Postpandemik Cemiyet'in ilk oyunu 'Parça / Parça'

Sanat
7 Haziran 2023 Çarşamba

 “Nasıl sonuçlanacağı meçhul bir deneme”

Farklı topluluklarda önemli çalışmalar yapmış bazı tiyatrocuların, hiçbir mecburiyet altında olmadan gönüllü olarak bir araya gelerek 2022’de, salgın sonrasında kurdukları Postpandemik Cemiyet’in ilk oyunu Parça/Parça’da, çağdaş edebiyatımızın öne çıkan yazarlarından Gamze Arslan’ın öykülerini Sanem Öge sahneliyor.

Edebiyattan tiyatroya uyarlama yapmak zaten zor iştir. Öge, bunu daha da zorlaştıran bir işe girişmiş, Arslan’ın üç öyküsü izleyiciye, kendisinin de aralarında olduğu üç anlatıcı oyuncu aracılığıyla aktarılıyor. Sonda söyleyeceğimi baştan belirteyim, Parça/Parça, metinlerin edebi tadını yitirmeksizin dört dörtlük tiyatro olmayı başarıyor.

Parça / Parça’nın en önemli getirisi, az tanıyanlar ya da tanımayanlar için gencecik yaşına karşın duru bir dil ve müthiş yaratıcı bir kurguyla en acımasız gerçekleri tedirgin edici tonlamalarla anlatan, şaşırtıcı, ayrıksı ve son derece özgün bir yazarı, Gamze Arslan’ı keşfetme olanağı yaratması. 1986 Ankara doğumlu bu genç yazar, Hacettepe Felsefe Bölümü'nün ardından Ankara D.T.C.F. Dramatik Yazarlık Anasanat Dalı'ndan mezun olmuş; Varlık Yayınlarınca öykü kitabı olarak yayınlanan ‘Çerçialan’ dosyasıyla 2016 Yaşar Nabi Nayır Öykü Ödülü'nü kazanmış. Bilinçaltında yankılananlardan, zorlu ana kız ilişkilerinden ya da otopsi masasındaki artıklardan yola çıkarak yarattığı kendine has, hem düşsel hem müthiş gerçekçi bir evrende geçen öykülerinde nefis bir büyülü gerçekçilik ve gerçeküstü fantastik tadı var.

Oyunda Çerçialan’dan ‘Küf Korkusu’ (anlatıcı oyuncu Sinem Öcalır) ile ‘Kanayak’tan ‘Teyelleme’ (anlatıcı oyuncu Cem Dost Verdi) ve ‘Tamam Şimdi Buldum’ (anlatıcı oyuncu Sanem Öge) öyküleri yer alıyor. Geçmişlerinden bugüne sürükledikleri şiddet sarmalının kıskacında bilerek ya da bilmeyerek kriminalize olmuş üç tuhaf ve kırılgan karakter, gerçek ile gerçekdışını ayıran incecik çizgi üzerinde yürüyen üç tekinsiz hikâye anlatıcısı aracılığıyla izleyiciyle bağ kurmaya çalışıyorlar.

Uyarlamalarda Sanem Öge ile birlikte çalışan Arslan, öyküden tiyatroya geçişteki değişikliklerde önemli destek vermiş.

Sahnelemede ilginç ve pek rastlanmamış bir yöntem uygulanıyor. Üzerinde bir bilgisayarla bir kamera olan masa, iskemle ve fondaki barkovizyon ekranı dışında boş olan oyun alanına sırayla gelen oyuncular, seyirciye arkaları dönük oturarak, monologlarını bilgisayar ekranına söylüyorlar. Seyirci oyuncuların yüzünü, ancak kameranın kaydedip barkovizyona yansıttığı ekrandan izleyebiliyor.

İlginçtir, yöntem başta anlatıcıyla arasına konmuş bir mesafe izlenimi verse de seyirci, çok yakın plan çekimler aracılığıyla yüzleri, mimikleri daha da fazla algıladığını fark ediyor, hatta ekranı tamamen dolduran o yüzün sadece kendisiyle konuştuğu, öyküsünü sadece kendisine anlattığı duygusunu ediniyor.    

Müthiş özgün metinlerden yola çıkan, farklı, deneysel ve çok heyecan verici bir çalışma. Mutlaka izleyin derim. 

        Baba Sahne’nin açılış oyunu yeni kadrosuyla

 ‘Hamlet For You /

                           Bir Baba Hamlet’

                

"Çürümüş bir şeyler var… Danimarka Krallığı'nda!"

1971 doğumlu Alman yazar yönetmen Sebastian Seidel, ‘Hamlet for You’ oyununda, iki cüretkâr ve şuursuz oyuncunun Shakespeare’in başyapıtı ‘Hamlet’i seyirci karşısında oynamaya yeltenmelerinin ve sık sık tökezleyerek kısa sürede can havline dönüşen temsili, doğaçlama ve fantezilerle, seyircinin gereken yerlerde verdiği destekle tamamlamalarının gülünç öyküsünü aktarır. Müthiş eğlenceli anlatının arka planında da tiyatro yapma aşkının baş döndürücü güzelliğine ve aptallaştırıcı büyüsüne değinir.  

Oyunu adıyla sahneleyen Emrah Eren, Seidel’in günümüze uyarlanmış metnine, otorite ve iktidar konusunda dozunda dokunuşlarla evrensel boyut katan, bu toprakların tiyatro geleneğine de göz kırpan muzırlığıyla tamamen bizden bir oyuna dönüştürür.

