Ne zaman pride ayına girsek aklıma küçüklüğümden bir sahne gelir. Tahmini 8, 9 yaşlarındayım. Bir gün hava güneşli ve eş dost akraba dışarı çıktık. Bir anda yağmur yağmaya başladı hem de havada güneş varken. Etrafımdaki büyüklere güneş varken nasıl yağmur yağabilir diye sordum. Şeytanlar evleniyor diye cevap aldım. Verdikleri cevap sanırım hayatımda homofobi ile ilk karşılaşmamdı. Oysa ne güzel gökkuşağı çıkmıştı ardından. Bu nefret söylemi ve nicesi o gün bugündür duyduğum ayrılıkçı cümleler arasında yerlerini almaya devam ediyor.
Oysa bence Rakel nasıl Avram'ı sevebiliyorsa pek tabi Sara’yı da sevebilir. Bunda bir beis yok. Sorun Avram nasıl Rakel'i dövebiliyorsa seni beni de döver veya Rakel'i öldürebiliyorsa seni beni de öldürebilir denilirse başlar.
Sosyal medyada şiddet, taciz, tecavüz ve ayrımcı söylemlerle karşılaşırken canlının doğasında olan (hayvanlar âleminden en klasik verilen örneği ile penguenler iki erkek bir araya gelip yavru bakımı yapar) bir durumu LGBT'ci diyerek küçümsemek bana çok trajikomik geliyor. Özellikle büyüyünce ben bakkalcı olacağım diyen beş yaşındaki halim bu söylemlere bir hayli gülerdi sanırım.
İnsan doğası gereği bilmediğinden korkan, küçük örneklemlerden bir grubu sınıflandıran bir beyne sahip. Durum böyle olunca cinsiyet ve yönelimler hakkında bilgisi olmayan kesimler söz konusu "farklı" bireyler olunca adeta savaşta düşmanı ile savaşıyor gibi öfkeli ve aynı zamanda korkan bir hâl alıyor.
Sosyal medya ve dizilerin de bu konuya etkisi hayli vahim durumda. Homofobik kitle geyleri feminen, lezbiyenleri maskülen, transların hepsini Bülent Ersoy görüyor. Tabii ki bu durum birer şehir efsanesi olmanın önüne geçemiyor. Pek tabi gey bireylerin femineni olduğu gibi bıyıklı, göbekli sert ve aşırı maskülen olanları, lezbiyen olanların maskülen olduğu gibi feminen olanları transların Bülent Ersoy olmayanları olabilir.
Daha LGBT kavramında bu kadar anlaşamayan topluma panseksüel, interseks, queer gibi kavramları anlatmaya çalışmak da biraz fazla hayalperest olsa da bence bu yazıdan sonra o kısımlara da bir göz atabilirsiniz. Yazar önerisi;)
Daha önce homofobik söylemleriniz olmuş olabilir. Hepimizin farkında olmadan yaptığı söylem veya eylem hataları olabiliyor. Önemli olan farkına varıp dilenmesi gereken özürleri dilemek ve insanları daha fazla ayrıştırmamak. Sizin de beraber maça gittiğiniz bir gey arkadaşınız, çok iyi makyaj yapan lezbiyen arkadaşınız, muhabbetinden çok hoşlandığınız panseksüel arkadaşınız olabilir. Olabilirden ziyade olsun da. Dünyaya bir de onların gözünden bakın bakalım belki daha önce kendi bakış açınızdan göremediğiniz bir şeyi onunkinden görürsünüz. Belki birbirinizin yarasına merhem olursunuz. Belki de ayrıştırılmaktan sizler de bıkmışsınızdır da hemhal olursunuz. Unutmayın bugün onu bunu ayrıştıran kişi veya sistemler yarın seni beni de ayrıştırır.