Son 75 yılda Ölü Deniz´de yelken açan ikinci teknenin sahibi olan Noam Bedein´in son zamanlarda yaptığı geziler, ne kendisinin ne de başka birinin daha önce görmediği yerleri keşfetmesine yol açtı.
Zafir Reytan
Mart sonlarında Dünya Su Günü'nden birkaç gün önce Bedein, Kudüs Nehri adını verdiği, denize dökülen köpüren bir dere gördü. Dere, çevresindeki hayvanlar ve içinden geçtiği sahil 2000'li yılların ortalarında sular altında kalmıştı. Bedein ve ortağı Ari Fruchter, oraya ayak basan ilk insanlar olduklarına inanıyor.
Ölü Deniz'i kurtarmayı amaçlayan Bedein, deniz kurudukça ortaya yeni harikalar çıkmasına şahit oldu. Bedein, teknesinin ilk gezilerinden birinde JTA’ya verdiği bir demeçte “Tahribata rağmen yaşam kurtulmanın bir yolunu bulur,” dedi.
Bedein, su kıtlığı, endüstri ve iklim değişikliği nedeniyle tükenen bu ekolojik harikayı ve turistik cazibeyi nasıl kurtarabileceği sorunuyla yüzleşen bir aktivist. Bedein ve Fruchter'in kâr amacı gütmeyen kuruluşu ‘Ölü Deniz Canlandırma Projesi’ kamuoyunda yok olan Ölü Deniz hakkında farkındalık yaratmayı amaçlıyor.
Batıda İsrail ve Batı Şeria ve doğuda Ürdün ile çevrili, dünyanın en derin noktası olan Ölü Deniz, okyanustan neredeyse 10 kat daha fazla tuzluluğa sahip ve tedavi edici çamuruyla ünlü. İsrail Turizm Bakanlığı'nın kayıtlarına göre Ölü Deniz, Kudüs ve Tel Aviv'den sonra ülkenin en çok ziyaret edilen üçüncü bölgesi ve yılda yaklaşık bir milyon turist çekiyor.
Ölü Deniz aynı zamanda İsrail için ekonomik bir motordur - ironik bir şekilde, denizin devam eden varlığına yönelik bir tehdit. Geçen yıl yayınlanan bir pazar araştırması raporu, Ölü Deniz çamur kozmetik pazarının 2031 yılına kadar 2,6 milyar dolar değerinde olacağını ortaya koydu. Bölgeden potas ve brom çıkaran kozmetik üreten kimya fabrikaları hem İsrail'de hem de Ürdün'de bulunuyor. NBC'ye göre bu fabrikalar 2018 itibarıyla yılda toplam 61,3 milyar galon deniz suyu pompalıyor.
Denizden çıkarılan bu su ile Ürdün Nehrinden gelen su akışındaki azalma, son yıllarda Ölü Deniz'in kurumasına neden oldu. 2022 İsrail hükümeti raporu, 1980'den beri denizin hacminin yaklaşık yüzde 40'ını kaybettiğini ve yılda bir metreden fazla geri çekildiğini söyledi. Ölü Deniz'in Ein Bokek olarak adlandırılan ve otellerin sıralandığı güney kesiminin, kuzey kesimin ile bağlantısı kesilmiş durumda. Bedein, insanlara büyük bir tuzlu su gölü kaybolduğunda gerçekte nasıl göründüğünü ve bunun neden olduğu ekolojik zararı göstermeyi umuyor. Bir yıldan uzun süren ezici bürokratik engelleri aşan Bedein İsrail hükümetini, Ölü Deniz'de bir tekneyle yelken açmasına izin vermeye ikna etti. Bu, 1948’den bu yana suya çıkan ikinci tekne. 13 kişiye kadar yolcu alabilen tekne, haftada üç gün olmak üzere günde üç sefer yapıyor. İki saat süren tekne yolculuğu harikalarla dolu. Yakın zamanda yapılan bir gezide, Judean Çölü'nün vahşi kırmızımsı kayalarının zeminiyle çatışan, kör edici buzullara benzeyen beyaz tuz oluşumları görüldü.
Deniz suyunun tükenmesinden genellikle denizi çevreleyen endüstriyel faaliyetler sorumlu tutulsa da, Bedein bunun ana suçlu olmadığını söylüyor. Kimya tesislerinin sorunun yüzde 30'una katkıda bulunduğunu, diğer yüzde 70'inin ise Ürdün Nehrindeki su kaynağının azalmasından kaynaklandığını tahmin ediyor.
Lensky'ye göre 60 yıl önce Ürdün Nehri'nden Ölü Deniz'e bir milyar metreküp su aktı. Bugün, kısmen İsrail, Ürdün ve Suriye arasında akan Yermuk Nehri etrafına inşa edilen barajlar ve kısmen de dünyanın en kurak ülkelerinden biri olan Ürdün'ün hem halkına su sağlamaya çalışması hem de Ölü Deniz'i canlandırmaya gücü yetmemesi nedeniyle, bu miktarın yüzde 10'undan azı İsrail'e ulaşıyor. Ürdün, Suriye ve İsrail Ölü Deniz'e akacak olan Celile Gölü havzasından su çekiyor…
Araştırmacılar, Ölü Deniz'i kurtarmanın anahtarının, içine tatlı su getirmek veya Bedein'in tabiriyle "tarihi akışını eski haline getirmek" olduğunu söylüyor. Lensky'ye göre, Ölü Deniz'e tatlı su getirmeyi söylemek yapmaktan daha kolay.
Ölü Deniz'in buharlaşmasını azaltmak için İsrail hükümeti ve ülkeler arasında planlanan çeşitli projeler başlatıldı. Bunlardan biri, Ölü Deniz'i Kızıl Deniz'den tuzdan arındırılmış su ile doldurmak için Kızıl Ölü Kanalını inşa etme planı. Bu plan, diğerleri gibi, kısmen hem Akabe Körfezi hem de Ölü Deniz için oluşturduğu çevresel riskler nedeniyle tartışmalara sebep oldu.
Bedein bu girişimler konusunda iyimser görünmüyor. Bedein'in de katıldığı Knesset'in Ölü Deniz'i kurtarma komitesinin son toplantısı 2017'de gerçekleşti. Bedein, İsrail'in 2019'dan bu yana düzenlediği beş turlu seçimlerin yardımcı olmadığını söyledi. “Hükümet her iki yılda bir değişiyor, bu öncelikli bir konu değil ve bunu konuşacak kimse yok” dedi.
Bu arada teknesiyle yolcu almaya devam edecek olan Bedein, deniz seviyesi alçaldıkça ortaya çıkan yeni özellikler karşısında hayrete düşmeye devam edecek.