Barış Dinçel’in sahne ve kostüm, Yakup Çartık’ın ışık tasarımlarını, Can Şengün’ün müzikleri, Işıl Zeynep’in hareket düzeni ve Deniz Özmen’in eskrim koreografisini üstlendiği ‘Bir Baba Hamlet’, Baba Sahne’de ilk kez Mayıs 2017’de sahnelenmiş, çok sayıda ödül kazanmış, o günden beri repertuarda kalarak hep kapalı gişe oynanan bir tiyatro olayına dönüşmüştü. Güldürürken düşündüren oyun boyunca, kahkahalarla izlenen müthiş bir ikili oluşturan Şevket Çoruh ve Murat Akkoyunlu, meddah ve orta oyunu geleneğinden beslenen bir oyunculuk altyapısını zekice kullanarak, bu müthiş eğlenceli parodiye çağcıl bir yorum getirmişler, Murat Akkoyunlu 2018-2019’da neredeyse tüm en iyi erkek oyuncu ödüllerini almıştı.

Bu sezon başından beri oyun, Şevket Çoruh’a bu kez Günay Karacaoğlu’nun eşlik ettiği farklı bir kadro ve yenilenmiş bir yorumla sahneleniyor. Bir Baba Hamlet bu kez ipin ucunun bilinçli olarak kaçırıldığı, seyirciyi iyice oyunun içine alan, ustaca doğaçlamaymış ve tuluatmış gibi çalışılmış, halk tiyatrosuna çok daha yakın bir oyun olmuş.

Müthiş uyumlu birliktelikleri, izleyiciye ondan daha çok eğlenirlermiş duygusu veren doğallıkları, olağanüstü sahne sempatileriyle Şevket Çoruh ve Günay Karacaoğlu’nun benzersiz yorumu dur durak bilmeyen keyifli sahnelemenin tadını katlayarak arttırıyor.

Hınzır, muzır ve çok eğlenceli… Keyifle ve defalarca izlenebilir. 8 Haziran İzmir Kültürpark Açıkhava Tiyatrosu, 16, 17 Haziran 20.30, 18 Haziran 16.00 ve gelecek sezonda Baba Sahne’de.

              Bir Monologlar Müzesi Projesi

             ‘Gabo İllias’

 

“Placida Linero Yozgat’tan çıkmayan anam, José Arcadio Buendía tarlada gocuğu ile kalp krizinden ölen babam, Ursula İguaran horantanın ortasında bağıran ninem, Pablo Vicario’da abim... Bağrı açık gömleğiyle dalyan gibi süzülen abim.”

 

GalataPerform’un 2012’de başlattığı Türkiye’nin ilk oyun yazarlığı şenliği Yeni Metin Yeni Tiyatro Festivali’nde 2016’da, tiyatroyu sahne dışına, Balat’ta eski bir binanın odalarına taşıyarak yaşamın kendisine indirgeyen, proje direktörlüğünü Ahmet Sami Özbudak’ın yaptığı ‘Balat Monologlar Müzesi’ öylesine ilgi çekmişti ki sürekliliği olan bir etkinliğe dönüşmüştü.

Seyircinin, eski bir evin odalarına yerleşmiş farklı tek kişilik oyunları bir müze gezer gibi izleyerek farklı bir seyir deneyimi yaşadığı Monologlar Müzesi, Ahmet Sami Özbudak’ın direktörlüğünde, yeni mekânında yeni monologlara ev sahipliği yapmayı artık devamlı sürdürmekte.

Geçen mevsim sonunda, yine Özbudak’ın direktörlüğünü yaptığı, koordinatörlüğünü Kerem Pilavcı’nın üstlendiği ‘Monolog Günleri 2’ Festivalinde, Elçin Gürler’in yazdığı, Lütfi Can Bulut’un oynadığı ‘Gabo İllias’ adlı monolog izleyicinin en beğendiği kısa oyunlardan biri olmuştu. Monologlar Müzesi, bu sezon, Gabo İllias’ı Asmalı Sahne ortaklığıyla yaklaşık 1 saatlik tek kişilik performans olarak tiyatro sahnelerine kazandırdı.

İnsan ister Yozgat’ın bir köyünde ister İstanbul’da bir öğrenci yurdunda ister Kolombiya’da bir kasabada olsun hep karanlığın pençesindedir. Gabo İllias yaşadıklarına rağmen hayallerine tutunan bir genç adamın, 29 yaşındaki metro güvenlik görevlisi İlyas’ın aracılığıyla izleyiciyi, sıradan bir adamın aklından geçen sıra dışı şeylerin yolculuğuna çıkartır.

Yerin beş kat altında görünür olmaya çalışırken babası saydığı Gabriel Garcia Marquez yani Gabo; İlyas’ın yolculuğu boyunca onu izler, yol gösterir; ancak yerin altından yeryüzüne çıktığında İlyas bu dünyada yalnız olduğunu anlar.

Oyunun hem festivaldeki kısa hem sahnedeki uzun hâlini izlemiş olarak, Elçin Gürler’in Yozgat'tan Kolombiya'ya uzanan bir kompartımandan aidiyetsizlik, kaybolmuştuk ve ironiler üzerine usta işi eleştirel metninin ilk şeklinin genişletilmiş kopyasını aşan, yerel öğelerle zenginleştirilerek küçük çapta bir Anadolu destanına dönüştürülmüş özgün ve çok etkileyici bir çalışma olduğunu söyleyebilirim.

Tamer Can Erkan’ın yalın sahnelemesinin can damarı Lütfi Can Bulut’un izleyiciyle rahatlıkla interaktif iletişime giren, duru, dengeli, samimi ve inandırıcı yorumu. Müthiş sahne sempatisinin yanında oyun boyunca hiç aksamayan dozunda Yozgat şivesi de çok başarılı.

20 Haziran Asmalı Sahne ve gelecek sezon İstanbul sahnelerinde. Kaçırmayın derim.

Hepinize iyi seyirler.

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün