha iyi bir çevre kişinin beklentileri arasında oluyor. Bu beklenti kişiye motivasyon yaratıyor, güzel bir heyecan duymasına sebep oluyor. Bu sırada ailelerle, arkadaşlarla konuşuluyor ve kişi kafasındaki planları herkesle paylaşıyor. Bu durum da kişinin sosyal çevresinde yüksek bir beklentiye neden oluyor. Ancak işler her zaman beklendiği gibi gelişmeyebiliyor. Hayal edilen ekonomik kazanç, daha iyi bir araba, daha iyi bir sosyal çevre hemen oluşturulamayabiliyor. Bu durumda da kişi hem kendisini başarısız hem de çevreye karşı mahcup hissediyor. Bu da göç eden kişide değersizlik duygusuna sebep oluyor. Kişi, suçluluk duygusu yüzünden ailesi ve arkadaşlarıyla iletişimi koparıyor ve kendisini yalnızlığa sürüklüyor. Bu durum da depresyona neden oluyor.
4-EV HASRETİ
Ev hasreti, tanıdık çevreden ve sevdiklerinizden ayrılmaya verilen doğal bir duygusal tepkidir. Değil ülke değiştirmek, kişi yaşadığı şehirde ev değiştirse bile bu durum; yoğun bir strese ve adaptasyon sürecine sebep olabiliyor. Kişinin sevdiği kişileriyle arasındaki mesafe değişiyor, yeni bir mahalleye, yeni komşulara adapte olmak zorunda kalıyor ve bu süreçte ailesinin desteğine her zamankinden daha çok ihtiyaç duyuyor. Kişi yaşadığı değişimden kaynaklanan stresle baş etmekte zorlanıyor. Bu sebeple yurt dışına taşındığınızda hissedeceğiniz aile özlemi, çevre özlemi ve bunun getirebileceği stres ve üzüntüden kırkmayın. Bunun normal olduğunu ve bir süre sonra uyum sağlayacağınızı kendinize hatırlatın.
Nasıl baş edeceğiz?
1- Ülkeye taşınmadan o ülkenin kültürünü araştırın.
2- Taşınmadan önce keşif ziyaretine gidin.
3- Mümkünse yapacağınız işi önceden belirleyin, çalışmayacaksanız vaktinizi nasıl değerlendireceğinize dair bir plan yapın.
4- Gideceğiniz ülkede tanıdıklarınızın olup olmadığını araştırın, varsa gitmeden önce onlarla iletişime geçin.
5- Gideceğiniz ülkede bürokrasinin ve sağlık sisteminin nasıl işlediğine dair bilgi toplayın.
6- Gideceğiniz ülkenin dilini önceden öğrenmeye başlayın.
7- Kendinizi yalnız hissettiğinizde bunun doğal olduğunu kendinize hatırlatın ve ailenizle arkadaşlarınızla görüntülü olarak bol bol konuşun.
8- Ufak başarısızlıklarınız olursa kendinize yüklenmeyin ve yapabildiğiniz şeylere odaklanın.
9- Gittiğiniz yerdeki toplumla etkileşime geçebileceğiniz aktiviteleri takip edin ve onlara kaynaşmaya çalışın. Online platformlara üye olun.
10- Başkalarına rezil olduğunuzu düşündüğünde taşınma işini kendiniz için gerçekleştirdiğinizi ve başaklarının dediklerine göre değil, kendiniz için yaşamanız gerektiğini kendinize hatırlatın.
11- Ruh halinizi takip edin. Eğer üç aydan uzun süre çok mutsuz ve umutsuz hissediyorsanız, intihar düşünceniz oluşmaya başlamışsa mutlaka psikoloğa veya psikiyatriste gidin. Online olarak da destek alabileceğinizi unutmayın.
12- Yeni rutinler oluşturun.
13- Mümkünse yürüyüş yapın.
