Elon Musk ile ADL arasında günlerdir artan gerilim yeni bir boyuta ulaştı…
Zafir Reytan
Elon Musk, geçen salı sabahı paylaştığı bir gönderide, eski adıyla Twitter olan, sahibi olduğu sosyal medya platformu X'in, İftira ve İnkarla Mücadele Birliği'ne (ADL) iftira davası açmak zorunda kalacağını belirtti.
Gönderi Jewish Telegraphic Agency'nin, Musk'ın İrlandalı beyaz milliyetçi ve kendini "öfkeli antisemit" olarak tanımlayan Keith Woods tarafından başlatılan bir hashtag'i desteklediği yönündeki haberinin hemen ardından yayınlandı.
Musk yayınladığı gönderide "Platformumuzun adını Yahudi karşıtlığı konusunda temize çıkarmak için, ADL'e iftira davası açmaktan başka seçeneğimiz yok gibi görünüyor... ah ne ironi!" yazdı.
Gönderi X'te yayınlandıktan sonraki ilk birkaç saat içinde dokuz milyon görüntüleme, yüz binin üzerinde ‘beğeni’, binlerce ‘retweet’ ve büyük çoğunluğu olumlu yaklaşık on bin yorum aldı.
Musk birkaç saat öncesinde ise; “Çok açık olmak gerekirse, ifade özgürlüğünden yanayım ama her türlü Yahudi karşıtlığına karşıyım” yazdığı bir paylaşımda bulunmuştu.
Geçtiğimiz haftalarda Musk, platformun ABD reklam gelirinin büyük ölçüde düştüğünü, bunun temel olarak reklam verenler üzerindeki @ADL baskısı nedeniyle olduğunu belirtmiş ve “bu yüzden neredeyse X/Twitter'ı öldürmeyi başardılar!" demişti. Musk ayrıca, platformu Ekim 2022'de devraldığından beri ADL'nin platformu ve kendisini ayrımcı olarak suçlayarak “öldürmeye çalıştığını” iddia etmişti.
Musk'tan ADL'yi eleştiren tweetler
Musk ilk olarak çevrimiçi bir Yahudi dergisi olan Tablet'ten bu yılın Ağustos ayına ait bir makale paylaştı. Makale benzer şekilde ADL ve Yahudi Kamu İşleri Konseyi gibi diğer önde gelen Yahudi kuruluşlarını, antisemitizm geçmişine rağmen siyahi Amerikalı lider Al Sharpton'u müttefik edindikleri için kınadı. Makalede, Sharpton'ın 1991'de Crown Heights'ta Yahudi karşıtı ayaklanmalara karıştığı gibi örnekler hatırlatılıyor, Sharpton'ın ‘Amerika'nın yaşayan tek pogrom lideri’ olduğu belirtiliyordu.
Söz konusu makale, ADL ve özellikle CEO'su Jonathan Greenblatt'ı, örgütün itibarını zedelediği ve görünüşe göre Amerika'daki antisemitizmi kasıtlı olarak yanlış tanıttığı için sert bir şekilde kınıyordu.
Daha sonra Musk, İsrailli film yapımcısı Yoav Shamir'in çalışmalarını vurgulayan 2009 tarihli bir NPR makalesini paylaştı. Bu makale aynı şekilde ADL'ye atıfta bulunurken, Shamir'in Kuzey Amerika antisemitizminde keskin bir artış olduğu iddia eden ADL’den bu tespiti ispatlayan somut delil alamadığını belirtiyor.
Ayrıca makale, Shamir'in "Amerikalı akademisyenler Stephen M. Walt ve John Mearsheimer'ın İsrail yanlısı lobilerin (aralarında ADL'nin de bulunduğu) etkisinin ne İsrail ne de ABD için iyi olmadığını öne sürdükleri için Yahudi aleyhtarı olarak etiketlenmeleri karşısında şok olduğunu" belirtiyor.
ADL: Güvenliğimizi arttırdık
Konuyla ilgili bir basın açıklaması yapan ADL şu uyarıda bulundu:
“Bu davranış tipini sadece endişe verici ya da pervasızca olarak nitelendiremeyiz. Bu dosdoğru ‘tehlikeli’ ve ‘sorumsuzca’. Bizlere yol göstermesi için sorumlu liderlere ihtiyacımız var; alevlenen nefreti durduracak ve çok geç olmadan geri adım atabilecek…”
Elon Musk ile gerilimin artmasının sonuçlarına katlandıklarını açıklayan ADL, güvenlik önlemlerini arttırdıklarını açıkladı. “Zaten her zaman tehditkar bir dille karşı karşıyayız” diyen Greenblatt, “Ancak hem şahsıma hem de diğer çalışanlara yönelik tehditler geçen hafta yoğunlaştı” yorumunu yaptı.
ADL’ye yönelik saldırıların, ülkede artan antisemitizmle paralellik gösterdiğini belirten Greenblatt, ABD’deki nefret suçlarının – taciz, vandallık ve şiddet – son kırk yılın en yüksek seviyesinde olduğunu iddia etti.
“Maalesef online olarak başlayan her şey, yerde, sahada devam ediyor” uyarısında bulunan Greenblatt, Musk tarafından büyütülen #BanTheADL (ADL’yi yasaklayın) hashtag’inin fiziksel protestolar devam ettiğini belirtti.
Kuruluşun CEO, her şeye rağmen, ADL’in korkmadığını ve misyonunu gerçekleştirme konusunda azimli olduğunu vurguladı.
Netanyahu, Musk ile buluşacak
İsrail Başbakanlık Ofisi, Netanyahu’nun ayın sonunda Birleşmiş Milletler Genel Kurulu için New York’a gidişi öncesi Silikon Vadisi'ni ziyaret edeceğini, bu ziyaret programına Elon Musk’la buluşmayı da eklediğini açıkladı.
Netanyahu, son yıllarda Musk ile defalarca görüşmüş ve onu çok övmüştü. Netanyahu haziranda, Musk ve OpenAI CEO'su Sam Altman ile yaptığı görüşmelerin ardından İsrail'in yapay zeka politikasını geliştirmek için bir ekip kurduğunu duyurmuş veİsrail'i yapay zekada dünya lideri yapmak istediğini belirtmişti.
Hashtag nasıl başladı?
Musk bir süre önce beyazların üstünlüğünü savunan ve aşırı sağcı Keith Woods’un bir paylaşımından alıntı yaptı. Musk’ın aktardığı tweet, #BanTheADL hashtag kampanyasının bir parçasıydı. Hashtag, ABD’deki İşçi Bayramı tatili hafta sonunda trend oldu; bu aynı zamanda üç neo-Nazi grubu Orlando’da, Disney World tema parkı dışında da dahil olmak üzere gösteriler düzenledi.
Orijinal tweet’in bir kısmı şu şekildeydi: “#BanTheADL’nin trend olması, insanların ‘hoşumuza gitmeyen her şeyi nefret dolu/ırkçı/tehlikeli/aşırı sağ’ olarak etiketlemekten ne kadar bıktıklarını gösteriyor.”
Musk yanıt olarak şunu sordu: “Belki de bu konuda bir anket yapmalıyız?”
Bir X kullanıcısı şu yanıtı verdi: “Evet. ADL, ACLU (Amerikan Sivil Özgürlükler Birliği) ve SPLC (Güney Yoksulluk Hukuk Merkezi) radikal solcu nefret gruplarıdır.” Musk şöyle cevap verdi: “Onları merkezci olarak tanımlamak zor olurdu” ve şunu ekledi: “İftirayla Mücadele Birliği’nin bir iftira davasını kaybetmesi son derece ironik olurdu.”